Muhalefet partileri, yeni dönemin ilk grup toplantılarını yaptılar. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Devlet Bahçeli, başta MİT-PKK görüşmesi olmak üzere gündemdeki konular üzerinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı sert bir dille eleştirdiler.
PKK ve Kürt meselesi
CHP lideri Kılıçdaroğlu, MİT-PKK görüşmesi kamuoyuna ilk yansıdığında, görüşmeye değil, halka doğruların söylenmemesine tepki göstermişti.
Yeni dönemin ilk grup toplantısında ise görüşmenin içeriğini eleştirdi. Başbakan adına yetkili olarak PKK’yla görüşenlerin, CHP’yi PKK’ya şikâyet ettikleri üzerinde durdu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’a, bu görüşmenin içeriğiyle ilgili olarak açıklama yapması çağrısında bulundu.
CHP liderinin üzerinde durduğu, yayımlanan kayıtlarda devlet adına görüşenlerin, “yüzde 95 anlaşma sağlandığı” biçimindeki sözleriydi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a, “çık onu anlat” diyerek seslendi.
CHP lideri, bu üslupla yapılacak görüşmelerin terörün önlenmesine katkı sağlamayacağını, aksine terörü azdıracağını da ifade etti.
CHP liderinin iddiası, bu görüşmeler sürecinde PKK’nın eylemsizlik kararı alması ve ertelenmesinin sağlanması, böylece seçime terörsüz ortamda gidilmesinin istendiğini, AKP’nin bunun pazarlığını yaptığı yönündeydi.
Kılıçdaroğlu’nun ilk grup toplantısındaki bu sert çıkışı, ana muhalefet partisinin, PKK ile görüşmelerin içeriğiyle mutabık olmadığını ve izlenen yöntemin de sorunu çözmekten çok seçimlere kadar durumu idare etmek amacı taşıdığı mesajı verdi.
Kılıçdaroğlu ve partisinin bu duruşu, yeni anayasa çalışmalarına da yansıyacak önemde görülüyor.
Bahçeli’nin çağrısı
MHP lideri Devlet Bahçeli ise PKK ile görüşmelerin yapılmasını ve ileride de yapılabileceğinin belirtilmesini, “devletin itibarının ayaklar altına alınması” olarak niteledi.
Bahçeli, Başbakan Erdoğan’a, “Eğer ciğerin yanıyorsa Kandil’e Türk bayrağını bir daha inmeyecek şekilde dik” çağrısı yaparak, terörle mücadelede izlenen politikanın tamamen karşısında olduğunu kamuoyuna duyurmuş oldu.
Bahçeli, Kandil ve Kuzey Irak’taki PKK kampları ve silahlı gücü etkisiz hale getirilmedikçe, terörle mücadelenin başarılı olamayacağını ve Türkiye’yi daha riskli bir sonuca sürükleyeceğine inanıyor. Türkiye’nin kara harekâtı yapması konusunda ısrar ediyor.
Anayasaya yansıması
CHP ve MHP’nin tutumları, yakında başlaması beklenen anayasa çalışmalarına da yansıtacakları anlayış hakkında da fikir veriyor.
Kılıçdaroğlu, bu konuya girmemekle birlikte, PKK görüşmelerine yöntem ve içerik açısından karşı çıkarak, PKK-BDP cephesinin yeni anayasa konusundaki taleplerine kapalı oldukları mesajını vermiş oldu.
Bahçeli ise konuya doğrudan girdi. “Anayasa her meseleyi sihirli dokunuşuyla halledecek bir özelliğe sahip değildir. Ya da kangren haline gelmiş siyasal ve toplumsal ilişkileri bir çırpıda düzeltebilecek olan esrarlı bir metin de değildir” diyerek, yaratılan beklentinin, “hezimet ve hüsrana meydan verme riski” taşıdığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu’nun ve Bahçeli’nin bu sözleri, yeni anayasaya nasıl yaklaşacaklarının ipuçlarını veriyor.