Gürkan Akgüneş

Gürkan Akgüneş

gurkan.akgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Coğrafyamızın genetik zenginliğinden biri de nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalmışken, kurtarma çabalarına girişilen Çine çaparı! Eti de sütü de verimli olan bu koyun türünün sıcağa dayanıklı olması, küresel ısınma karşısında Türkiye’nin bir şansı.

Çine çaparı, Anadolu’ya özgü bir koyun türü. Sıcağa çok elverişli. Yeterli ot bulamadığı kurak dönemlerde kuyruğundaki yağdan beslendiği için, küresel ısınmaya karşı da dayanıklı. Et verimi de iyi süt verimi de... Ancak bu özel tür, neslinin tükenmesi tehlikesiyle karşı karşıyaydı! Sadece 130 baş koyun kalmıştı adını aldığı Aydın’ın Çine ilçesinde. Nedenleri bilindik: Kırdan kente göç, ithal koyun ırklarının baskısı ve hayvancılığın endüstriyelleşmesi... Oysa Çine çaparı, bu coğrafyanın genetik zenginliği! Belki de iklim değişikliği sonrası, ona duyulan ihtiyaç artacak.

Haberin Devamı

Nesli kurtarma çalışmaları

Neyse ki bu durumun farkına varanlar var. Başta bu türün son yetiştiricisi olan Erdoğan Aktürk. Çünkü onun sayesinde Çine çaparı hâlâ aramızda. Bu alanda bilimsel çalışmalar yapan Prof. Orhan Karaca’nın katkıları da tartışılmaz. Orhan hoca türü tescillemiş ve genetik kaynak yok olmasın diye üniversitede küçük bir sürü kurmuş. Ödemiş koyununu kurtaramadıklarını, ama Çine çaparını kurtaracaklarını söylüyor Orhan Hoca. Bu çabaya en önemli desteği veren kurumlardan biri de Aydın Büyükşehir Belediyesi. Aile Tipi Koyunculuk Projesi başlatan Belediye, Aktürk’ün sürüsünden 25 adet Çine çaparı satın almış. Sakız Koyunu Çiftliği’nde bu hayvanları yetiştirerek neslini geleceğe taşımayı hedefliyorlar.

Koyunculuğa hibe desteği

Aynı çiftlikte yetişen yüzlerce Sakız koyununun işlevi ise farklı. Onlar, Aile Tipi Koyunculuk Projesi için büyütülüyorlar. Her yıl 200 aileye bu koyunlardan 2 dişi 1 erkek hibe ediyor Belediye. Hibe, geliri düşük, geçim sıkıntısı çeken köylülere yapılıyor. Onlar da koyunların etinden sütünden yararlanarak ayda yaklaşık 1000 lira gelir sağlıyorlar. Kırsal kalkınmanın güzel örneklerinden biri sergileniyor bu yolla. Sakız koyunu sayesinde çocuklarını üniversitede okutan köylüler dahi var. Kimi de aldığı yavruları satarak çocuklarının düğün masraflarını karşılamış. Sırada binden fazla kişi var. Yeni doğacak Sakız koyunu yavrularını bekliyorlar.

Haberin Devamı

Yetiştiriciler çok mutlu

Sakız koyunu, küçük ölçekli aile yetiştiriciliği için son derece elverişli bir tür. Süt verimi iyi, yılda 2 kez yavru veriyor ve ikiz doğum oldukça sık yaşanıyor. Bu sayede koyunları alan, 1 yıl içinde satmazsa 7-8 koyunluk küçük bir sürüye sahip oluyor. Hem de öyle özel yeme de ihtiyaç duymuyor bu tür. “Köy evinin bahçesinde, tarlada otlaması yetiyor” diyor yetiştirenler. Onlardan biri de Güdüşlü Mahallesi’nden Deniz Saykıoğlu. Aldığı koyunlar ikiz doğurunca çok mutlu olmuş Saykıoğlu: “Geçen sene toplam 4 kuzum oldu. İkisini satıp çocuğumun çeyizini yaptım. Bu sene de ikiz doğururlarsa daha memnun kalacağım. Yiyeceğimi, içeceğimi koyunlarımdan temin ediyorum. Sütü de çok güzel. Peynirimi yapıp atalarımdan gördüğüm gibi toprağa gömdüm. Görenler âşık oldu; çok para teklif ettiler ama satmadım.”

Haberin Devamı

Sakız koyunuyla evine ek gelir getiren köylülerden Dilek Ece de, ikiz erkek kuzunun sevincini yaşıyor. Koyunlarına gözü gibi baktığını anlatan Ece, “Kuzularımız doğduğunda ailecek çok mutlu olduk, sabaha kadar uyuyamadık. Fotoğraflarını üniversitede okuyan kızımıza yolladık, o da çok mutlu oldu” diyor.