TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in girişimiyle Ak Parti ve BDP yetkilileri de bir araya geldiler. Yeniden görüşme kararı alan iki taraf da ilk temastan umutlu ayrıldı.
“Atalay’ın katılması önemli”
BDP’yle görüşmeye gelen Ak Parti heyetinde açılım politikasını yürüten Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın bulunması dikkati çekti.
Görüşmeden sonra BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş’a, “Atalay’ın heyette yer almasını nasıl karşıladınız?” diye sordum. Demirtaş, şu bilgiyi verdi:
“Sayın Beşir Atalay’ın heyette yer alması bizim için önemli ve anlamlıdır. Böyle değerlendirdik. Ayrıca biz görüşmeye Grup Başkanı düzeyinde, iki eski eş başkanlar olarak katılacağımızı bildirdiğimiz için, sanıyorum, onlar da hükümetten Başbakan Yardımcısı düzeyinde temsilin uygun olacağını düşündüler. Tabii bunun için Sayın Atalay’ın seçilmesi anlamlıdır.”
“Yemin icazeti beklemiyoruz”
Demirtaş, görüşmeyi yemin sorunu olarak görmediklerini vurguladı ve şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bizim tavrımız yemini boykot etmek veya parlamentoyu boykot etmek değildir. Biz demokratik siyasetin önündeki engellere dikkat çekmek istedik. Görüşlerimizi yüz yüze söyledik. Bir mutabakata varılırsa elbette daha iyi olur, bu şekilde ortaya parlamento iradesi de yansımış olur. Ancak biz yemin etmek için AKP’den icazet istemiyoruz, beklemiyoruz.”
“Biz karar veririz”
Demirtaş, bir mutabakatla yemin edilmesinin daha iyi olacağını belirtmekle birlikte, “Mutabakata varılmazsa yemin etmeyecek misiniz” soruma şu karşılığı verdi:
“Bizim yemin edip etmememiz BDP’nin grubuna bağlı bir karardır. BDP, aldığı kararları her saat gözden geçirebilir, değiştirebilir. Eğer mutabakat olmazsa bu tavrımızı ne kadar sürdürürüz, bilemiyorum. Buna BDP grubu karar verir. Bizim yemin etmemiz AKP’nin icazetine veya iradesine bağlı değil. Yemin etmeyi gerekli gördüğümüz zaman kendi kararımızla yemin ederiz. Ancak ortaya bir mutabakat çıkarsa bu ilerideki çalışmalar için de yararlı olur. Uzlaşma zemini oluşmasına katkıda bulunur. Başta yeni anayasa olmak üzere birçok konuda ortak çalışmanın yolunu da açar. Bu bakımdan mutabakatı önemsiyoruz.”
“Yöntemi konuşmadık”
Demirtaş, mutabakata varılırsa bunun CHP’yle yapıldığı gibi ortak imza altına alınacak bir metinle mi duyurulacağı, yoksa iki partinin ayrı ayrı yapacakları “iyi niyet beyanı” şeklinde mi açıklanacağı yönündeki soruma da şu yanıtı verdi:
“Onun yöntemini konuşmadık. Ortak mutabakat veya başka bir biçimde de olabilir. Yöntemi bugün konuşmayı kararlaştırdık.”
“Konuşmak sataşmaktan iyidir”
Demirtaş, mutabakatla sonuçlansın veya sonuçlanmasın dünkü görüşmeyi çok önemli bulduklarını belirterek şöyle devam etti:
“Sorunları yüz yüze konuşmak en iyi yöntemdir. Birbirini anlamanın en iyi yöntemidir. Bunu dün gördük. Daha önce görüşlerimizi basından izliyorlardı. Basın üzerinden birbirini anlamaya çalışmak doğru bir yol değil. Bu nedenle dün yaptığımız yüz yüze görüşme birbirimizi anlamak bakımından çok önemliydi. Sanıyorum meseleyi daha iyi anladılar. Bizim niyetimizi, samimiyetimizi, ne istediğimizi daha iyi anladılar. Konuşmak önemli demiştim. Evet, konuşmak sataşmaktan iyidir. Bunu dün gördük.”
