Başbakan Bülent Ecevit, Devlet Bakanı Kemal Derviş’in istifasını geri alıp hükümette kalmasını, yeni oluşumla ilişkisi kalmadığı biçiminde değerlendiriyor. Ancak, Derviş tam aksi görüşte...
Ecevit, dün bu değerlendirmeyi yapar yapmaz, Derviş, "hükümette kalmam yeni oluşumu desteklemediğim anlamına gelmez, destekliyorum" dedi. Böylece, hükümette, "kerhen" kaldığını da açıklamış oldu. Anlaşılıyor ki, Derviş, fırsat bulsa, hükümetten ayrılıp, Cem - Özkan ikilisine katılacak. Bunda bir kuşku yok.
Derviş’in bu yaklaşımını dün yeniden açıklamasından sonra, "durumu nasıl görüyorsunuz" diye sorduğumuz Başbakan Ecevit, "tatsız" yanıtını verdi.
Ayrıca, MHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Bahçeli’nin, "Derviş’in hükümette kalışını ahlaki bulmuyorum" demesi, Ecevit açısından da, Derviş açısından da durumu daha da sıkıntılı hale getirdi. Bahçeli, Derviş’in hükümetten ayrılmasını istiyor. Bir yandan yeni oluşumu destekleyip, bir yandan hükümette görev yapmanın doğru olmadığını vurguluyor.
Bahçeli’nin bu açıklamasından sonra Derviş hükümetteki konumunu daha da zorlaştırdı. Bahçeli’nin, "Derviş’in hükümette kalmasının bir faydası yok, içeride veya dışarıda olmasının marjinal faydası sıfırdır" sözleri de, MHP kanadının, Derviş’in dondurduğu istifasını yeniden istediği anlamına geliyor.
Bahçeli’nin istediği bir an önce erken seçim kararı alınması, seçime bu hükümetle ama Derviş’siz gidilmesi...
Bu koşullarda Derviş’in hükümette kalması hem garip, hem de anlamsız bir görüntü veriyor.
Son günlerde mesaisini siyasi temaslara veren Derviş’in bugünden sonra sadece bir teknokrat olarak ekonomiye yoğunlaşmasını beklemek de gerçekçi değil.
Devlet Bakanı Derviş artık bir teknokrat değil, siyasetçi...