Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

KİMLER geldi, kimler geçti siyaset sahnesinden... Tek partili dönemi koyun bir yana. Hatta iletişimin yavaştan hız kazandığı dönemin başlangıcı olan 1970’li yılları esas alın ki; siyasi partilerin ve o partilere hayat veren insanların hayatımızı etkileme katsayısı iyice hissedilir olsun.
Veya mazeret sıralamaya gerek yok.
Kişisel tercihimdir, verdiğim tarih.
Çünkü 1975 yılından beri yakından izlemişimdir olan biteni. Hatta içinde bulunmuşumdur bazen. En azından tanık olmuşumdur çoğuna.
İddiam şu ki:
Ne Adalet Partisi, ne CHP... Ne Halkçı Parti, ne MDP... Ne DSP, ne MHP... Ne DYP ve ne Refah, Saadet veya Fazilet partileri. Ve ne de AKP... Hiçbiri, Anavatan Partisi kadar yaşantımıza renk ve heyecan vermedi. Şöyle geriye dönüp bakıyorum da, en silik, en soluk ANAP’lı dahi; bugünün politikacılarından çok daha cerbezeliydi.
Kaderin cilvesine bakın ki:
İki kez tek başına iktidar olan ve siyasal yaşamına “kendi kendine” son veren ilk parti, yine ANAP oldu.
* * *
Anavatan Partisi İzmir İl Teşkilatı, “veda” kongresini, “vefa” kongresine dönüştürme kararı almış.
Çok da iyi yapmış.
Kuruluşundan bu güne ANAP’ta ilçe başkanlığı, il başkanlığı, belediye başkanlığı ve milletvekilliği yapmış kim varsa; hepsi davet edilecekmiş o gün.
Dilerim bir aksilik çıkmaz ve ben de orada olur, gözlerim örneğin “Vural Arıkan’ı, Aytekin Kızılpar’ı, Önder Baysoy’u” boşuna arasa da...
Süha Tanık’ı, Şükrü Okurer’i, Atilla Yurtçu’yu, Ramiz Sevinç’i, Fevzi Kahraman’ı;
Burhan Özfatura’yı, Süha Baykal’ı, Cengiz Bulut’u, Nevzat Çobanoğlu’nu, Nuri Ertan’ı;
Şükrü Kayabaşı’nı, Hüseyin Özdilek’i, Muhlis Özsoydan’ı, Süleyman Yenişehirli’yi;
Kaya Erdem’i, Işılay Saygın’ı, Işın Çelebi’yi, Metin Öney’i, Ekrem Pakdemirli’yi ve diğerlerini ayakta alkışlarım.
Kâh öfke, kâh neşe içinde geçen o günler, anılarda hep yaşayacak.
“Bir zamanlar ANAP vardı” diye de, daima anlatılacak.

Haberin Devamı

İzmir’in sokakları...
DOĞRUYA doğru, güzele güzel...
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Şiir Durakları” uygulaması ise hem çok doğru, hem çok güzel.
15 şairin, 16 şiiri; İzmir’in duraklarını süslüyor şimdi.
Şairlerin hepsi önemli.
Şiirlerin tümü muhteşem.
Ama bir eksik var.
Önemli bir eksik.
Cahit Külebi’den; “Atatürk’e Ağıt”
Neydi o dörtlük?
Eminim, unutmuş veya duymamış olamazsınız:
“Savaştepe köprüsünden geçen trenler/Sel olur İzmir’e akar.İzmir’in denizi kız, kızı deniz/ Sokakları hem kız hem deniz kokar. ”

Haberin Devamı

Tek karelik siper

Bir zamanlar ANAP vardı