İç sayfadaki karikatüre bakın...
“Biden’ın başına Afganistan kadar taş düşmüş...”
..........
Bir diğer görüş de ABD’nin dünya tarihinde bir yıldız gibi kaymakta olduğu...
..........
İyi ya da kötü, artık bir “polis” yok.
Artık “şemsiye” yok.
Güvenceli “koruma” da yok.
Çünkü...
Artık Amerika “Çin’e birinciliği bırakmamak için ihtiyaç duyacağı dolarları ve adamları kurtarıyor.”
Avrupa, Afrika ve Ortadoğu’yu yeniden oluşacak güç dengelerinin “belirsizliğine” bırakıyor.
Herkes “ABD’nin her şeye kadir olduğu günlerin sona erdiğini, Amerika’nın bir seraptan başka bir şey olmadığını” görüyor.
...........
Avrupa Parlamentosu Rönesans Grubu Üyesi Bernard Guetta, “Amerika dünyaya sırtını dönüyor” çağrısını yaptı.
...........
Bu satırlar Bernard Guetta’nın...
Avrupa devletlerine “uyanalım...”
Şok dalgaları
Amerika’nın palas pandıras, adeta ricat edercesine Afganistan’ı Taliban’a bırakması, bütün dünyada ve özellikle de Avrupa’da “şok dalgaları” yarattı.
ABD’ye güven grafiği bağı bir çizgi görünümünde.
Oysa...
Yeni Başkan Joe Biden, eski Başkan Trump’ın hor gördüğü, aşağıladığı ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un bile “Beyin ölümü gerçekleşmiş” dediği NATO’nun itibarını onarmak istiyordu.
ABD imajına yeniden güvenirlik kazandırmak için ilk adımları atmıştı.
........
Ancak...
Son Afganistan dramı bu çabaları sıfırlamış görünüyor.
Putin’in gözleri
Dünkü Le Monde’da uyanalım çağrısının yanı sıra ciddi “uyarılar” da var.
ABD’nin artık “dünya polisi” ya da “güvence şemsiyesi” olmadığını, Rusya lideri Vladimir Putin’in de gördüğüne işaret ediliyor.
Kötü olasılıklar sıralanmakta.
n Putin yeniden popülerlik kazanmak
amacıyla Kiev’e yürürse veya Doğu Ukrayna’yı da ilhak ederse ABD’nin tavır koyacağından emin olmak mümkün mü?
2008’de Rusya Gürcistan’ı işgal ettiğinde ABD ne yaptı ki?
2013’te Suriye rejimi kimyasal silah kullandığında ABD gene hareketsiz kalmadı mı?
Putin, Baltık bölgesinde, Libya’da ve sahra altı Afrika’da gücünü daha da pervasızca gösterirse, Cezayirli generallerle cephe paylaşırsa, ABD’nin “Dur bakalım” diyebileceğinden de herkes kuşkulu.
........
ABD’nin saplantısı Çin...
Amerikan süvarileri
Le Monde’un satırlarıyla durum şöyle.
Avrupa Birliği’nin kendi savunması yok.
27 üye devletin ayrı ayrı silahlı kuvvetleri arasında tek gerçek ordu Fransa’nın.
O da zaten başka cephelerde bayrak göstermekte.
..........
Rusya, Çin karşısında kendimizi çırılçıplak bulmadan önce “uyanalım” demeliyiz. (Bu cümlede Rusya ve Çin’in yanı sıra Türkiye de anılmış. GC.)
Amerikan süvarilerinin 3. kez Avrupa’nın imdadına yetişmesini beklemek yerine bir araya gelelim.
Amaç, farklı siyasi geleneklere ve farklı kültürlere sahip 27 ordunun bütünleşmesi değil, geleceğin silahlarını ortaklaşa geliştirmek, uzay ve dijital yeni savaşlara birlikte hazırlanarak Avrupa’yı “stratejik bir oyuncu yapmaktır.”
........
“Uyanmalıyız...”
Çünkü...
ABD bir gün Kremlin’i bağışlamak ve onunla geçinmek için Tiflis, Vilnius (Litvanya’nın başkenti), Kiev için ölmektense “güçlü bir Rusya’yı
var olmayan bir Avrupa Birliği’ne” tercih edebilir.
........
Afganistan’dan olduğu gibi Ortadoğu’dan da ansızın çekilip giderse...
Ortadoğu’da da aktörler, göbeklerini kendileri kesecek.
Arap-İsrail yakınlaşması her iki tarafın da “ABD’siz yılları” öngörmesi olarak yorumlanmalı.
...........
ABD’ye güvenen PKK, YPG de “Vietnam ve Afganistan derslerini” iyi okumalı.
CESUR TV SUNUCUSU
Taliban’ın Kabil’i ele geçirmesinden sonraki ilk korku dolu günler...
17 Ağustos 2021...
Afgan televizyonunda cesur kadın Arghand haberleri sunmakta.
Stüdyoya bir konuk alınır.
Gelen, “Taliban medya ekibinden Mevlevi Abdülhak Hemad’dır.”
Stüdyo yönetmeni, Arghand’a, kulaklıktan, “Taliban konuğa meydan okumamasını, sadece bilgi almaya çalışmasını” söyler.
Yayın başlar.
Fakat...
O ne!..
Haber sunucusu Arghand hiç sakınmadan, lafı eğip bükmeden konuğa “Taliban’ın şehirde ev ev aramalar yaptığına dair” sorular yöneltmektedir.
Konuk Taliban itiraz edince...
Arghand “söylediklerini kanıtlayan raporları” da dile getirir.
Tabii buz gibi bir hava eser.
...........
Program bittiğinde televizyona ve 24 yaşındaki cesur kadın Arghand’a tebrik mesajları yağmaktadır.
Telefonlar hiç susmaz.
“Mevlevi Abdülhak Hemad’ı böylesine doğrudan sorguladığı için” arkadaşları, akrabaları ve izleyiciler hem gururludurlar hem de kaygılı...
............
Arghand, Taliban’ın Kabil’i ele geçirdiğini öğrendiğinde önce şoke olmuş, sonra da içine sinen korkuyla derinden sarsılmış.
Yine de kadınların kamusal yaşamdaki rolünü vurgulamak için televizyondaki
işine gitmiş.
“Taliban’a çalışmak istediğimizi göstermek istedim.
Medyada yer almak istiyoruz. Bu bizim hakkımızdır” demiş.
Saklanıyor
Ancak...
Arghand kısa süre sonra karşı karşıya olduğu tehlikenin farkına varmış.
Ailesiyle birlikte evlerinden ayrılıp gizlenmeye başlamışlar.
Dünkü New York Times’a göre, “Şimdi televizyonu ve interneti olmayan bir evde kalmakta. Orada ne kadar kalacağını bilmiyor.
Daha sonra nereye gideceğini de bilmiyor.
Ama bir gün kadınlara yardım etmek için dönmeyi hayal ediyor.”