KIRGİZİSTAN’DAN Bakhadyr Kochkarov’u...
Birleşik Arap Emirlikleri’nden Salah Al Marzouqi’yi, Özbekistan’tan Ravshan Irmatov’u, Solomon Adaları’ndan Matthew Taro’yu, Ruanda’dan Celestin Ntagungira’yı tanır mısınız?
Veya...
Macaristan’tan Viktor Kassai’yi, Angola’dan Inacio Candido’yu, Guatemala’dan Carlos Batres’i, Mali’den Koman Coulibaly’i, Kanada’dan Hector Vergara’yı, Seyşel Adaları’ndan Eddy Maillet’i bilir misiniz?
Ya da...
Tongo’dan Tevita Makasini’nin, İsveç’ten Henrik Andren’in, Fas’tan Redouane Achik’in, El Salvador’dan Joel Aguilar’ın, Malezya’da Subkhiddin Mohd Salleh’in adını duymuşluğunuz var mı?
Adı geçen kişiler, şu aralar dünyanın dört gözle izlediği Dünya Kupası’nda düdük çalıyor.
Ülkeleri (bizim gibi) Dünya Kupası finallerinde yok.
Ama onlar orada!
Bizim ise Güney Afrika’da ne futbol takımımız var. Ne de bir hakemimiz.
Futbol Federasyonu Başkanı “İzmirli” Mahmut Özgöner’e ve Merkez Hakem Kurulu Başkanı “İzmirli” Oğuz Sarvan’a maruzatımdır:
Türkiye, bundan sonra Dünya ve Avrupa kupalarında başarıyla temsil edilmez ise (çok istememe rağmen) sizler için “Başarılıdır” diyemem!
* * *
Başarı göreceli bir kavram gerçi.
Dünya devi Brezilya’nın, bahisçilerin olası şampiyonluk için 1’e 2000 verdikleri Kuzey Kore’yi 2-1 yenmesine acaba ne demeli?
Yani...
Başarılı olan Brezilya mıdır, yoksa Kuzey Kore mi?
Diğer yanda İsviçre, bir numaralı favori İspanya’yı yendi.
Sonuçta İspanya şampiyon olursa, İsviçre’nin gösterdiği başarının “züğürt tesellisi” olmaktan öte ne anlamı kalır ki?
* * *
Eğer başarıyı “damga vurmak” ile izah edersek, iş kolay.
Ne 100 milyon dolarlık futbolcular...
Ne şu, ne bu.
Hiç kuşku yok.
2010 Dünya Kupası tarih boyunca “vuvuzela” adlı aletle anılacak.
Bekir Coşkun demiş ki:
“Şu vuvuzela bana yabancı gelmedi; bence zurnanın uzunu...”
Yapma Bekir abi.
Zurnaya haksızlık yapma.
Vuvuzela’nın çıkardığı sese baksana.
Bizim zurnanın en çatlağı bile vuzuzelanın yanında bülbül kalır!
Tek karelik önlem
Başkan Çin’e gitti ama...
AZİZ Başkan, Cuma günü Çin’e gitti.
Bugün EXPO alanında gerçekleştirilecek “Türk Günü” yarın ise “İzmir Günü” kutlamalarına katılması...
EXPO’da “dünyanın en iyi şehir uygulamaları” bölümünde yer alan İZSU’nun Büyük Kanal Projesi tanıtımında neler yapıldığını yerinde görmesi falan iyi de...
Bu arada gelişen bir de kötü şey var.
Bilmem haberiniz var mı?
“Çin konsoloslukları, Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği nota doğrultusunda, geçtiğimiz haftadan itibaren Türkiye’ye turistik vize vermeyi durdurdu.”
Neden?
Sorunun “resmi yanıtı” meçhul.
Ama denir ki...
“Alınan vize kararında, Türk aktivistlerin Gazze’ye yardım kampanyası benzeri bir oluşumla Çin’in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan Uygur Türklerini destek için yola çıkabileceği endişesinin yattığı iddia edildi.”
“Acaba” diyorum, Aziz Başkan Çin’e gitmese miydi?