HEM büyük bir şehrin ortasında yer alacaksınız hem de düzenli, keyifli ve yeşili bol bir kent hayatına sahip olacaksınız.
Bunları hepsi birden, çok az yerde vardır.
O yerlerden biri de mutlaka Bornova’dır.
Ve Türkiye’nin en büyük üniversitelerinden biri...
Bornova’dadır.
Çevresini saran ve “iş ile aş” anlamı taşıyan dev sanayi tesisleri...
Bornova’dadır.
Birer sanat eseri olan ve “istikbalin butik müzeleri” olacak eski Levanten köşkleri...
Bornova’dadır.
Ama çok daha önemli bir müjde veriyor Belediye Başkanı Prof. Kâmil Okyay Sındır:
“Yeşilova Höyüğü’nde yapılacak müze için açtığımız proje yarışması, Eylül ayında sonuçlanacak.”
Dedim ki Başkan’a:
“Şöyle uçuk kaçık bir şey olsa keşke...”
Yanıtı...
Umut vericiydi.
* * *
Yeşilova Höyüğü çok önemli.
Hâlâ bu büyük hazineden haberi olmayanlar varsa bilsinler ki:
“İzmir kültürü daha önce inanıldığı gibi izleri Bayraklı’da bulunmuş olan 5 bin yıl önce gelip yerleşenler tarafından değil; günümüzden en az 8-9 bin yıl önceden beri bu alanlarda yaşayanlar tarafından şekillendirilmiştir. Yeşilova Höyüğü İzmir’in doğduğu ilk yerleşim alanıdır.”
Bitmedi.
Sözün devamına bakın bir de:
“Yüzey toprağının 4 metre altında kalan ilk yerleşim Neolitik Çağ’ın başında başlamış ve Neolitik Çağ’ın sonuna doğru en zengin dönemine ulaşmıştır. Yerleşim kısmen Kalkolitik Çağ süresince de devam etmiştir. Buna göre Yeşilova Höyüğü en az binbeş yüzyıl yerleşim görmüştür.”
Müthiş değil mi?
Yaşadığımız topraklarda, 8-9 bin yıl önce de insanlar yaşamış.
Höyükten çıkan buluntular, eğer mimarisi ile farklılık yaratan bir müze ile taçlandırılırsa değmeyin keyfimize.
Çünkü o zaman...
Ege Üniversitesi’nin hemen arkasında, İzmir’i toptan uçuracak bir fırtına kopacak.
Tabii.
Olumlu anlamda.
Yeter ki “star” olsun
TELEVİZYON ile yarışma, bir elmanın iki yarısı gibi oldu.
Nerede popüler bir TV kanalı varsa, orada bir, hatta iki yarışma var.
En olmazsa olmazı da...
Falanca veya filanca star!
En son Malezya’da başlayan biri var ki, akla zarar.
Adı ne biliyor musunuz, imam star!
Yaşları 19-27 arasında değişen 10 Malezyalı yaklaşık üç ay süren bir sınavdan geçiriliyormuş.
Bu süre zarfında aynı evde kalan gençlere her hafta bir görev veriliyor ve eski bir kadın müftü her hafta sonunda bir yarışmacıyı eliyormuş.
Görevler arasında “ezan okuma, vaaz verme, namaz kıldırma” türünden makul işler bulunduğu gibi...
Misal.
Cenaze yıkamak da görevlerden biri.
Ödül ise para değil.
Suudi Arabistan’daki El Medine Üniversitesi’nde eğitim bursu.
Düşünüyorum da...
Star seçmede sıra imamlara kadar geldiyse, bundan ötesi “Mevta star” olacak değil ya!
Çok özel harekât polisi!