Ah Mustafa, kardeşim. Neler yaşıyorsun, neler duyuyorsun, neler görüyorsun o mahkemede?
Vah Balbay, kardeşim. Bitmiyor çilen, her gün yeni bir tuhaflık dikiliyor önüne.
“Bu ülkenin yurtseverlerini, aydınlarını, gazetecilerini, milletvekillerini PKK’lıların gizli tanık olarak verdikleri ifadelerle yargılıyorlar” diyen, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’ye; gel de “Haksızsın” de.
Kod adı “Deniz” olan gizli tanığın, Şemdin Sakık olduğu ortaya çıkmışsa hele!
Önce hatırlamak gerekli.
Şemdin Sakık kim?
“Devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylemler yapmak” suçundan yargılanan...
Hakkında “Abdullah Öcalan’dan sonra örgütün 2 numaralı ismi olduğu, terör örgütünün gerçekleştirdiği eylemlerden sorumlu olduğu” şeklinde hüküm verilen...
“İdam cezasına” mahkzm olan...
“İtirafçı” statüsü kazanmak için mahkeme kapılarını aşındırsa da umduğunu bulamayan ve şansını Ergenekon davasında “gizli tanık” olarak deneyen biri.
PKK’yı yönetirken, Parmaksız Zeki.
Ergenekon mahkemesinin “gizli tanık” Deniz’i!
Anlamak zor, çok zor.
Ne yani...
Bu adamın lafına bakılarak mı, insanlar hakkında karar verilecek; kimi suçlu bulunup, kimi beraat edecek?
Örnekse...
Balyoz davasının hükümlüsü, 28 Şubat soruşturmasının tutuklusu, İstanbul Milletvekili, emekli korgeneral Engin Alan; Ergenekon davasının sanıklarından biri değil belki.
Fakat Şemdin Sakık gibi tanıklara itibar edilirse, yarın öbür gün olmayacağının da garantisi yok!
Şu an “garip” olan bir durum, ilerleyen günlerde “gerçek” haline dönüşebilir aniden.
Hale bakın o zaman:
Şemdin Sakık, tanık.
Engin Alan, sanık!
Hatırlayın... Sonradan “bülbül gibi öten” Şemdin Sakık’ın, Türkiye’ye nasıl geldiğini hatırlayın.
Yoo.
“Vay benim aptal kafam, çok pişmanın çok” falan deyip, tıpış tıpış gelmedi buraya.
Namı tarihe geçen “Yarasa Operasyonu” ile avlandı Kuzey Irak’ta.
Özel Kuvvetler Komutanlığı’na bağlı iki tim tarafından 13 Nisan 1998 günü Duhok’da yakalandı.
Ha.
O tarihte kimdi Özel Kuvvetler Komutanı?
Yoksa...
Engin Alan mı?
Doğrudur.
Bildiniz!
Tek karelik zeka!
Uzun bir hafta
Başbakan açıkladı, “yerel seçimlerin öne alınması” gündemden çıktı.
Ya tam adıyla:
“Büyükşehir Belediyesi Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı.”
O ne olacak?
TBMM Danışma Kurulu’ndan çıkan şu karar, sanırım bir cevap:
“Genel Kurulun;
Haftalık çalışma günlerinin dışında 9, 10, 11 ve 12 Kasım 2012 Cuma, Cumartesi, Pazar ve Pazartesi günlerinde, Gündemin ‘Kanun Tasarı ve Teklifleri ile Komisyonlardan Gelen Diğer İşler’ kısmında yer alan işlerin görüşmek üzere saat 14:00’te toplanması...”
Milletvekillerine kolay gelsin.
Kendileri zorlu, heyecanlı (Temenni olarak: Kavgasız, gürültüsüz) ve uykusuz; günler ile geceler bekliyor.
Bu arada CHP’li, MHP’li, BDP’li vekiller dikkat.
“Gece yarısı gollerine” aman dikkat!