Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni kabinesini açıkladıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken, yemin krizi konusunda önemli bir sinyal verdi.
Başbakan Erdoğan, Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın sözlerini düzeltti. Elitaş, CHP grubunun 15 Temmuz’a kadar yemin etmemesi halinde milletvekillerinin milletvekilliklerinin düşeceğini ifade etmişti. Elitaş, 15 Temmuz tarihini birkaç kez de vurgulamıştı.
Başbakan, dün Elitaş’ın, “15 Temmuz son tarih” ifadesini dil sürçmesi olarak nitelendirdi ve böyle bir tarih sınırlaması olmadığını kaydetti.
Erdoğan’ın Elitaş’ı bu şekilde düzeltmesi çözüm yönünde umutların yitirilmediğine işaret sayılabilir. Başbakan Erdoğan’ın bu yaklaşımı yemin krizini çözmesi için umutların bağlandığı TBMM’nin yeni başkanı Cemil Çiçek’in hem elini güçlendirecek hem de hareket alanını genişletecektir.
Çiçek-Kılıçdaroğlu görüşmesi
Yemin krizinin çözülmesi yönünde ilk önemli temas, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’le CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün yapmaları beklenen görüşmeyle sağlanacak.
Konunun Kılıçdaroğlu’nun Çiçek’e yapacağı tebrik ziyaretinde ele alınması bekleniyor.
Bu görüşmede Çiçek, CHP’nin kendisinden ne beklediğini en yetkili ağızdan öğrenirken, Kılıçdaroğlu da Çiçek’in izleyebileceği yöntem konusunda bilgi sahibi olacak.
Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimindeki beklenti Cemil Çiçek’in tutuklu milletvekillerine yemin etme yolunun açılması konusunda söz vermesi. Çiçek ise Meclis Başkanlığı konusunda CHP’nin desteğini Kılıçdaroğlu’nun ağzından duymak istiyor. Bu desteğin CHP lideri tarafından kamuoyuna duyurulması da TBMM Başkanı’nın elini güçlendirecek bir başka faktör olacaktır.
Başbakan Erdoğan’ın, Elitaş’ın tarih sınırlamasına itiraz eden sözleri, Çiçek ile Kılıçdaroğlu görüşmesinin beklenenden daha olumlu geçmesini sağlayabilir.
Yeni kabine
Başbakan Erdoğan, 61. Hükümet’i kurarken, bir önceki kabinesini büyük ölçüde korudu. Kabinesine aldığı 6 yeni bakan içinde sürpriz sayılabilecek bir isim yok.
Kabine dışında iktidar politikalarının savunulması ve anlatılması konusunda başarılı olan isimlerle TOKİ eski Başkanı Erdoğan Bayraktar ile gerçekleştirdiği projeler oya dönüşen bürokratlar yeni kabineye girmiş oldular. Grup başkanvekillikleri başarılı bulunan Bekir Bozdağ ve Suat Kılıç ile kadın çalışmalarıyla dikkati çeken Fatma Şahin’in bakan olması bu cümleden sayılabilir.
Terör ve açılım
Yeni kabine yapılanmasında dikkati çeken bir diğer yön de Beşir Atalay’ın İçişleri Bakanlığı’ndan Başbakan Yardımcılığı’na getirilmiş olması. Kürt sorunu konusunda açılım politikasını yürüten Atalay’ın bu kez Başbakan Yardımcısı ve Terörle Mücadele Kurulu Başkanı olarak aynı görevi biraz daha üst düzeyde üstlendiğini gösteriyor. Güvenlik Müsteşarlığı’nın da Atalay’a bağlanması terörle mücadele ve açılım politikasının önümüzdeki dönem Başbakan Yardımcılığı seviyesinde ele alınacağının kanıtı.
Yeni hükümetin önümüzdeki dönemde yeni anayasa çalışmalarıyla beraber açılım ve terörle mücadele konusunu önceleyeceğini gösteriyor.
Başbakan Erdoğan’ın kabineyi açıkladıktan sonra yaptığı değerlendirmeler içinde en önemli işin yeni anayasa olduğunu vurgulaması CHP ve BDP’nin yemin ederek Meclis’e katılmaları konusunu daha da önemli kılıyor. Meclis normal çalışma düzenine geçerse gündemin ilk sırasını yeni anayasa çalışmalarının alacağına kuşku yok.
