Gürkan Akgüneş

Gürkan Akgüneş

gurkan.akgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Koronavirüs riski karşısında eve gıda stoklamak bir çözüm olarak görülebilir; ancak ya gıda zincirinde sıkıntı yaşanırsa! İşte o yüzden kendi gıdamızı yetiştirmenin basit yollarını bilmemizde yarar var.

Ülkemizdeki ilk koronavirüs vakasıyla birlikte hepimiz soluğu marketlerde aldık. Sadece birkaç saat içinde ne un kaldı raflarda ne makarna. Daha salgın başlamadan yaşadığımız bu tablo, gıda zincirinin aslında ne kadar kırılgan olabileceğini gösterdi bize.

Peki, böyle bir durumda ne yapmalı? Bunun en kestirme yolu kendi gıdamızı yetiştirmek. Buna bu köşede daha önce de değinmiştik. Mesela balkonda saksı tarımı... Günlük hayatta sıklıkla tükettiğimiz domates, biber, ıspanak, marul, taze soğan, sarımsak gibi bitkileri aslında saksıda yetiştirmek pekâlâ mümkün. Hatta 2 metrekarelik bir alanda 1 yıl yetecek kadar patates dahi yetiştirebiliriz. Gelin buna bir de besleyici değeri oldukça yüksek mantarı ekleyelim.

Doğal mantar kiti

Bünyesinde potasyum, magnezyum, çinko ve B vitamini barındıran istiridye mantarı, bunun için biçilmiş kaftan. Başlangıç için “İyiekim Doğal Mantar Kiti” kullanılabilir. Kitleri, şehirde gıda yetiştirme eğitimleri veren Burcu Arıkan hazırlıyor. İçinde saman, mantar miseli (tohum) ve buğday kepeği bulunan bu kit, en geç 20 gün içinde 400 grama kadar mantar hasat etmenize imkân veriyor. Üstelik bu süreç oldukça zahmetsiz. Kiti satın aldıktan sonra (40 lira) sadece tırtıklı bölümü yırtıp bir delik açıyorsunuz. Ve o bölüme günde 2 kez sprey şişeyle su veriyorsunuz.

Bunu 10-15 gün yaptıktan sonra da kenarları kahverengileşen mantarlarınızı makas ya da bıçakla keserek hasat ediyorsunuz. Bu süreçte dikkat etmeniz gereken yegâne şey; kiti çok güneş almayan bir yerde, ısıtıcı ve klimalardan uzakta tutmak. Ayın kitle ikinci ya da üçüncü hasadı yapmak da mümkün. Ancak besin azaldığı için ilk hasattaki kadar mantar toplamak mümkün olmuyor.

Permakültürün incelikleri

Kitin üreticisi Burcu Arıkan, son beş yıldır şehirde sağlıklı, katkısız ve doğal gıdanın nasıl daha erişilebilir olacağına yönelik çalışan bir isim. Psikoloji lisansı ve ABD’de mastır yaptıktan sonra 9 yıl dijital iletişim sektöründe çalışmış. Permakültür (sürdürülebilir tarım) tasarım kursu ve Ürdün’deki çöl yeşillendirme stajının ardından da “İyiekim” adlı girişimi kurmuş. Kitle insanların sıfırdan gıda yetiştiriciliği deneyimi kazandığına dikkati çekerek, asıl amacının da mantar yetiştirmeyi öğretmek olduğunu anlatıyor. Hatta bunun için mantarın tüm yönleriyle anlatıldığı bir kitapçık hazırlamış. Özellikle ilk ve ortaöğretim çağındaki çocukların ebeveynleriyle bu deneyimi paylaşmasını hedefliyor. Tabii mantar yetiştirmeyi öğrendikten sonra daha geniş bir alanda daha büyük üretime girişmek de olası. Sonuçta oldukça sağlıklı bir gıda üretmiş oluyorsunuz. Arıkan da bunu özellikle vurguluyor zaten: “Mantar vücut için faydalı, doğal bir besin. Hiçbir ilaç ya da katkı maddesi kullanmıyorsunuz. Sadece doğadaki süreci taklit ederek iki ay gibi bir süreçte kendi gıdanızı üretebiliyorsunuz. Gelecekteki olası gıda krizine karşı bu deneyimi yaşamak, özellikle çocuklar için çok öğretici oluyor. Kendi gıdalarının sorumluluğunu üstleniyorlar. Artık bazı okullarda hocalar da ders olarak bunu kullanmaya başladı.”