Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bir baba “çocuğunun böbreğini satarak borç ödemek” gibi kahredici bir dram yaşıyorsa…

WSJ’de (Wall Street Journal) yayımlanan bu haber insanlığın yüzüne bir tokat gibi…

Afganistan’ın Herat kenti Taliban’ın kuşatması altındadır.

Gul Muhammed işsizdir, kendisi ve ailesine yiyecek ve ilaç alması için komşularından, esnaftan borç alır.

Şehir düşmeden önce herkes başının çaresine bakmak çabasındadır.

Gul Muhammed’e borç veren komşular da paralarının ödenmesi için onu sıkıştırmaktadır. Gul Muhammed ve eşi çare ararlar ve bulurlar.

Haberin Devamı

“15 yaşındaki oğulları Halil Ahmed’in bir böbreğini satarak borçlarını ödeyeceklerdir.”

Gecekondu mahallesindeki zemini toprak evlerinden çıkarlar.

Oğulları Halil’i yakındaki bir hastaneye götürürler. Ama nedenini söylemezler.

Gul Muhammed “Ona söylemiş olsaydık kabul etmeyebilirdi” diyor.

Doktorlar, çocuğa anestezi uygular.

Bir böbreğini çıkarırlar.

Aile böbreği 4500 dolara satmak üzere el sıkışmıştır.

Aile bu parayla borçlarını ancak karşılayabilecektir.

Oğlunun böbreğini satmak

ÇOCUĞUNU KAÇIRDILAR

Gul Muhammed inşaat işçisidir.

Eşi ve 12 çocuğunu kıt kanaat geçindirmektedir.

Ancak…

Taliban kenti kuşatınca inşaat işleri durur.

Gul Muhammed’in kenarda 3-5 kuruş da olsa parası yoktur.

Esnaftan veresiye yiyecek alır.

Çocuklar hastalanınca eczaneden ilaç da veresiye…

Elbette bu böyle gitmeyecektir.

Alacaklar her gün kapıya dayanır.

Bir defasında ailenin iki yaşındaki çocuğunu kaçırırlar.

“Eğer ödeme yapmazsa evladını sonsuza kadar göremeyeceğini” söylerler.

Kentte “böbrek satışı” olağan hale gelmiştir.

Muhammed ve eşi de bu son çözüme yönelirler.

Muhammed’in böbrek taşları vardır.

Eşi de şeker hastasıdır.

İkisinin de böbrekleri satış için uygun değildir.

En büyük oğulları “geri dönüşüm için sokaklarda plastik toplayarak” günde 3 dolar kadar para kazanmaktadır.

Bu yüzden sıyırır.

Ve zorunlu olarak ikinci oğulları Halil İbrahim’in böbreğini satmaya karar verirler.

Bir akrabaları da 4500 dolar karşılığı alıcı bulmuştur.

Gul Muhammed alacaklıların kaçırdığı iki yaşındaki çocuğunu kastederek, “Ya çocuklarımdan birini satacaktım ya da bir çocuğumun organını” diyor.

Haberin Devamı

“Karar verdiğim gece çok ağladım. Bu son seçenekti. Dünyadaki hiçbir baba, oğlunun böbreğini satmak istemez...”

Halil WSJ muhabirine “ameliyattan beri acılar içinde olduğunu, arkadaşlarıyla dışarıda vakit geçiremeyecek kadar kendini yorgun hissettiğini, ameliyattan sonra çok zayıf düştüğünü” anlatmış.

Evin toprak zemininde bütün gün oturuyormuş.

“Koşamıyorum hatta yürüyemiyorum bile” demiş.

Oğlunun böbreğini satmak

SATILIK BÖBREK İLANLARI

Ameliyatın yapıldığı Herat’taki hastanenin müdürü konuşuyor:

Son altı ayda böbrek nakli talepleri çarpıcı bir şekilde arttı.

Başka illerden de gelenler çok.

Mevcut 13 hastanın 12’si başka illerden…

Hepsi de organları karşılığında para alıyorlar.

Hastaneye ameliyat için 4 bin 600 dolar, ilaç için de 1500 dolar böbrek alıcısı tarafından ödeniyor.

Hastane personelinin bu para alışverişinde herhangi bir rol oynaması yasak…

Herat’ta bir böbrek satıcısı bulmak hiç de zor değil.

Diğer şehirlerde de öyle.

Duvarlara ve sokak lambalarına “özel organ satışlarının reklam notları” yapıştırılır.

Haberin Devamı

Hastanelerin kapılarında, bahçelerinde böbrek komisyoncuları “alıcıları, satıcılarla temasa geçirmeyi” teklif eden kartvizitler dağıtır.

Oğlunun böbreğini satmak

GÖÇ İÇİN

Sadece hastalık değil, Afganistan’dan kaçıp başka bir ülkeye kapağı atmak için de böbreğini satanlar var.

Afganistan’da yaşam o denli kötü ve zor.

Örneğin Abdül Salam…

10 yıl boyunca İran’dan yakıt ve yiyecek ithal eden bir şirketi vardı.

Hükümetle sözleşme yapmıştı.

Orta büyüklükteki işletmesi onu ve ailesini rahatlıkla geçindiriyordu.

Ancak…

Taliban’ın hareketlenmesi,

Amerika’nın Afganistan’dan ayrılması, ortalığın karışması ve hükümetin

düşmesi ve yönetimi Taliban’ın alması üzerine işleri tıkandı.

Büyük miktarda alacakları vardı ama tahsil edemiyordu.

Tedarikçilerine 6 milyon dolar borçluydu.

Tüm araçlarını, mülklerini sattıktan sonra Afganistan’da alacaklılarına hâlâ 70 bin dolar daha borçlu kalmıştı, İranlı tüccarlara da 300 bin dolar…

Taliban’dan “Zenginsin, borçlu olduğun insanlara bu parayı ödeyeceksin, aksi halde cezanı çekersin” hükmünü tebliğ edildi.

Daha önce Batı destekli hükümetle sözleşme yapmış olduğu için de zaten Taliban yönetimi Abdül Salam’ın boynunu ve vücudunu sıcak metal çubuklarla yakmıştı.

İş yapma imkânları kapatılmıştı.

Abdül Salam eşiyle birlikte Afganistan’dan kaçmaya yetecek kadar para kazanmak amacıyla böbrek alıcılarıyla -bu röportaj yapılırken- görüşme halindeydi.

Oğlunun böbreğini satmak

…………….

Gazetede “Karımın böbreğini satmak bir günahtı, ama bunu yapmaya zorlandık” diyen bir başka Muhammed’den de satırlar var.

Eşinin bu ameliyattan sonra ölmesi halinde “cenaze masrafının, böbreği alan tarafından karşılanacağı” yolundaki anlaşma hükmü nedeniyle, açık söyleyeyim, dayanamadım, yazıyı da fazla okuyamadım.

………………

Allah yardımcıları olsun.

Ukrayna’yı da böyle dramlardan korusun.