Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

CHP, seçim beyan-namesiyle kimlere ne vereceğini sıralıyor da kimlerden ne alacağını anlatmıyor.
Anadolu’da bir söz vardır. “Almadan vermek Allah’a mahsustur” derler.
CHP, “vermede” AKP’nin önüne geçme arayışında ama, unutulan, AKP’nin bugün verdiklerinin bir kaynağının olduğudur.
AKP, (1) Özelleştirme kaynağını kullandı. (2) Dünyada paranın bol olduğu dönemde sıcak döviz girişine kapı açtı. (3) Döviz kredileriyle borçlanmayı teşvik etti. (4) Kamu arsalarına dayalı olarak rant yarattı. (5) İthalata dayalı olarak patlayan iç talep artışını vergileyerek vergi gelirlerini artırdı. Böylece “dağıtacağı paralara kaynak yarattı”.
AKP iktidarı döneminde, Merkez Bankası ve Maliye kaynağını kullanmadı. (1) Para bastırarak dağıtmadı. (2) Bütçe açığını büyüterek para dağıtmadı.
Unutmayalım. Paranın ana kaynağı üretimdir. Üretim artarsa, para artar. Üretim artarsa, artan üretim nedeniyle geliri artanlardan Devlet daha çok vergi toplar. Üretim artışına dayalı vergi artışından elde edilen paralar birilerine daha çok vermeye imkân sağlar.
Özetle, almadan verilemez. Birilerinden alınacak ki birilerine verilebilsin.
CHP’nin seçim bildirgesinde kimlere ne verileceği sıralanıyor da kimlerden ne alınacağı, verileceklerin nereden bulunacağı, paranın kaynağının ne olduğu anlatılmıyor.

Haberin Devamı

Eğitim, hukuk çok önemli
Bugün Türkiye’de kaynak bol da AKP bu kaynağı dağıtmadığı için mi insanların geliri düşük, insanlar geçim sıkıntısı içinde? Hayır. Türkiye üretemediği için kaynak kıtlığı çekiyor. Türkiye üretemiyor.
Çünkü (1) Eğitim yapımız bozuk. Sistemin ve de her seviyedeki öğretmenlerin ve üniversite hocalarının yetersizliği nedeniyle çocuklarımıza çağdaş eğitimi veremiyoruz. Çağdaş donanımı olmayanlar, ancak düz işçi, kol işçisi, asgari ücretle çalışan olabilir.
Okul, üniversite ve hoca sayısı önemli değil. Yetişen gençlerin bilgi donanımı önemli. Eğitim sistemini farklı, yenilikçi, rekabet edilebilir üretimi gerçekleştirecek gençler yetiştirecek yönde değiştirmeye mecburuz. (2) Can güvenliği kadar mal güvenliği kadar, hukuk da olmaz ise olmazlardandır. Ülkenin hukuk sistemi iyi işlemiyor ise, yerli ve yabancı sermaye ülkede uzun vadeli ciddi üretken yatırımlara soyunamaz. Geçici, yuttur gitsin işlerle ekonomi kör topal yürür.
Yatırımı ve üretimi engelleyen bu iki temel soruna çözüm getirmeden yatırım, üretim ve istihdam artışı için hedefler belirlemek bir anlam ifade etmez.

Haberin Devamı

Almadan verilemez
Aile sigortası ile 17 milyon yoksula destek vererek yoksulu olmayan Türkiye yaratmak çok güzel bir hedeftir. Hedef güzeldir de 1.500 TL’ye yükseltilecek asgari ücreti, emeklilere her bayram ödenecek birer maaş ikramiyeyi ödemek için bütçeye bir yerlerden para bulmak gerekiyor.
Çocuk bezi, kreş, eğitim desteği ödemesi yapmak için, üniversiteye gideceklere, askere gidenlere, yaşlılara her ay maaş ödemek için bir yerlerden para bulmak gerekiyor.
Asgari ücretten vergi alınmayacak, asgari ücret enflasyona endekslenecek, atama bekleyen öğretmen kalmayacak, öğretmenlere yapılan ödemeler artırılacak, maddi durumu yetersiz tüm üniversite öğrencilerine burs verilecek, çiftçiye mazot 1.5 TL’den satılacak. Bütün bunların faturasının ne olduğu, faturanın nasıl ödeneceği henüz bilinmiyor.
Önemli bir vaat de kredi kartı ve bireysel kredi borcu faizlerinin yüzde 80’inin silinmesi.
Bu ancak bankalara bütçeden silinen faiz kadar para aktarmakla mümkün olabileceğine göre, bütçeye ek bir yük getirilmektedir.
Parti seçime giriyor. Olur böyle vaatler. Biraz abartılmış diyeceğiz de... Vaatler biraz değil, birazdan çok fazla abartılmış gibi...