DP’nin İzmir’i...

POLİTİKA yapmaya hevesli genç bir insanın, Demokrat Parti gibi “geçmişi önemli” bir siyasi partide İzmir İl Başkanı olmasını ve yaptıklarını eleştirenler var.
Konu “politika”, şehir ise “İzmir” olunca...
Olur böyle şeyler.
Fatih Dalan’ın İzmir’deki ilçe yönetimlerini değiştirmesi, hiddetle eleştiriliyor meselâ.
Son seçimde görüldüğü üzere, her zerresi tel tel dökülmüş bir örgüt yapısını aynen korusaydı, eleştirilmeliydi oysa.
Şimdi kendi tercihini, kendi yaptı.
Bundan sonra başarı da onun, başarısızlık da.
Bir başka eleştiri, “AKP’nin Balçova Belediye Başkan adayı, nasıl olur da DP’nin Balçova İlçe Başkanı olur” diye yapılıyor.
Pardon.
Niye olmasın?
Başbakan Erdoğan indinde pek muteber bir arkadaşının önerisi kabul görseydi, Fatih Dalan’ın bizzat kendisi, AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacaktı.
Yani siyasette, olur böyle şeyler.
* * *
MİLLETİN ağzı torba değil ki, büzesin.
Kimi de, yeni il yönetiminin yapısına bakıp, “Demokrat Parti zengin işadamlarının partisi oldu” diyor.
Zenginin parası züğürdün çenesini yorarmış.
Adam zengin.
Haliyle arkadaşları da zengin olacak.
Ayrıca zengin olmak ne zamandan beri suç?
En komik eleştiri ise DP il merkezinin, Kordon manzaralı bir binaya taşınması üzerinden dillendiriliyor.
“Aferin” diyeceğinize, “Helâl olsun” diye alkış tutacağınıza; bu tercihi bir eleştiri konusu yapmak, ne ayıp!
Aksine, gidin DP il binasına, (AP döneminde çaycı Ahmet vardı, bugün kim yapıyorsa, söyleyin ona demli bir çay) Kordon manzarasının tadını çıkarın.
Uzun sözün kısası...
Her kafadan bir ses çıkar böyle zamanlarda.
Önemli olan “Fatih Dalan ve arkadaşlarının sesi nasıl çıkacak?”, siz asıl ona bakın!

Trompet sesi hoş gelir
TROMPETTE Ercan Karakaya ve Başak Bezirci, trombonda Ertürk İduğ, saksafonda Burcu Bezirci, kornoda Gülin Özsakarya, vurmalı çalgılarda Berkin Bilgihan...
Türk Marşı’ndan rumbaya, gönüllerinizin pasını silmek için huzurlarınızda.
Metro istasyonlarında başlayan müzik dinletileri, şimdi Konak ve Pasaport’taki vapur iskelelerinde sürüyor.
Hoş bir manzara.
Madem manzara hoş, neden bu kadar az yerde ve sayıda sergileniyor?
İzmir Büyükşehir Belediyesi küçük ama güzel bir balık yakalamışken, elindeki imkânı niçin sonuna kadar kullanmıyor?
Hatta İzmir’deki diğer sanat ve eğitim kurumlarından destek alıp, bu hoşluğu şehrin geneline niye hızla yaymıyor?
İhtiyacımız var oysa. Kararan iç dünyamızın trompet sesi ile aydınlanmaya ihtiyacı var.

Tek karelik tabanca