DOĞAN Grubu’nun 60’ıncı yıl dönümü...İstanbul’un yıllar boyu “cazibe merkezi” olmuş Hilton Hoteli’nde düzenlenmişti davet.
“Cazibe merkezi” söyleminin kanıtı olarak bir örnek vereyim.
Gazetelerin yıllar boyu bir “Hilton muhabiri” olmuştur.
Cemiyet hayatının nabzı orada atardı. Başka ülkelerden gelen
ünlüler Hilton’da kalırdı.
Yabancı dil bilen, şık giyinen, oturmasını kalkmasını adap erkânı bilen hanım ve erkek muhabirlerin çalışma alanıydı Hilton.
60. yıl gecesinde Türkiye’nin ağırlıklı gazetelerinden Son Havadis’i yıllarca yayımlayan kadim dostum Mustafa Özkan’la, Türkiye’nin en büyük medya grubunu oluşturmuş -benim de 19 yıl patronum olan- Aydın Doğan’ı ortamıza aldığımız bir anı fotoğrafı.
.....................
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan’ın 60 yıllık çalışma hayatına değer katan sözleri kitap haline getirilmiş.
Geceye katılan konuklara verildi.
Aydın Doğan’la özdeşleşen onun çalışma yasaları diyebileceğimiz bu sözler çalışma arkadaşlarına da referans olmuş. Kitapta her “söz” hikâyeleriyle birlikte anlatılıyor. Örneğin... “Bir işi kıçından değil, belinden tutmak...” Bir diğeri “bilgi otoritedir...”
Ya da... “Basın bağımsız olmalı, bağımsız olmak için de kazanmalı...”
Dile getirdiği fikir toplantıya katılanlar tarafından benimsenmemişse “ısrar etmediğini” göstermek için kullandığı söylem... “Diyen gitti...”
Bir iş aklına yattığı zaman “Göbeğim attı” demesi... Gene de ihtiyatlı davranıp “Göbeğim attı ama bir gece üzerine yatayım” söylemi...
Ve... Hiçbir şeyin imkânsız olmadığını belirtmek için kullandığı söylem “olmaz olmaz!”
.....................
Bu sonuncusunun kanıtı da o gece davete Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın onur konuğu olarak katılmasıydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sahneye çıkıp mikrofondan dakikalarca Aydın Doğan odaklı güzel sözleriydi.
Aydın Doğan’ın “genç nesil iş adamlarına örnek olduğundan” söz etmesiydi. “Doğan Grubu’nun bir büyük ve yeni girişiminin müjdesini aldığını” söylemesiydi. Ve bütün bu konuşma haber televizyonlarının canlı yayınındaydı. Daha birkaç yıl öncesinde yaşananlar hatırlanırsa, gerçekten “olmaz olmaz...”
Yıllar, güzelliklere akıyor. Türkiye için olumlu tablolar bunlar.
Şevval Sam 60 yılın izdüşümlerini yansıtan dönem şarkılarıyla güzel bir repertuvar buketi derlemişti.
.......................
Doğan Yayın Grubu’ndan Milliyet gazetesinde yazmaya 1996 yılında başladım.Gruba ait Kanal D’de programlar yaptım. “Doğan Grubu Medya Etik Konseyi”nin üyesiydim. Aydın Bey’le çok güzel anılarım var. Sonra...
Grubun büyük bölümünü Aydın Bey’in, -daha çalışma hayatının başlarından beri arkadaşı olan benim de çok yakın dostum- merhum Erdoğan Demirören aldı. Gene gruptayım.
Erdoğan Demirören’in evlatları Yıldırım Demirören, Meltem Demirören Oktay ve Tayfun Demirören’in yönettiği gruptan Milliyet’te yazıyor, CNN’de program yapıyorum. Onlarla da çok güzel anılar biriktiriyorum.
......................
60. yıl gecesine dönelim.
Gece de şatafat yoktu. Sevgiyle bir araya geliş ve mutlulukları içtenlikle paylaşım vardı. Bu duygularla Şevval Sam nasıl da
güzel örtüşmüştü. Şevval 60 yılı dönem dönem yansıtan şarkılarla güzel bir
repertuvar demeti sundu. Nükteleri,
takılmalarıyla sımsıcaktı.
Aydın Bey’i, ailesini, çalışma arkadaşlarını yürekten kutluyoruz.
Şeffaf Oda...
Hafıza Odası ve Zamansız Aşk
Bir sergi ve bir single... Ahmet Güneştekin ve Su Soley bu haftaki Şeffaf Oda konuklarım.
Değerli dostum Ahmet Güneştekin’in eserleri “zamansızdır.” Kadim zamanlardan bu günlere, eskilerin “ati” dedikleri “geleceğe” bütün takvimleri kucaklar.
.................
Hafıza Odası” sergisi Türkiye’nin 100 yıllık hafızasında bir sorgulama yolculuğu. Hafıza Odası 4 bin metrekarelik alana kurulmuş sıra dışı bir sergi. Video görüntüleri, sesler eserlere eşlik ediyor. 26 Ocak’a kadar devam ediyor. Üstelik ücretsiz.
..................
Ahmet Güneştekin’i yıllardır tanırım. O egosuzdur ama sanatının egosu vardır. Bunu da söyler. O 18 yıl boyunca Anadolu’yu gezmiş, tarihsel ve mitolojik unsurlardan beslenmiş ve bunları eserlerinde yansıtmıştır. Güneştekin’in hikâyesi Batman’da bir işçi kampüsünde başlıyor, sınırların ötesine, birçok ülkede açtığı sergilere, galerilere uzanıyor.
Örneğin...“Marlborough Gallery” eserlerinin devamlı yer aldığı küresel saygınlıkta.
...................
Programa diğer konuğum Su Soley’in sözü, müziği ve düzenlemesi kendine ait olan “Zamansız Aşk” şarkısıyla başlıyoruz. Su Soley’e “mavi gözleri” için “Atatürk gözlü” diyorum.
“Hayatımda gözlerim için aldığım en güzel iltifat” diyor. Ardından ekliyor; “Atatürk’ün komşu köyündenmiş ailem. Onun sevdiği türkülerden olan Drama Köprüsü dedemin de en sevdiği türküdür, dedem de türküdeki gibi Debrelidir ve adı Hasan’dır” diyor.
Su ODTÜ Okul Öncesi Öğretmenliği mezunu. Ankara Devlet Tiyatroları’nda bir sezon yardımcı oyunculuk yapmış.
Ardından İstanbul Üniver-sitesi Devlet Konservatuvarı “Müzikal Tiyatro Oyuncu-luğu” bölümünü kazanmış.
İstanbul Gelişim Orkestrası’na dahil olup, Attila Özdemiroğlu, Garo Mafyan ile çalışma şansı yakalamış. Ajda, Yalın ve Teoman’ın vokalistliklerini yapmış.
Su Soley İngilizce, Portekizce, İspanyolca dillerinde şarkılar söylüyor.
GECCE GUIDE 2020
GECCE Gurme Kurulu geçen pazar “2020 Gecce Guide” için toplandı. 1 yıl süreyle rafta kalacak olan 2020 Gecce Guide da Türkiye’nin kendi alanlarında en iyi mekânlarını bulacaksınız. Uzun bir “puanlama” çalışmasıydı. Fakat “iyi iş” çıktı. Her yıl olduğu gibi gene değerli bir referans.
Swissotel’de düzenlenecek özel gecede ödüller verilecek.Toplandığımız Büyük Yalı tarihi yarımadanın kadim kültürüyle modern mimarinin harmanlandığı önemli bir kazanım. Gastronomide de iddialı.
Gecce Guide 2020 Mekân değerlendirmesi için toplandık.
SERAN’IN ALBÜMÜ
SERAN Bilgi en iyi yükseliş yapan sanatçılardan. Bizim Şeffaf Oda’da da konuk oldu. Yeni albümü “İçinde Sen de Varsın” çıktı. Beğenildi, tuttu.
Favorim, sözü ve müziği Seran’ın olan “Hiç Gibi...” Diğer şarkıları da güzel. Birkaç gün önce de Swissotel Gabbro’da sahne almıştı. Seviliyor.
Albümünün lansmanı İKSV salonundaydı.
Çok keyifli bir gece oldu. Bol bol alkışlandı.
Hem şair, hem müzik insanı olan Seran uzun süre kimya mühendisi olarak çalıştı. TÜPRAŞ’ta baş mühendisti. Artık tek şapkalı.
Sadece müzik gezegeninde.
Seran Bilgi’nin İKSV’deki albüm lansman konserinde...
Opera ikizlerinden aşkın müziği
FRIEDRICH Nietzsche “Müziksiz hayat hatadır” demişti. Opera ikizleri Didem ve Sinem Balık yaşam boyu hiç bu hatayı yapmadılar.
Sadece Türkiye’de değil, Avusturya, Almanya, Rusya, Romanya, Amerika’daki konserleriyle uluslararası tanınırlık kazandılar.
Onları TV’de “Benimle Söyle” yarışmasında jüri üyesi olarak da izlediniz. Yorum ve kostümleriyle izleyenlerin ilgisini çektiler.
Bu akşam da “Aşkın Müziği” konseriyle Cemal Reşit Rey Salonu’ndalar. Aşkın coşkusunu ve hüznünü müziklerine, seslerine yansıtarak Ayşe Opereti, Lüküs Hayat, Chicago, Evita müzikallerinden, Rus ve İspanyol halk şarkılarından bir seçki sunacaklar.
Didem ve Sinem Balık’a şef Hakan Cumhur yönetiminde 40 kişilik İstanbul Kent Orkestrası eşlik edecek.