Şort, 2010-11 kışı için vazgeçilmez parçalar arasına girdi bile. Trendleri incelediğimizde, kreasyonlara baktığımızda şorta mutlaka rastlıyoruz. Kimisi yüksek belli ve bol kesimle romantik akımın uzantılarını yaşatıyor; kimisi ise deri, düşük bel ve kısacık kullanarak rock havasının isyankarlığına yer veriyor.
50’li yılların modası aslında şortlarda da görülebiliyor. O dönemlerin vazgeçilmez ögesi olan korselerin kesimi şortlara uyarlanmış. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus kullanılan kumaş ve dikim! Vücudunuza güvenmenizin ötesinde yanlış tercihler sizi basit bir tarza büründürebilir. Kendi başına zaten yeterince iddialı olan bu modeller üzerine tamamlayacağınız kombinlerle ya şık, tarz ve dikkat çekici olacak ya da evet, dikkat çekici ama avam bir havadan kaynaklanan bakışlar üzerinizde olacaktır.
Şortlarda geçen sezondan beri “hot pants” denen kısa modeller daha revaçta. Şorta ağırlıklı yer veren modacılar arasında Balenciage, Prada, Dolce&Gabbana, Chanel yer alıyor.
ÖNERİLERİM:- Kısacık şort+topuklu ayakkabı risk grubunda yer alan ikili. Çizme daha klas duracaktır. n Blazer ceketle tamamlayın. n Kalın kemerler, uzun kolyeler, flar; tarzı yakalamanıza yardımcı olacaktır. n Şortu denemeden almayın, kalıp çok önemli.
- Şortun dar ve kısalığına tezat uzun ve bol üst ya da ona eş dar üstlere dikkat! Çünkü çok sakil veya vamp durabilirsiniz. Hafif dökümlü üstler güzel duracaktır.
- Sakın mini kot şortun altına siyah mousse çorap giymeyin. Kış bile olsa
Kate Moss’un yaptığı gibi ten görünsün.