CHP, yerel seçimlerde İzmir’i kaybetmek istemiyorsa, işi sıkı tutmak zorunda.
Bu bir öngörü değil, rakamlarla da doğrulanan bir gerçek.
Yazı İşleri Müdürümüz İbrahim Akbulut, bugünkü köşesinde Mayıs’ta İzmir’de yapılan kamuoyu araştırmasının sonuçlarını yazdı.
Her ne kadar yaptıran kuruluş AK Parti olsa da; CHP için “alarm durumu” niteliğinde.
İktidar partisinin başarı eğrisi İzmir’de bir süredir hiç durağanlaşmadı.
Düşmedi de...
Aksine yükselme sürecine girmişti.
Belli ki bu devam ediyor.
Başbakan Erdoğan, bunu; partisinin İzmir İl Kongresi’nde seslendirdi.
Yüzde vermedi ama, kendisine verilen son anket bilgisine göre, AK Parti’nin İzmir’deki oyu yüzde 40’ları buldu.
Akbulut’un yazısı da bunu doğruluyor.
İzmir’de bugün için CHP’nin kazandığı 13 ilçe “sararmış” durumda.
Belli ki bu ilçelerin sayısı daha da artarak 2014’e kadar turunculaşacak.
CHP, yerel yönetimlerde iktidar olduğu İzmir’de, kendi gündemini yaratmak zorunda.
Bugün yerel yöneticilerinden milletvekillerine kadar CHP’de herkes, AK Partili iki bakanın; özellikle de Binali Yıldırım’ın yaptığı “projeli” ve yatırımlardan oluşan “hizmet siyaseti”nin peşine takılmış koşturuyor.
Kısacası, AK Parti ne derse, CHP; “olmaz-yapamazsın-yaptırmayız-engelleriz-mahkemeye gideriz” durumu yaşıyor, yaşatıyor.
Ama dikiş tutturulamıyor.
Çünkü; Bu inatlaşma... Açıklanan projeler doğru ya da yanlış; bu anlayış, bu zihniyet ve tutum, AK Parti’ye “artı” yazarken, CHP’ye hem oy hem de prestij kaybettiriyor.
Öyle ki, İzmirli seçmenin büyük bir bölümü özel sohbetlerde, “Bırakın yapsınlar kardeşim...” ya da “Onlarınki yanlışsa, o zaman siz doğrusunu yapın. Ama yeter ki yapın...” demeye başladı.
CHP, yerel seçimlerin yapılacağı; o da erkene alınmazsa, 2014’e kadar izleyeceği stratejiyi bugünden ciddi biçimde belirlemek zorunda.
İzmir öyle bir noktaya geldi ki, artık; “Merak etmeyin, İzmir dünya görüşü nedeniyle bize oy verir” tezi “geçerli akçe” olmaktan çıktı.
Çünkü AK Parti, tümüyle “hizmet ve yatırım” odaklı siyasete ağırlık verdi.
12 Haziran 2011 genel seçimlerinde bu kısmen tuttu.
Sandığa da belli oranda yansıdı.
Başlanan büyük projelerden; Konak Tüneli, Kruvaziyer Liman, Sabuncubeli Tüneli, Körfez’in Büyükşehir ile iyileştirilmesi gibi... Bir-kaçı seçimlere kadar biterse, AK Parti bu alanda önemli bir “güven” ortamı sağlayacaktır.
Bu da tam olmasa bile İzmir’in yarı yarıya turunculaşması demektir.
İzmir’de kırmızı alanlarla, turuncular eşitlenirse, bir sonraki dönem ne olur, artık orasını siz tahmin edin...