Çek ÖTV’yi bas tetiğe!

İSTER 70 milyonluk bir ülke olun, ister iki kişilik bir      aile.
“Bütçe açığı” ülkeler için de, insanlar için de aynı anlama gelir:
Felâket.
Bir ailenin bu durumda yaptığı ilk şey, dişten tırnaktan kesmektir.
Çorap delinir ama yenisi alınmaz, dikilir.
Sabah beş adet zeytin yerine, iki tane ile idare edilir.
Ve an gelir, insanlar mecburen kredi kartına yüklenir.
İşte o zaman bir başbakan çıkar ortaya ve çaresiz insanların gözünün içine baka baka der ki:
“Kredi kartıyla borçlananlara, dürüst gözüyle bakmam.”
Peki, o sözlerin sahibi olan başbakanın yönettiği ülkede bütçe açığı, geçen yıla oranla 13 kat artmış ve 23 milyar 205 milyon TL’ye çıkmışsa; ne yapacağız, ne diyeceğiz şimdi?
En önemlisi...
Memleketi bu hale düşürenlere hangi gözle bakacağız?
*   *   *
Bu biraz da, herkesin taktığı gözlükle ilgili bir mesele.
Malum.
Pembe gözlük son yıllarda pek moda.
Onlar için ülke batsa da, çıksa da hava hoş!
Kara gözlük takanların ise konuşacak hali yok.
Zaten mapusa düşmüş çoğu!
*   *   *
Ne var ki, bazı şeyler “körlük derecesinde rahatsızlığı olanlar” istisna, herkes için çok açık ve net. Ülkenin iki yakası, Kuzey ve Güney kutupları kadar birbirinden açılmışken, memleketi yönetenler, ciddi bir tasarruf eğiliminde mi meselâ?
Yine meselâ...
Bir başbakan partisinin il kongresine, devletin uçağına binerek gidiyorsa; onun yapacağı “tasarrufa özen gösterin” çağrısını kim ciddiye alır?
Böyle bir çağrı falan da yok aslında.
Ya ne var? Halkın malını üçe beşe bakmadan sat. Kredi al. Borç yap.
Yetmedi mi?
Çek ÖTV’yi, bas tetiğe. Litresini 3.12 liradan sattığın benzinin, 2.12  lirasını vergi olarak at cebe. İnsaf.
Mezarından çıkıp gelse, Kazıklı Voyvoda bile bu kadarını yapmaz!


Kırmızı-yeşil olur mu?
FENERBAHÇE’DEN söz edilirken “lacivert-sarı” diyeni, sopayla döverler.
Galatasaray’a “kırmızı-sarı” diyeni, eşek tepmişten beter  ederler.
Beşiktaş için “beyaz-siyah”   diye laf edeni, Çarşı’dan  çıkamadan tepelerler.
Renkler ve renklerin sırası, en  az takımların adı kadar önemlidir.
Bunu bilmeyenin, futbol sohbetinde yeri olmaz.
Hele o kişi gazeteci olarak ortalıkta dolanıyorsa...
Hele hele “kırmızı-yeşilli takım” diyerek Karşıyaka haberi yapan ve  o haberi sayfanın tepesine  çakanlar varsa, haberleri olsun:
Yere çakılmaları an meselesidir!


Tek karelik fotoğrafçı