Suç bizim miş!..
Ya da suçlu biz mişiz!..
Neyin biliyor musunuz?
ESHOT’un İzmir’de toplu ulaşıma yaptığı “Hülle”li zammın!..
Başkan Aziz Kocaoğlu “indir-bindir” zammı savunurken, bırakın haklı olmayı, adeta ESHOT’un haksızlığını ilan etti.
Ya; “2010’da zam değil, indirim yapmayı düşünüyoruz” sözlerine ne demeli?
Zam gerçekten yoksa; bu yapılan zam neyin nesi?
Yoksa zam değil, “ayarlama mı?”
* * *
Aziz Bey’in, ulaşım zammı için yaptığı açıklama, haklılığını ispat için öne sürdüğü gerekçeler, bu kentte yaşayan bir yurttaş olarak bana pek inandırıcı gelmedi.
Kaldı ki ESHOT, İzmirlilere 1 Haziran’dan buyana haksız uygulandığı mahkeme kararı netleşen ulaşım zammından dolayı yaklaşık 30 milyon lira borçlu.
Su da da aynı olay yaşanmıştı.
İzmirliler’den alınan haksız su zamları, faturalardan muhsup edilerek abonelere iade edildi.
ESHOT, bunu yapamızmış!..
Efendim, kullanılan muhasebe tekniği buna izin vermiyormuş!..
Dikket edin hep “miş-muş...”
ESHOT bir resmi kurumsa, zam yapmayı, zamdan doğan farkı insanların cebinden almayı nasıl biliyorsa; geri ödemeyi de yapmak zorunda.
Yapamıyorsa...
Karar Aziz Başkanın!..
* * *
İzmirlilerden yedi ay süreyle fazla para alan ESHOT; gerçekten “iyi niyetli” olsaydı...
Kocaoğlu, kendisini yüzde 56’ıyla Başkan seçen İzmir halkını biraz olsun düşünüyor olsaydı, on tane, yüz tane formül bulunurdu.
En basitinden bir tanesini ben söyleyeyim:
İzmir’de toplu taşıma ücretlerine 1 Hazarin’da zam yapılmadı mı?
Yapıldı...
Mahkeme zammı fahiş bulup durdurdu mu?
Durdurdu...
ESHOT milletin cebinden ne kadar fazla para aldı?
Yedi ay boyunca 30 milyon lira...
O zaman çıkıp Aziz Bey şunu söylemeliydi:
“Sevgili İzmirliler; siz şu kadar ay, şu kadar fazla para ödediniz. Biz de eski tarife üzerinden sizi şu kadar ay zamsız taşıyacağız.
Ama kusura bakmayın; ESHOT’u yaşatmak için 2010’un şu ayında zam yapmak zorundayız ve yapacağız.Bizi anlayışyla karşılayacağınızı umarız...”
Sayın Başkan; çok mu zor du bunu söylemek, ya da uygulamak?