İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in birkaç gündür yaptığı açıklamalar, Ankara’nın terörle mücadele konusunda yeni bir düzen almakta olduğunu gösteriyor.
Seçim sürecinde oluşan siyasal uzlaşma ve bu uzlaşmaya dayalı yeni anayasa umudu, PKK’nın terör saldırılarını artırmasıyla azalmıştı. PKK’nın terör eylemleri nedeniyle, sürece katılma hevesi gösteren BDP de bu konumunu ve yakaladığı zemini kaybetmeye başladı.
Şahin’in çerçevesi
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, dün, NTV’nin sorularını yanıtlarken, terörle mücadele konusunda muhalefet partilerinden de makul destek beklediklerini vurgularken bir çerçeve çizdi:
“Terörle mücadele sadece bir partinin veya iktidar partisinin sorunu değildir. Ülke ve milletin bütünlüğü konusunda muhalefet partileri de hassaslar. Terörle mücadele konusunda destek vereceklerini ifade etmişlerdi.”
İçişleri Bakanı Şahin, bu bağlamda muhalefet partileriyle görüşmeler olabileceğini; ancak henüz belirlenmiş bir takvim olmadığını ifade etti.
NTV muhabirinin BDP’yle görüşüp görüşmeyecekleri sorusuna ise “Bugünkü durumuyla BDP bu takvimde olamaz. Ama ileride ne olacağını da bilemeyiz” yanıtını verdi.
İçişleri Bakanı’nın sözlerinden de anlaşılıyor ki, giderek tırmanan terör eylemleri karşısında, iktidar, izlenecek yolu saptamak amacıyla CHP ve MHP’nin de katkısını bekliyor. Bu konuda muhalefetin görüşlerini almak istiyor.
Bu temasların çerçevesiyle Şahin’in iki ölçüsü dikkat çekti:
1- Ülke ve millet bütünlüğü bağlamında terörle mücadeleye muhalefet partilerinin katkısı.
2- BDP’nin bugünkü haliyle görüşme trafiğinin dışında kalacağı.
Ankara’nın önlemleri
Yeni İçişleri Bakanı’yla birlikte terörle mücadele konusunda Ankara’nın bazı yeni önlemlere yöneleceğinin, yeni bir düzen alacağının işaretleri de ortaya çıktı. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
1- Özel harekât polisinin terörle silahlı mücadelede yeniden aktif hale getirilmesi kararı.
2- Karadeniz Bölgesi’nde polis ve jandarmanın özel harekât birliklerinden oluşan yeni güvenlik gücünün görevlendirileceği.
3- İçişleri Bakanlığı’nın daha aktif bir koordinasyon merkezi haline geleceği ve bakanlığa bağlı jandarma ve polis teşkilatının özel harekât birimlerinin yakın işbirliği içinde birlikte çalışacakları.
4- Yeni düzenin oluşması konusunda CHP ve MHP’nin de desteği ve katkısının alınmasıyla Meclis’te terörle mücadele konusunda büyük çoğunluğu kapsayan bir siyasal uzlaşma sağlanması.
5- Tutumu değişmediği sürece BDP’nin bu sürecin dışında tutulması.
PKK’nın yol açtığı sonuç
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın değişen söylemi ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in verdiği işaretler, terör eylemlerini artıran PKK’ya, özerklik ilan eden DTK’ya ve aynı çizgide tutum alan BDP’ye karşı Ankara’nın alacağı pozisyonu gösteriyor.
Ankara’yı BDP’siz tutum almaya yönelten faktörlerin başında PKK cephesinin terör eylemleri ve ayrılıkçı tutum ve söyleminin geldiği açık.
Bu eylem ve söylemle, PKK’nın ve siyasi alandaki parti ve kuruluşların, “uzlaşma, yeni anayasa, birlikte çözüm arama” yaklaşımının samimi olmadığı ve boşa çıktığı görülüyor.
Terör tırmandıkça, ayrılıkçı söylem sertleştikçe, Ankara’nın tavrının da sertleşeceği anlaşılıyor.
