MİLLETİN gözü vekilinin üzerindedir daima.
Sadece aldığına bakar ama...
Bakılması gereken yer, milletvekilinin yaptığıdır oysa!
Yeni bir tartışma var şimdi.
Milletvekilleri trafikte sıkışıyormuş.
Eee.
Ne yapalım?
Plakaları farklı olsunmuş.
Meselâ rengi kırmızı olursa, iyi olurmuş.
Dert buysa olsun.
Hatta fosforlu kırmızı olsun ki, geceleri de gelen geçen selam dursun!
Başka...
Bir sekreter, bir danışman yetmiyormuş.
Eee.
Ne yapalım?
Bir de sağa sola koşturacak, icabında şoförlük yapacak biri olursa, iyi olurmuş.
Dert buysa, o da olsun.
Hatta evlerine bir hizmetçi, bir bahçıvan, bir aşçı ve de bir aşçı yamağı alsınlar ki; muhterem zevceleri de ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmak zorunda kalmasın!
Daha başka...
Makam odaları darmış, ufakmış.
Eee.
Ne yapalım?
İyice büyütelim, geniş olsun, ferah olsun.
Dert buysa, olsun.
Hatta bir yatak odası, bir misafir odası, bir çocuk odası, bir hizmetli odası da ekleyelim makam odalarına. Tabii bir de kiler!
Size şaka gibi gelse de, bütün bunlara şahsen hiçbir itirazım yok.
Ciddiyim.
Milletvekilleri ne isterse verelim.
Bir isterlerse, iki verelim.
Üç isterlerce, beş verelim.
Ama bir şartla.
Genel başkanların iki dudağı arasından çıkan sözlere tutsak olmak yerine, milletin gerçekten vekili olma koşuluyla!
İşaret fişeği
KEMAL KARATAŞ bugün neci? Görevi ne? Ne iş yapıyor yani?
Hiç.
Ama gündemde gene Kemal Karataş var, yine Kemal Karataş var.
Neden?
Çünkü siyasette boşluklar dolar hemen.
Konuşması gerekenler susarsa, çalışması gerekenler yatarsa; biri çıkıverir ortaya.
Ve der ki:
“Seçimde iki ilçeyi kaybettik. O zaman il başkanı olsaydım, kaybetmezdik. Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek’i partiye aldım ama adamı kaçırttılar. Bayındır’da itiraz süresini geçirdiler. Benim gibi adam bu fırsatları kaçırır mı?”
Gerçi kendi adaylığının (daha doğrusu belediye başkanlığının), kendi hatası yüzünden elinden kaçıp, gittiğini unutmuşa benziyorsa da, asıl mesele de bu zaten.
Hata kendisinin de olsa, bunu fırsat bilenler, koltuğu altından çekenler var ya...
Yandılar!
Yangının işareti ise Kemal Karataş’ın çaktığı fişekten belli:
“Bundan sonra herkesi diken üstünde oturtacağım...”
Tek karelik tanıtım