İzmir’in işi çok zor...
En azından ben böyle düşünüyorum.
Metro ihalesinde “iptal kararı”yla kentin en acil yatırımını aylardır durduran Kamu İhale Kurumu, yeni yapısıyla neler yapacak, yaşayarak göreceğiz.
Hükümetin yeni düzenlemesine göre, Kuma İhale Kurumu’na(KİK) üye ataması tamamen Bakanlar Kurumu’nun insiyatifine bırakılıyor.
Referans Gazetesi’nin bu haberine göre, bugüne kadar özel sektörün de üye önerebildiği Kurum’da, artık üyelerin tümü siyasi atamayla belirlenecek.
Yeni yasa taslağında, ihalelerle ilgili itirazlarda karar veren bu Kamu İhale Kurumu’nda, üye sayı da 10’dan 7”e düşürülecek, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile, Türkiye İşverenler Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsilcilerinin kurula üye verme yetkisi ellerinden alınacak.
Yeni düzenlemeye göre de, tüm üyelerin seçimi ile ilgili maddede, “Kurul üyelerinin tamamı Bakanlar Kurulu tarafından atanır” ibaresi konulacak.
Bunun anlamı da şu:
Bugüne kadar Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Hazine’nin bağlı olduğu Devlet Bakanlığı, Maliye Bakanlığı gibi kurumlar üye önerebiliyorlardı.
Şimdi ise üye atamada tek yetkili Bakanlar Kurulu olacak.
* * *
Oh ne ala, ne ala!..
Bu yeni yapısıyla Kamu İhale Kurumu, tüm bakanlıkların tüm belediyelerin ve kumu kuruluşlarının üzerinde bir “demoklesin kılıcı” haline dönüşecek.
Türkiye’deki katrilyonluk yatırımlar, bu değişiklikle tamamen Bakanlar Kurulu ve Başbakanın “denetimine” girecek.
Astığım astık, kestiğim kestik!..
“Tek ses”, “tek tip...”
* * *
Bu ülkede herşey o kadar hızlı değişiyor, akıl almaz kararlarla yeni düzenlemelere gidiliyor ki; yemin ederim her alanda bir “güven bunalımı” yaşandığına ben bile inanır oldum.
Bir tarafta sivilleşme, demokratikleşme diyoruz...
Öte yandan kalkıp, özerk bir kurum olması gereken Kamu İhale Kurumu’nu devletleştiriyor, iyice resmileştiriyor daha doğrusu hükümetlerin “emir kulu” haline getiriyoruz.
Bu kurumun, yeni düzenlemeden sonraki alacağı kararlarda “adil” olabileceğine bu yapısıyla inanmak mümkün mü?
* * *
İzmir böyle bakınca, en şanssız kentlerinden biri olacak.
KİK ile metro ihalesinin iptali sürecinde yaşanan hesaplaşma, yeni yapılanmada da devam ederse (öyle görünüyor) vay halimize...
Aziz Bey’in yaptığı her ihaleye itiraza “kabul”, yapılan her ihaleye “dur” kararıyla sistem daha da kilitlenecek...
Ve;
Ya “teslim bayrağı”nı çekeceğiz...
Ya da “Taş Devri” İzmir’i yaşayacağız!..