DOĞU blokunun dağılması ve Sovyetler Birliği devletlerinin bağımsızlığını kazanmasının iki önemli etkisi oldu ülkemizde.
1) Nataşalar ülkemize renk kattılar... (Sarı ve Mavi)
2) Bizde yıllardır var olan yolsuzluk ve rüşvet artık komşularımızda da var.
* * *
ÖRNEĞİN Bulgaristan'da yapılan bir ankete göre halkın % 57'si siyasetçilerin kendilerine veya yakınlarına çıkar sağladığına inanıyor.
Gene aynı Bulgaristan'da yasaların kendilerine ücretsiz tedavi hakkı vermesine rağmen halkın % 86'sı daha iyi bir tedavi hizmeti almak için doktorlara rüşvet verilmesi gerektiğine inanıyor.
Bizde ise durum farklı.
Türkiye'de hastaneye girebilmek için acildeki müstahdeme rüşvet vekmek gerekiyor.
Bu arada yazarın uyarısı: SSK Temeltepe Dispanseri'nde istediğiniz rüşveti verin. Tedavi kaliteniz eldeki olanaklarla sınırlı olduğu için artmaz...
* * *
KARADENİZ kıyısından komşumuz Ukrayna'da ise değişim süreci sırasında merkezi planlamanın başındaki bürokratların bu gücü serbest piyasa ekonomisine geçerken de kullanmak istemeleri yüzünden yolsuzluk ve rüşvet almış başını gitmiş.
Ukrayna'daki şirket yöneticilerinin % 75'i ticari çıkarlarını savunmanın en iyi yolunun hükümet görevlileri ile şahsi temaslar kurmak olduğunu söylüyorlar.
% 95'i ise "çorba parasından" yana...
Ukrayna İçişleri Bakanlığı yasaların devlet memurlarını rüşvete ve yolsuzluğa ittiğini kabul etmiş durumda.
Ticaret hayatını 32 kanun, 30 başkanlık kararnamesi, 80'in üzerinde muhtemelen birbiriyle çelişen kararlar yönlendiriyor. Ayrıca bir iş kurmak için 32 bakanlık ve dairenin ruhsat verme yetkisi var.
Ukrayna'da iş yapmak isteyenleri bir çorba parası da kurtarmıyor. Çorba parası 32'yle çarpılıyor anlayacağınız.
* * *
DİĞER komşumuz ve küçük kardeşimiz Azerbaycan'da yapılan başka bir ankete göre ise yolsuzluğun beslendiği kaynaklar şöyle sıralanmış:
* Halkın duyarsızlığı ve yurttaşlık hakları konusundaki bilinçsizliği.
* Rüşvet yasalarındaki boşluklar.
* Devlet memurlarının maaşlarının düşük olması.
* Belirsiz yasa maddeleri...
Yüzyüze görüşmenin rüşvete yol açtığını düşünen Azerbaycanlı yetkililer halkın devlet dairelerine gitmek yerine, işlerini posta ile halletmesini öneriyorlar.
Tabii ki postacının "Bu mehtup gider gitmesine de taşaklara (çocuk) bir çorba parası ihsan eylersen daha tez zamanda varır" dememesi koşuluyla...
Sorumlu resmi kurumları izleyen bağımsız yargıçlardan, araştırmacı gazetecilerden, dürüst kamu görevlilerinden oluşan ve sivil bir izleme koalisyonu olarak adlandırabileceğimiz Transparency International'a benzer bir izleme komitesi de Azerbaycan'da oluşmuş durumda...
Azerbaycan'daki girişimciliği geliştirme vakfı (EDF) rüşvete ve yolsuzluklara karşı Azerbaycan'ın 20 gazetesini izlemeye almış durumda. Çıkan haberler titizlikle değerlendiriliyor, izleniyor ve sonuçları siyasi partilere, gazetelere, kütüphanelere ve elçiliklere gönderiliyor.
* * *
YOLSUZLUĞUN bir maliyeti olduğunu ve bu maliyeti de genel olarak vatandaşların ödediğini söylüyor tüm yetkililer.
Medyanın yolsuzluğu özendirmemesi, düşük riskli ve yüksek kazançlı bir iş olarak göstermemesi gerektiğini belirtiyorlar.
* * *
YAZARIN dip notu: Bulgaristan'da da, Ukrayna'da da, Azerbaycan'da da devlet memurlarının maaşları hala az... Ama hiçbir yetkilinin ağzından
"Benim memurum işini bilir" lafı çıkmıyor.
Yazara E-Posta: g.mujde@milliyet.com.tr