ABD’nin Irak’a müdahalesi gündemde. Hazırlıklar sürüyor. Irak’a müdahale olasılığını en yakından izleyen ülkelerden biri de kuşkusuz Türkiye.
Milli Güvenlik Kurulu’nun dünkü toplantısında da Irak konusu her olasılık dikkate alınarak enine boyuna tartışıldı. Türkiye, müdahaleye karşı. Ancak, tek başına bunu önlemesi de olanaksız. Bu nedenle de müdahale yapılması halinde doğacak çeşitli sonuçlara göre kendi önlemlerini alıyor.
Duyarlı olduğu konuların başında Kuzey Irak’ta bir Kürt devleti oldu - bittisi yaratılması, Kerkük ve Musul’la ilgili gelişmeler, Türkmenlerin durumu geliyor.
Türkiye, bu konularda gelişmelere müdahale edebilir. Kuzey Irak’ta bir Kürt devleti ilan edilmesi veya o yöne doğru bir kayış Ankara için müdahale nedeni.
Eski Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, Körfez Savaşı’ndan bu yana Kuzey Irak’taki oluşumları Ankara’nın çok yakından izlediğini belirterek, Türkiye’nin bir devlet ilanı karşısında askeri müdahalede bulunacağının, o tarihlerden bu yana ilgililere iletildiğini kaydetti.
Körfez Savaşı’ndan sonraki dönemde, kendisinin de bunu ABD’li komutan Calvin’e söylediğini, "Kuzey Irak’ta Kürt devleti kurulması halinde oraya bir kolorduyla girerim" dediğini vurguladı. Güreş, 1994’te emekli olduğunu, o günden bu yana çok hükümet değiştiğini ancak, Türkiye’nin çok duyarlı olduğu ulusal sorunlarda yaklaşımının kolay kolay değişmeyeceğine işaret ederek, şöyle dedi:
"Elbette, benden sonra hükümetler, komutanlar değişti. Ama bunlar ulusal sorunlardır. Türkiye iki konuda çok hassastır: 1- Kıbrıs, 2- Kuzey Irak. Kuzey Irak’ta bir Kürt devleti kurulursa, Türk ordusu buraya girer. Bunu herkes bilir."
Güreş, bu konumdaki duyarlılığın derecesini anlatabilmek için de bir örnek verdi:
"Körfez Savaşı’ndan sonra, bölgede birtakım hareketler oldu. İncirlik’te, Pirinçlik’te ABD, İngiliz, Fransız, uçakları, helikopterleri (CTF - Birleşik Görev Kuvveti) vardı. İncirlik’te bir Türk, bir ABD’li komutan vardı. Türk komutanın haberi olmadan sorti yapılamazdı. Sorti programını bana gönderirlerdi, onaylardım, öyle uygulanırdı. Ancak birkaç kez bir helikopterin Cudi Dağı’na gece geldiğini, bazı malzemeler bıraktığını söylediler. Bundan şüphelendim. Sonra bir ABD’li albay, Türk albaydan habersiz faaliyetlerde bulunuyor, Peşmergelerle konuşuyordu. Ben acaba bir Kürt devleti için altyapı hazırlıkları mı yapılıyor, diye şüphelendim. Helikopter işini takip ettim. Görürseniz Stinger’lerle vurun emri verdim. O havacı ABD’li albaya da haber gönderdim. O da bizim değil görürlerse vursunlar, demiş. Sonra ABD Kürt devletine karşıyız diye söylemeye başladı. Bazı hareketler vardı, ben de federe Kürt devleti hazırlığı yapıyorlar diye kuşkulandım. Haksız da çıkmadım."
Güreş, Türkiye’nin Kuzey Irak’la ilgili duyarlılığının ne derecede olduğunu bu örnekle anlattıktan sonra, ABD’nin Irak’a müdahalesi olsun olmasın, Kuzey Irak’ta bir Kürt devleti ilan edilirse, Ankara’nın müdahale edeceğini ve bunda da haklı olacağını yineledi.