Hillary Clinton coşkulu kalabalığa sesleniyor: “Trump’ı baş komutan olarak görebiliyor musunuz?”
Onu dinleyen kalabalıktan, “Hayır” uğultusu...
Tekrar sesleniyor.
“Nükleer füze atabilen ama tweet ataması kısıtlanmış bir Başkan...”
Kalabalıktan yükselen kahkahalar...
Trump artık topun ağzında.
Pence, bakanlarla birlikte onu görevden alma girişiminde bulunmazsa demokratlar kongre kararıyla onu beyaz saraydan çekip alma hazırlığında.
Ve yüzsüzlüğün, utanmazlığın zirvesi...
Trump “Başkan’ın af yetkisini kullanarak kendini af mı edecek?”
Pulitzer ödüllü Beyaz Saray muhabirleri Miggie Haberman ve Michael S. Schmidt’e göre “Trump, danışmanlarına kendini affetmeyi düşündüğünü” söylemiş.
Bunun “yasal ve politik ne gibi sonuçları olabileceğini” sormuş.
Haber analizden ilginç satırlar sunayım...
......................
Trump uzun süredir kendini affetme yetkisine sahip olduğu görüşünde.
Başkanlıktan ayrıldıktan sonra düşmanlarının onu yargılayacağına giderek daha fazla inanıyor.
Bu güne kadar hiçbir ABD Başkanı “kendine özel af” yetkisini kullanmadı.
Bu yüzden de bir Başkan’ın -olası- “öz merhametinin (!!)” meşruiyeti, ABD adalet sisteminde henüz test edilmiş değil.
Trump’ın görüşlerini sorduğu hukukçular “mahkemelerin Başkan’ın kendine af kararını tanıyıp tanımayacağı” konusunda ayrılıyorlar.
Bazıları “mümkün” derken, diğerleri karşı görüşteler.
Karşı olanların gerekçeleri: “Başkan’ın öz affı kendilerini hukukun üstünde gördükleri anlamına gelir. Tehlikeli bir emsal oluşturur.”
BOL KESEDEN AF
Trump en büyük 3 çocuğu Donald Trump Jr, Eric Trump ve Ivanka Trump ile onun kocası -Beyaz Saray kıdemli danışmanı- Jared Kushner ve kişisel avukatı Rudolph W. Giuliani için de özel af düşünüyor.
Çünkü ileride Adalet Bakanlığı’nın onları da soruşturabileceği yolunda endişeleri var.
Trump “kimleri affetmesi gerektiği” konusunda öneriler istedi.
Ayrıca...
Danışmanlarına ve idari görevlilerine de “özel aflar” önerisinde bulundu.
Ancak...
Onlar bu öneriyi kabul etmediler.
“Yasal tehlikede olduğumuza inanmıyoruz, af teklifinizi kabul edersek bu bir suç kabulü anlamına da gelir” dediler.
Bununla beraber, af yetkisini kullandığı 94 kişiden 89’u Trump’ın kişisel bağları olanlar...
RUSYA BAĞI
Trump kendisi için af yetkisini kullanmayı ilk kez ne zaman konuşmaya başlamıştı?
Cevap: “Başkanlık seçimini kazanmasında Rusya katkısının soruşturması başladığında...”
Şimdi bir de “Kongre’ye baskın sürecinde kışkırtma, teşvik ve yönlendirme rolü” nedeniyle de yargılanma olasılığı var.
Protestocu kitlelere “savaşın” söylemi, başını çok ağrıtabilir.
Anayasada ve yasalarda Trump’ın kendisi için af imzalamasını engelleyen hüküm yok.
Biden hükümetinin Adalet Bakanı bakalım ne yapacak?
Washington’daki Başsavcı’nın “Sadece binaya girenlere değil, tüm oyunculara bakıyoruz” demeci, 20 Ocak sonrası için Trump’ın yaşamına kocaman bir soru işareti çiziyor.
ACAYİP GÜÇLER
Washington’da Kongre’nin bir güruh tarafından basılması tam bir vandalizm örneği...
Birtakım karanlık odakların isimleri de devrede.
İşte birkaçı...
- MAGA
Kongre’yi basan güruhun büyük çoğunluğu Maga’cı.
Kelimenin açılımı “Make America Great Again (Amerika’yı Yeniden Büyük Yap...)”
Trump’ın seçim seslenişiydi bu.
Ve...
Milyonlarca takipçisi olan Facebook sayfaları var.
Örneğin...
7 milyondan fazla abonesi olan Trump yanlısı “For America... (Amerika için...)”
Baskın öncesinde çağrılar yapılan internet odaklarından biri de bu.
- QAnon Hareketi
Ekim 2017’de “4 chan” adlı bir internet sitesinde “Q” rumuzu kullanan ismi belirsiz kişinin mesajıyla başladı hareket.
“Q, Trump’ın başkanlığındaki gizli bir soruşturma gurubunun içinde yer aldığını” iddia ediyordu.
Bu mesajın ardından “şifreli” olduğu söylenen paylaşımlarla teoriler ortaya atılmaya başlandı.
Trump’ın politikaları hararetle savunuluyordu. Kısa sürede kitle büyüdü ve Youtube, Facebook, Twitter ve Reddit gibi platformlara taşındı.
QAnon’cuların temel tezi şöyleydi:
“Donald Trump, devletin içindeki şeytani, pedofil ve insan kaçakçılarından oluşan elit bir gruba karşı savaş veriyor. Bu elit grubun sonunu sadece Trump gibi bir büyük siyasetçi getirebilir.”
QAnon’cuların ilk başarıları Georgia eyaletinde -Yahudilik ve İslam karşıtı görüşleriyle tanınan ırkçı kanaat önderi- Marjorie Taylor Greene’nin ABD Kongresi’ne seçilmesi oldu.
(Kongre binasının işgali sırasında öldürülen Ashli Babbitt da QAnon mensubu olarak sitelerde saygıyla anılıyor.)
- ANTIFA
QAnon ve Maga’cılara göre kongreyi basanlar aslında Joe Biden’e yakın “Antifa” yığınları.
Yani...
Kendilerini Trump destekçisi gibi gösteren aşırı sol gruplara mensup “antifaşistler.”
Onlar, aralarına karıştıkları protestocu kalabalığı provoke ettiler.
Maga’cıların yaptığı açıklamaya göre, “Trump destekçileri asla ve asla polise saldırmaz...”
Yani...
Çarşamba günü yaşanan vandallığın suçunu Biden destekçisi aşırı solculara yıkıyorlar.
NIXON’A AF ÖRNEĞİ
ABD’nin eski başkanlarından Richard Nixon seçimler sırasında rakip parti Demokratların bürosunu dinletmişti.
Olay Amerikan siyaset tarihine “Watergate Skandalı” olarak geçmiştir.
Sonunda Nixon Başkanlıktan istifa etmek zorunda kalmıştı. Nixon - hukuken meşru olduğunu tespit etmiş olsaydı- kendisi için “af yetkisini” kullanırdı.
Ama...
Bunu yapmadı.
Kendisinden sonra Başkan olan yardımcısı Gerald Ford bir ay sonra Nixon için af yetkisini kullandı.
Nixon hakkındaki soruşturma dosyası kalktı.
Trump için de dikkate alınması gereken bir dosyadır bu.
Binlerce kişilik güruhu toplayıp, demokrasinin mabedi olan Kongre binasını basmaya kışkırtmak, teşvik etmek ve yönlendirmek rakip partiyi dinletmek suçundan daha hafif değildir. Nixon’un neden kendisi için af yetkisi kullanmadığını da iyi tahlil etmelidir.
Ayrıca Harvard Hukuk Profesörü ve Adalet Bakanlığı’nın eski üst düzey yetkilisi Jack Goldsmith’e göre, “Trump kendini affetse bile bu eyalet hukukunda geçerli olmaz. Ayrıca... Biden yönetimi Trump aleyhine dava açarsa da bu af geçersiz hale gelir.”