Rumların ‘yaptırım’ isteği karşılıksız...

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Konseyi ve Genel İşler Konseyi toplantılarında Türkiye’ye yaptırım için çabalayan Rum Kesimi, Brüksel’de tam olarak istediğini bulamadı.

Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin dışişleri bakanlarını bir araya getiren Dış İlişkiler Konseyi ile AB işlerinden sorumlu bakanları buluşturan Genel İşler Konseyi (GİK), iki gün süreyle Brüksel’de toplandı.

Yaklaşık bir aydan bu yana Güney Kıbrıs Rum Kesimi (GKRK), KKTC’de bulunan Maraş şehrinin statüsünü değiştirdiği gerekçesiyle Ankara’ya yaptırım uygulanması için çabaladı. Türkiye’nin “Maraş açılımının” Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı olduğunu ileri süren Rum Kesimi, AB’den Türkiye’ye bu konuda yaptırım uygulamasını talep etti.

Ancak AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Doğu Akdeniz’de yaşanan gerilimlerle ilgili Türkiye’ye uygulanan ve gerilimin yeniden artması halinde uygulanması öngörülen yaptırımlar bulunduğunu hatırlatmakla yetindi. Rum Kesimi ise GİK toplantısının sonuç bildirgesinde yaptırım kararının yer alması veya olası yaptırımların tehdit şeklinde listelenmesini talebinde ısrarcı oldu. Buna karşılık Rum Kesimi, Yunanistan ve Avusturya dışında, beklediği desteği göremedi. Zira AB dönem başkanlığını üstlenen Slovenya ile Avrupa Komisyonu, Türkiye ile AB arasında yumuşayan ilişkiler ve yüksek düzeyli siyasi diyalog sürecini baltalayacak bir yazımda bulunulmamasından yana görüş bildirdi. Yılbaşında AB dönem başkanlığını Slovenya’dan devralacak olan Fransa ise, yaptırım listesi yayınlanması için henüz çok erken olduğunu savunarak, konunun kendi dönem başkanlığı sırasında değerlendirilmesini tercih etti.

Belarus etkili oldu!

İktidar koltuğuna yeni oturan Olaf Scholz hükümetinin dışişleri bakanı ile AB’den sorumlu devlet bakanları da, göreve gelir gelmez Türkiye ile Almanya arasında ilişkilerinin gerilmesine neden olabilecek bir karara imza atmak istemedi.

Türkiye’nin Belarus ve Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimde NATO ve AB’den yana tavır sergilemesi de, Rum Kesimi’nin taleplerinin kabul görmemesinde etkili oldu. Bunun yanında Bulgaristan ve Polonya’nın da tavırları belirleyiciydi. Ancak Rum Kesimi ve Yunanistan, GIK toplantısının genişleme, istikrar ve işbirliği metininde yer alan Türkiye paragrafında, Avrupa Komisyonu’nun Ekim ayında yayınladığı raporda yer alan eleştirilerin daha sert bir dille hatırlatılmasını sağladı.

Milliyet’e bilgi veren AB kaynakları belgenin 5. paragrafında Türkiye’nin AB’ye aday bir ülke olduğunun hatırlatıldığını, bir çok ortak çıkar konusunda kilit bir orta yol olduğunun dile getirildiğini hatırlatıyor.

Müzakerelerin durma noktasında olduğunun yeni bir unsur olmadığına dikkat çeken kaynaklar, bazı ülkelerin, bunun hatırlatılmasını talep ettiğini kaydetti. Öte yandan temel hak ve özgürlüklerdeki eksiklikler giderilmediği sürece AB ile yeni başlıkların şimdilik açılamayacağı da bilinmekte.