Washington’da 75. yıl kutlaması

NATO’ya üyesi devlet ve hükümet başkanları, ABD’nin başkenti Washington’da bir araya gelerek İttifak’ın 75. yıldönümünü görkemli şekilde kutlayacak. Liderler 3 gün boyunca, NATO’nun savunma harcamalarından külfet paylaşımına, yeni tehditlere karşı geliştirilecek imkan ve yetenekler gibi bir dizi konuda konuşup, İttifak’ın birliğini ve yeni tehditlere karşı hazırlandığını dünyaya gösterecek. Zirve, aynı zamanda ABD Başkanı Joe Biden’ın, 5 Kasım’daki başkanlık yarışına uluslararası çapta start vermesine vesile olacak. Peki neler konuşulacak?

Külfet paylaşımı ve harcama

ABD’de yönetim değişikliğine karşı hazırlık yapan Avrupalı müttefikler, yüzde 2 harcama konusundaki iradelerini yineleyecek. Biden’ın yerine Trump’ın seçilmesi halinde, Washington’ın külfet paylaşımı konusunda daha sert ve tavizsiz tutum sergilemesi bekleniyor. Bu çerçevede NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, 32 üyeli İttifak’ta, Türkiye dahil 23 ülkenin yüzde 2’lik hedefi karşıladığını, hedefi tutturamayanların da çok yakında buna erişeceklerini gösteren raporu açıklayacak.

Caydırıcılık ve savunma

NATO’ya bağlı kuvvet ve komuta karargahlarını “savaş konumuna” getirmeye hazırlanan liderler, yüksek düzeyde harekata hazırlık, muhabereye katılım olasılığının yanı sıra çalışma saatlerinden, izinlere, mühimmat ihtiyacına kadar her konuyu tartışacak.

Ukrayna

NATO üyeleri Ukrayna’ya üyelik kapısını biraz daha aralayacak, ancak kesin taahhütte bulunmayacak. Müttefiklerin, savaş bitene kadar mühimmat tedarikini sürdüreceklerini belirtmeleri de bekleniyor.

Hint-Pasifik

NATO, Çin tehdidi nedeniyle, bölge ülkeleriyle iş birliğini artırmayı hedefliyor. Zirvede buna vurgu yapılması bekleniyor.

Müttefikler yorgun...

Yıldönümü etkinliklerinde, kutlamaların niteliği konusunda bir çok soru işareti var. ABD Başkanı Joe Biden’in sağlık durumu ve 3 günlük etkinliklerdeki performansı merak konusu. Zira adaylıktan çekilmesi yönündeki çağrıların arttığı bir dönemde, 71 ülkeden gelecek konukları ağırlayacak, düzenlenecek basın toplantılarında yer alacak.  Ülkesinde erken genel seçim kararı alan, sonra da salt çoğunluğu kaybeden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da işgüder bir hükümetle zirveye gelecek. Siyaseten zayıflamış olması da cabası.  Birleşik Krallık’ta düzenlenen erken seçimlerin ardından göreve gelen İşçi Partisi Lideri Keir Starmer ise henüz konulara hakim değil. Sunak döneminde Londra’nın Rusya’ya karşı sergilediği sert tutumu ve ülkesinin Ukrayna’ya verdiği askeri desteği sürdürüp sürdürmeyeceği merak konusu