Oslo sürecinin yerini İmralı süreci aldı. MİT, İmralı’da Abdullah Öcalan’la görüşmelere başladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, idam cezasının geri getirilmesinden, BDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasından söz ederken, BDP ve DTK’yı temsilen Ahmet Türk ve Ayla Akat, İmralı’ya gittiler ve Öcalan’la görüştüler. DTK ve BDP eşbaşkanlarının adaya giderek görüşmelere devam etmeleri bekleniyor. Eşbaşkanlar Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak’ın veya bu isimlerden hangilerinin İmralı’ya gideceğine Adalet Bakanlığı karar verecek.
Bu gelişmeler sonrasında idam cezasının geri getirilmesi ve bazı BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılması konusu gündemden düştü.
MİT’in ve BDP-DTK adına Türk ve Akat’ın Öcalan’la yaptığı görüşmeler, sorunun çözümü için “müzakere” olarak algılandı.
Öcalan’ın sorun tanımı
Türk, görüşmeden sonra Öcalan’ın taleplerini kamuoyuna açıkladı. Bu talepleri sıralarken sık sık “Kürt sorununun çözümü için” ifadesini de kullandı.
Bu öneriler arasında anayasada vatandaşlık tanımından Barış Konseyi kurulmasına, KCK tutuklularının serbest bırakılmasından Hakikatleri Araştırma Komisyonu’na, dağdan inecek PKK’lıların siyasete girmelerine, farklı kültürlere anayasal güvence verilmesinden Kürtçe eğitime kadar birçok talep vardı. PKK-BDP-DTK cephesinin, “Demokratik Özerklik” deklarasyonunda yer alan konuların birçoğu Öcalan’ın talepleri olarak kamuoyuna yansıtıldı. Bu cephe açısından sorun, “Kürt sorunu”ydu. Öcalan’la yaptıkları görüşmede, sorun bu şekilde ele alınmıştı.
Erdoğan’ın sorun tanımı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sorun tanımı ise başkaydı.
Erdoğan, “Kürt sorunu yoktur, Kürt vatandaşların sorunu vardır” şeklinde özetlenecek bir çerçeveyi şöyle çizdi:
“Bazıları rahat durmuyor. Ya ne oluyor, yetmiyor mu? Otur oturduğun yerde. Makamsa makam, milletvekilliğiyse milletvekilliği, parlamentoya da giriyorsun, cumhurbaşkanı da oluyorsun. Ne istiyorsun? Rahat ol! Tutturmuşlar bir ‘Kürt sorunu’. Ben, Kürt sorunu diye bir şey tanımıyorum. Kürt kardeşimin sorununa evet, Kürtçülüğe hayır! Kürt kardeşimi seviyorum ama Kürtçülüğü reddediyorum. Biz, ret politikalarına hayır dedik, inkar politikalarına hayır dedik, asimilasyona hayır dedik.”
Aynı konuşmada şunları da söyledi:
“Bizde ayırımcılık yok, asla olmayacak. 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarında bayrağımıza alternatif üretmek isteyenler, karşılarında Ak Parti iktidarını bulurlar. Zira bu bayrak, rengini şehidimizin kanından almıştır. Tek millet, tek bayrak, tek vatan dedik. Bu vatan Kürdüyle, Türküyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Zazasıyla, Romanıyla, Arabıyla hepimizin.”
Kaygıları gidermek
Başbakan Erdoğan’ın bu sözleri, İmralı süreciyle ilgili olarak gündeme getirilen kaygıları gidermeye yönelik sözler olarak yorumlanabilir.
Başbakan, önceki günkü konuşmasıyla, Öcalan’la masaya oturmanın, Türkiye’nin ulus bütünlüğünü, üniter yapısını bozacak, bölünmeye götürecek bir sürecin başlangıcı olarak görenlere karşı, “tek millet, tek bayrak, tek vatan” vurgusuyla ve “Kürt sorunu yoktur” ifadesiyle kaygı ve kuşkuya yer olmadığı mesajı vermiş oldu. Sorunu “Kürt sorunu” olarak görmediği, inkar ve asimilasyonun terk edildiği ve böylece Kürt sorununun kalmadığı, geriye Kürt vatandaşların bireysel sorunlarının kaldığını ifade etti.
Ne konuşuluyor?
Başbakan Erdoğan’ın sözleri, hükümeti ve devleti bağlayan sözler olduğuna göre, o halde İmralı’da ne konuşuluyor?
Ahmet Türk, Öcalan’la ne konuştuklarını açıkladı. Buna göre Öcalan, “Kürt sorunu”nu konuşuyor.
Erdoğan, “Kürt sorununu tanımıyorum; Kürt kardeşime evet Kürtçülüğe hayır; tek millet, tek bayrak, tek vatan” dediğine göre MİT’in Öcalan’la konuştuğu nedir?
Erdoğan’ın çizdiği çerçeve esas alınacağına göre, geriye PKK’nın Türkiye’yi terk etmesi ve silah bırakması konusu kalıyor. Ki bu da Ahmet Türk’ün yansıttığı beklentileri karşılamıyor.
Bu nedenle, “MİT’in Öcalan’la konuştuğu nedir” sorusunun yanıtı büyük önem taşıyor.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024