Demirtaş’ı ciddiye alın

İZMİR’e bir yılda gelen toplam turistin yüzde 40’ı bir kişinin sayesinde bu kente ayak basıyor desem...
Ve “Kim bu?” diye sorsam...
Cevabınız ne olurdu?
a) Hadi canım, atıyorsun.
b) Böyle bir babayiğit var mı?
c) Kimse bu, niye Büyükşehir’e seçmiyoruz?
d) Hiçbiri...
İsterseniz adını yazayım, ondan sonra dilediğiniz şıkkı işaretleyin:
İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş...
* * *
İzmir, 2010 yılı turizmini, üç aşağı-beş yukarı 1 milyon yüz ya da ikiyüz ziyaretçi ile kapatacak.
Kentte kruvaziyer; deniz yoluyla günü birlik gelen turist sayısı ise 350 bine ulaştı.
Böyle bir başarıda hiç şüphesiz ki, başta Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir Valisi Cahit Kıraç, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Konak Belediye Başkanı, Turizm İl Müdürü diye başlayıp giden pek çok kişinin katkısı ve emeği var.
Ama en büyük pay, ister kabul edin, ister etmeyin Ekrem Demirtaş’ındır.
Kimsenin inanmadığı, gülüp geçtiği, “Hadi canım kruvaziyer turizm mi olur?” diye, anlatılanları kulak arkası ettiği günlerde Demirtaş, yılmadan, bıkmadan, önüne çıkartılan engelleri tek tek aşarak, hattâ ayakbastı parasını bile karşılamayı taahhüt ederek, turizmin bu çeşidini İzmir’e kazandırdı.
Bugün gelinen noktaya bir bakın.
İzmir, her platformda ve “zirve”de, yeni bir kruvaziyer liman yapılmasını konuşuyor ve tartışıyor.
* * *
Ekrem Bey’in, İzmir’e ayak basan kruvaziyer turistlerle yaptırdığı “bilimsel anket” ise, bu alanda adeta bir “rehber” niteliğinde.
İnsanlar eksiklerini ve yanlışlarını bilmezlerse; doğruyu bulup başarılı olmaları mümkün değildir.
Ekrem Demirtaş’a, İzmir’in bu alanda yapması gerekenleri ortaya çıkardığı için ikinci bir “teşekkür” borçluyuz.
İzmir’e deniz yoluyla en çok hangi ülkeden geliniyor?
Her turist İzmir’de ortalama kaç dolar harcıyor?
Bu harcamalar artırılabilir mi?
Eksiklerimiz neler?
Turistler, nelerden şikayetçiler?
Limanımız memnuniyet verici mi?
İzmir’i nasıl buluyorlar?
Bir gelen bir daha gelmeyi düşünüyor mu?
Evet ise; neden?
Hayır ise; niçin?
Tüm bu soruların ve daha fazlasının yanıtını dün Ekrem Demirtaş basın toplantısında açıkladı.
Bu kenti yöneten atanmış ve seçilmişler için tam bir “ders” niteliğinde.
Kişisel kanım; çok başarılı olamamışız.
Eksiğimiz çok ama, öyle tam olarak başarısız da sayılmayız.
Tedbir almaz, turisti memnun edecek düzenlemelere gidemezsek, çakarız.
Limanımıza, bir-kaç yıl sonra yanaşacak gemi bulamayız.
Onun için Ekrem Demirtaş’ı bu kent, bu konuda dinlemek zorunda.
Yoksa altın yumurtlayan bir tavuğu da yok etmek üzereyiz...

blog

CEM TOKDEMİR: Ömür Kabak, “Evet çıkmazsa istifa edeceğim” dedi. 13 Eylül günü istifa etmesi gerekliydi. Halkın iradesi ile oyun olmaz, bunu acemi politikacılar yapar. Ömür Kabak’ın sözünde durmasını bekliyoruz.
CİHAN PEKMEZCİ: Ak Parti İzmir’de Ömür Kabak’tan daha iyi bir il başkanı bulamaz. Yazdıklarınıza yüzde yüz katılıyorum. Kabak’ı harcadılar. Şimdi cemaatçi bir il başkanı getirirler. İzmir bunlara böyle oy verir mi?
SİTARE KALYON: Ömür Bey’i yere-göğe sığdıramamışsınız ama kendisini hiç tanımadığınız belli. Ömür Bey kendisini hep DYP’li, ANAP’lı gibi gördü. Partililerimizi ve en önemli siyasal sorunlarını hiçe saydı. Gitsin DYP’ye il başkanı olsun. Bizim içimizde yeri yok.

GÖRÜŞLERİNİZİ GÖNDERİN, ‘BLOG’DA SİZ DE DÜŞÜNCE VE YORUMLARINIZLA YER ALIN