Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Slovakya’dan dönerken sarf ettiği, “BDP’yle 330’u yakalamak için müşterek adım atabiliriz” sözleri ilgi uyandırdı.
İktidar partisi, başkanlık sistemini esas alan anayasa önerisini referanduma götürmek için gerekli olan 330 sandalyeye sahip değil. 5 eksiği var. Başbakan, bu eksiği BDP ile müşterek adım atarak kapatabileceklerini ilk kez telaffuz etti.
Bu sözler, BDP tarafında olumlu karşılandı.
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, anayasa önerileri konusunda, “Birebir örtüşmüyoruz ama en yakın olduğumuz parti AKP’dir” diyerek, Erdoğan’ın düşüncesini yaşama geçirebilecekleri mesajı verdi.
Başbakan Erdoğan, başkanlık sistemine geçmek istiyor. Partisi, bu yöndeki teklifini Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na verdi. Erdoğan’ın yeni anayasa önerisinin esasını, başkanlık sistemi oluşturuyor.
Bu öneriye CHP ve MHP kapalı. Her iki parti de parlamenter sistemin devam ettirilmesinden yana.
Buna karşın BDP’nin esas hedefi ise yeni anayasayla Güneydoğu’ya özerklik verilmesi. Kilitlendiği hedef bu...
BDP’nin önerileri
Demirtaş’ın, Başbakan Erdoğan’ın başkanlık sistemi öngören anayasa teklifine karşılık olarak gündeme getirdiği önerileri şöyle:
1- Vatandaşlık tarifinin değiştirilmesi. Yeni hükümde “Türk” sözcüğüne yer verilmemesi,
2- Farklı dil ve kültürlerin yeni anayasada güvence altına alınması,
3- Anadillerin her alanda kullanılması, (Kürtçenin eğitim dili olması ve kamu hizmetlerinde de kullanılması)
4- Özerklik verilmesi.
Demirtaş’ın, Başbakan’ın sözlerini değerlendirirken bu önerileri hatırlatması, “Bu öneriler kabul edilirse başkanlık sistemi için anayasa değişikliğine destek veririz” anlamı taşıyordu.
İmralı süreci
Demirtaş, ayrıca konuyu Abdullah Öcalan’la yürütülen görüşmelere de bağladı. Önerilerinin kabul edilmesinin İmralı sürecine de katkı vereceğini söyledi.
Böylece, Abdullah Öcalan’la yürütülen müzakerenin yeni anayasada AKP-BDP ittifakına dönüşebileceğini ima etmiş oldu.
Öcalan’ın, devletle müzakerelerinde yeni anayasaya gönderme yaptığı Ahmet Türk tarafından televizyonda açıklanmıştı.
Demirtaş da Milliyet’te yer alan açıklamalarıyla, Öcalan’la müzakere süreciyle, BDP’nin başkanlık sistemi için AKP’ye destek vermesini birbirine bağladı.
Hükümetin, dolayısıyla devletin İmralı’da Abdullah Öcalan’la bir anlaşmaya varması halinde bunun yeni anayasaya yansıtılması beklenecektir. Ayrıca Öcalan’ın koşullarının ev hapsi dahil iyileştirilmesi de koşullardan biri olacaktır. Bunun gerçekleşmesi halinde de BDP, Meclis’te iktidar partisinin sandalye açığını kapatacaktır.
Bu durumda başkanlık sistemi öngören anayasa değişikliği için yapılacak referandum, Öcalan’la varılan anlaşmasının da oylanması anlamı taşıyacaktır.
İşlemesi kolay değil
Böyle bir formülün işlemesi çok kolay değil.
Öcalan ve BDP’nin koşullarını kabul ederek, yeni bir anayasal sistemi halk onayından geçirmek çok zorlu bir süreçtir. Başbakan Erdoğan ve partisinin, böyle bir sürecin artılarını ve eksilerini masaya yatıracakları da kuşkusuzdur.
BDP desteğine dayalı böyle bir formüle karşı CHP’nin ve MHP’nin göstereceği tepki önemlidir. Nitekim MHP lideri Devlet Bahçeli, dün bu açıklamaları, “Başbakan, PKK ile anayasa yapıyor, Türkiye ötenazi masasına yatırılıyor” diyerek, sert bir tepkiyle karşıladı.
Öcalan’la müzakereye ve sadece BDP’nin desteğine dayalı anayasa, çok geniş bir siyasal ve toplumsal uzlaşma anlamına gelmeyecektir.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024