Çillerin hazırlığı

9 Eylül 2002

DYP liderinin seçim stratejisinin en önemli ayaklarından birini kadınlar oluşturuyor. Bu nedenle de kampanyasını kadın kurultayıyla başlatıyor.Çiller, bir tercihinin iki nedenini şöyle açıklıyor:1- Laikliğe,2- Aile değerlerine sahip çıkmak.DYP lideri, Türk kadının hem aile değerlerinin direği hem laikliğin güvencesi olduğunu vurgulayarak, "bu iki özellik" diyor, "hem muhafazakar hem laik temelden yükselen DYP ve tarihi çizgisini tanımlıyor."Bu yaklaşımdan hareketle Çiller, 3 Kasım seçimlerinin DYP açısından "kadının şahlanışı" olacağını belirtiyor.Çiller, dizüstü bilgisayarını hiç yanından ayırmıyor. 3 Kasım seçimleri ve hükümet programına ilişkin bütün hazırlığı bu bilgisayarın içinde...Bilgisayarına yerleştirdiği 50yi aşkın dosya var. Her biri Türkiyenin bir sorununu ve DYPnin geliştirdiği çözümü içeriyor.Aileden kadın ve çocuğa, dış ve iç borçlardan eğitim ve sağlığın finansmanına, Kemal Dervişin beyanlarına ilişkin analiz ve eleştirilerden spora, Avrupa Birliğinden Kıbrıs ve Iraka, sosyal güvenlikten işsizliğe kadar bütün sorunlar için 2007ye kadar uygulanacak bir hükümet programı taslağı beş yıllık bir çalışma süreci sonunda tamamlanmış ve Çillerin bilgisayarına

Yazının Devamı

Çiller’in hazırlığı

9 Eylül 2002


<#comment>DYP lideri Tansu Çiller’le dün sabah Celal Bayar Köşkü’nda kahvaltı ettik. Çiller, Demokrasi Evi olarak da bilinen Bayar’ın evinde, 3 Kasım seçim stratejisini anlattı.
DYP liderinin seçim stratejisinin en önemli ayaklarından birini kadınlar oluşturuyor. Bu nedenle de kampanyasını kadın kurultayıyla başlatıyor.
Çiller, bir tercihinin iki nedenini şöyle açıklıyor:
1- Laikliğe,
2- Aile değerlerine sahip çıkmak.
DYP lideri, Türk kadının hem aile değerlerinin direği hem laikliğin güvencesi olduğunu vurgulayarak, "bu iki özellik" diyor, "hem muhafazakar hem laik temelden yükselen DYP ve tarihi çizgisini tanımlıyor."

Yazının Devamı

Erteleme girişimi

8 Eylül 2002

Ancak, 3 Kasım seçimlerini erteleme girişimleri de aynı hızla devam ediyor. Seçime girmeyi göze alamayan partiler ve milletvekillerinin son umudu 11 Eylülde ortaya çıkmaları beklenen "küskün"ler...Her erken seçim kararından sonra adayların belli olmasıyla birlikte ortaya çıkan küskünler hareketi, bugüne kadar seçimi ertelemeyi başaramadı.Bu kez başarabilirler mi? Partiler seçim bildirgelerini açıklamaya başladı. Liderler meydanlara indi. 3 Kasım seçimlerine doğru hızla yol alınıyor. Çillere "220 notu" DYP lideri Çiller, dünkü görüşmemizde kendisine ulaşan bu notu doğruladı ve şu değerlendirmeyi yaptı:- Evet. Bana bir not ulaştırıldı. Küskünlerin 220yi buldukları belirtiliyor. Seçimi ertelemek için yoğun bir faaliyet var. Erteleme girişiminin YTP ve ANAP kaynaklı olduğu belirtiliyor. Bizden de destek istiyorlar.Çillere sorduk:- Böyle bir girişime destek vermeniz söz konusu mu? DYPden de imza verecek küskün çıkar mı?- Bizim destek vermemiz mümkün olmaz. Bu saatten sonra bunu ahlaki bulmam. Biz seçimlerin 3 Kasımda yapılmasında ısrarlıyız. Ancak, bildiğiniz gibi bizim sayımız 85. Bu sayıyla istediğimiz kararı çıkaramayız. Bizim dışımızda bir çoğunluk oluşturabilirler mi? Bugüne kadar

Yazının Devamı

Erteleme girişimi

8 Eylül 2002


<#comment>Partiler seçim bildirgelerini açıklamaya başladı. Liderler meydanlara indi. 3 Kasım seçimlerine doğru hızla yol alınıyor.
Ancak, 3 Kasım seçimlerini erteleme girişimleri de aynı hızla devam ediyor. Seçime girmeyi göze alamayan partiler ve milletvekillerinin son umudu 11 Eylül’de ortaya çıkmaları beklenen "küskünöler...
Her erken seçim kararından sonra adayların belli olmasıyla birlikte ortaya çıkan küskünler hareketi, bugüne kadar seçimi ertelemeyi başaramadı.
Bu kez başarabilirler mi?

Çiller’e "220 notu"

Yazının Devamı

Ecevit: TSK hazır

7 Eylül 2002

Başkan Bushun son açıklamaları ve Washingtondaki hareketlenmeleri Ankara nasıl karşılıyor?Başbakan Bülent Ecevit, bu sorumuza karşılık şu değerlendirmeyi yaptı:"ABDde ve Amerikan yönetiminde Irakla ilgili arayışlar devam ediyor. Şu ana kadar kesin bir karara varılmış değil. Askeri harekatla ilgili tereddütler etkili ABD çevrelerinde giderek ağırlık kazanıyor. Biz, askeri bir harekatın sağlıklı bir çözüme yol açmayacağı kanısındayız. Askeri harekatın olası sakıncaları konusundaki düşüncelerimizi ABDye iletmeye devam ediyoruz."Ankara, askeri harekata karşı. Bunu her vesileyle her zeminde dile getiriyor. Ancak, ABDnin hazırlıkları da gözleniyor. Bu gelişmelere karşı Ankaranın konumu nedir?Başbakan Ecevitin bu soruya yanıtı da şöyle:"Biz askeri harekat istemiyoruz ama burası Ortadoğu, ne olacağı belli olmaz. Hiç beklenmedik olaylar, gelişmeler ortaya çıkabilir. Bu bakımdan Genelkurmay ve Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü olasılığa hazır. Genelkurmay da, Dışişleri Bakanlığı da bütün olasılıklara karşı çalışmalarını, hazırlıklarını sürdürüyorlar."Ecevitin sözlerinden de anlaşıldığı üzere Ankara, kendi açısından hazırlıklarını yapmış durumda. Bu hazırlıklara askeri olasılıklar da dahil.

Yazının Devamı

Ecevit: TSK hazır

7 Eylül 2002


<#comment>ABD Başkanı Bush’un Irak’a müdahale eğilimi güçlendirici açıklamalarından sonra gözler yeniden Ortadoğu’ya çevrildi. ABD, Ankara ve Kuzey Irak’taki gelişmeleri yakından izliyor.
Başkan Bush’un son açıklamaları ve Washington’daki hareketlenmeleri Ankara nasıl karşılıyor?
Başbakan Bülent Ecevit, bu sorumuza karşılık şu değerlendirmeyi yaptı:
"ABD’de ve Amerikan yönetiminde Irak’la ilgili arayışlar devam ediyor. Şu ana kadar kesin bir karara varılmış değil. Askeri harekatla ilgili tereddütler etkili ABD çevrelerinde giderek ağırlık kazanıyor. Biz, askeri bir harekatın sağlıklı bir çözüme yol açmayacağı kanısındayız. Askeri harekatın olası sakıncaları konusundaki düşüncelerimizi ABD’ye iletmeye devam ediyoruz."
Ankara, askeri harekata karşı. Bunu her vesileyle her zeminde dile getiriyor. Ancak, ABD’nin hazırlıkları da gözleniyor. Bu gelişmelere karşı Ankara’nın konumu nedir?
Başbakan Ecevit’in bu soruya yanıtı da şöyle:

Yazının Devamı

Örtülü ödenek tartışması

6 Eylül 2002

Özkan, 42 aylık örtülü ödenek harcamalarına ilişkin belgelerin kendisinde olduğunu ve Başbakan izin verirse bunları açıklayacağını söyledi. Özkan, Başbakan Ecevite gönderdiği ve açıklama izni istediği yazıyı da basına dağıttı.Başbakan Ecevitle dün bu konuyu konuştuk...Ecevit, şu değerlendirmeyi yaptı:"Bu tartışma nereden çıktı anlamıyorum. Ben, örtülü ödenekle ilgili herhangi bir beyanda bulunmadım. Bir şikâyet dile getirmedim. Ne yapılmak isteniyor, anlamış değilim. Görebildiğim kadarıyla Rahşan Eceviti suçlamaya, karalamaya çalışıyorlar. Rahşan Ecevitin etrafına atıfta bulunarak, birtakım haberler yazılıyor. Ben bu haberleri ve yorumları yazanlara, kimmiş bunlar, diye sordum. Bana bildirin dedim. Bir şey söyleyemediler. Bir isim veya kaynak göstermediler. Anladığım kadarıyla bir kaşık suda fırtına koparıp, yine bir karalama kampanyası yürütmeye çalışıyorlar."Ecevit, örtülü ödenek harcamalarıyla ilgili olarak herhangi bir inceleme başlatmasının söz konusu olmadığını belirterek şöyle dedi:"Örtülü ödenekten yapılacak harcamalar konusu benim Sayın Hüsamettin Özkana emanet ettiğim bir konudur. Çok önemli ve büyük işler olmadıkça bu konular bana gelmez. Sadece rutin işlemleri yapar

Yazının Devamı

Örtülü ödenek tartışması

6 Eylül 2002


<#comment>Medyada ve siyasette birkaç gündür örtülü ödenek tartışması yaşanıyor. Bir gazetede, Başbakan Ecevit’in, örtülü ödenek harcamalarıyla ilgili olarak Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan’ın dönemini incelettiği haberi yer aldı. Tartışma buradan alevlendi.
Özkan, 42 aylık örtülü ödenek harcamalarına ilişkin belgelerin kendisinde olduğunu ve Başbakan izin verirse bunları açıklayacağını söyledi. Özkan, Başbakan Ecevit’e gönderdiği ve açıklama izni istediği yazıyı da basına dağıttı.
Başbakan Ecevit’le dün bu konuyu konuştuk...
Ecevit, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu tartışma nereden çıktı anlamıyorum. Ben, örtülü ödenekle ilgili herhangi bir beyanda bulunmadım. Bir şikâyet dile getirmedim. Ne yapılmak isteniyor, anlamış değilim. Görebildiğim kadarıyla Rahşan Ecevit’i suçlamaya, karalamaya çalışıyorlar. Rahşan Ecevit’in etrafına atıfta bulunarak, birtakım haberler yazılıyor. Ben bu haberleri ve yorumları yazanlara, kimmiş bunlar, diye sordum. Bana bildirin dedim. Bir şey söyleyemediler. Bir isim veya kaynak göstermediler. Anladığım kadarıyla bir kaşık suda fırtına koparıp, yine bir karalama kampanyası yürütmeye çalışıyorlar."
Ecevit, örtülü ödenek

Yazının Devamı