Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, dün CNN-Türk’te konuğumdu.
Deneyimli bir bakan olarak seçim yasaklarına sıkı sıkıya uyuyor Çiçek.
Makam arabası garaja çekilmiş; Çiçek, damadının özel aracını kullanıyor.
Yanında devlet memuru kimse yok. Özel kalem müdürü dahil bakanlıktan hiçbir görevli yok yanında. Sadece partiden bir görevli var.
“Motor çok ısındı”
Çiçek’e, yoğun seçim kampanyasının siyasi ortamı çok gerdiğini, liderlerin çok sert konuştuklarını anımsatarak, seçim sonrasında bu tansiyonun nasıl düşürüleceğini sordum.
“Evet” dedi, “Çok sert geçiyor kampanya, bu tansiyonu seçimden sonra hemen düşürmek lazım. Motor çok ısındı, seçimden sonra dinlenmeye alıp biraz soğutmak gerekiyor, bana kalırsa...”
“Diyalog olmalı”
Çiçek, seçimden sonra Türkiye’nin gündeminde çok önemli sorunlar olacağını vurgulayarak, “siyasi partilerin diyalog içinde olmaları ve bazı konularda ortak çalışabilmeleri gerekiyor” dedi ve şöyle devam etti:
“Yeni anayasa yapılacak. Biz, milletvekili sayımız ne olursa olsun, yüzde 1’den fazla oy almış tüm siyasi partilerin kapısını çalacağız. Diyalog arayacağız. Ortak çalışma arayacağız. Geçtiğimiz dönemde muhalefet partileri bu yaklaşımımıza olumlu yanıt vermediler. Komisyona üye göndermediler. Kimisi kapısını hiç açmadı. Bu kez CHP’de daha farklı bir söylem var. Umarım bu yaklaşım sürer ve seçimden sonra anayasa gibi terörle mücadele gibi konularda bir araya gelebiliriz. Niye gelmeyelim? İspanya’da, İngiltere’de bir araya geliyorlar da biz niye gelmeyelim? Türkiye’nin buna ihtiyacı var.”
“Gül’ün süresi”
Seçimden sonra gündeme gelecek konulardan biri de cumhurbaşkanlığı seçimi olacak. Eğer Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresi 5 yıl olarak kabul edilecekse, bir yıl sonra Çankaya için seçim yapılacak. Bu kez cumhurbaşkanını doğrudan halk seçecek.
Gül’ün görev süresi 5 yıl mı, 7 yıl mı? Çiçek’e bu soruyu da yönelttim:
“Bu konuda değişik görüşler var. 5 yıldır diyen de var, 7 yıldır diyen de. Hukukçular arasında görüş birliği yok. Bana göre bu konu Meclis’te olan cumhurbaşkanının seçim usulüne ilişkin kanun çalışması sırasında neticeye bağlanabilir. Böyle bir düzenleme yapılabilir mi, ona bakarız. Ayrıca son sözü Yüksek Seçim Kurulu’nun vermesi gerekiyor, bana göre.”
“İlk üç maddeye dokunulmaz”
Çiçek, seçimden hemen sonra gündeme gelecek yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili sorularımı yanıtlarken de anayasanın ilk üç maddesinin korunacağını vurguladı:
“İlk üç maddeye dokunulmaz. Türkiye’nin cumhuriyet oluşuyla, üniter yapısıyla, bayrağıyla, İstiklal Marşı’yla, başkentiyle; sonuç olarak anayasanın ilk üç maddesinde yer alan hükümleriyle oynanmaz. Bu üç madde, yeni anayasa çalışmasında da dokunulmayacak sınırlar mahiyetindedir.”
“Bakan yardımcıları”
Çiçek’e bakan yardımcıları ne iş yapacak, görev ve yetkileri ne olacak, diye de sordum:
“Bakanla müsteşar arasında bir yeri olacak. Aslında iki müsteşar gibi de görebiliriz. Bakanlıklardaki normal müsteşarlar, bakanlığın bürokratik ve teknik işlerini yürütürler. Bakan yardımcısına ise siyasi müsteşar diyebiliriz. Bakan yardımcısı, bakana diğer alanlarda yardım edecek. Bakanın kendisine devrettiği yetkilerle çalışacak. Atama, görevden alma yetkisi verilir mi, verilmez mi, bilemiyorum. Ama sanıyorum o tür yetkiler verilmeyebilir. Ama bakan yardımcısı, bakana zaman kazandıracak çalışmalar yapabilir. Örneğin birçok soru önergesi geliyor, onlara bakan yardımcısı cevap verebilir.”
Çiçek, bakan yardımcılıklarının başkanlık sistemine geçiş denemesi olduğu yolundaki yorumlara ise katılmadı.