Fedai Ünal

Fedai Ünal

fedonunal@gmail.com

Tüm Yazıları

Fethiye’de zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Yolumuz uzun. Görmeyi istediğimiz çok yer var. Sonraki durağımız Dalyan

 “Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın inanın çocuklar...”
Nazım Hikmet’in umut kokan şiirini seslendiriyor Edip Akbayram.

Kaş’tan Fethiye’ye doğru yol alırken. Yoldaşım, hayat arkadaşım Ebru çalıyor şarkıları. İlk 400 km. yolun ardından biraz daha rahatım direksiyonda.

Ver elini Dalyan

KAR ŞERBETİ

Malum karavandayız, yol boyunca yavaş yavaş ve çevreyi seyrederek ilerliyoruz. Fethiye yakınlarında Çobanlar mahallesinde mola veriyoruz. Saffet Bölük abinin Toroslar’ın karından yaptığı kar şerbeti yüreğimizi serinletiyor. Fethiye şehir merkezine girip girmemekte tereddüt ederken eşim Ebru “Fedo önce bir yer bulalım” diyor. Size tavsiyem gittiğiniz yerlerde tanıdıklarınız varsa mutlaka fikirlerini alın. Biz öyle yaptık. Tunç abimizi (Egemen) aradık. Sağ olsun bize şahane bilgiler verdi çevreye dair.

Karavanımızı daha önce de kamp yaptığımız Club Tuana yakınındaki Karaot Plajı yanında bir alana çektik. Burası aynı zamanda Kargı Çayı’nın döküldüğü yer. Şehir merkezine yakın, Fethiye Devlet Hastanesi yakınlarında da bir yer varmış ama biz burayı sevdik. Hele akşam günbatımını izlerken daha da çok sevdik.

İlk akşam yemeğini geçiştirdik. İkinci akşam yemeğine kampçı dostumuz, duayen turizmci abimiz Tunç Egemen’i davet ettik. Mönümüz basitti. Kendi yaptığım et konservesi ile pilav, üzeri sızma zeytinyağı ile şenlendirilmiş atom, şimdilerde Fethiye’de yaşayan, kadim dostum Esat Sivaslıoğlu’nun bahçesinden getirdiği kabakla yaptığım ızgara (üzeri sarımsaklı domates soslu) ve kuru cacık. Soframızın baş tacı ise şahane bir günbatımı. Dalgaların sesi, yıldızlar ve gecenin sessizliğine renk katan komşu kahkahaları.

Bu arada yaptığım konserve etin tarifini vereceğim. Çünkü karavan yaşamında herşeyi buzdolabında saklamak mümkün olmuyor. Kargı Çayı’nın döküldüğü yerde bir aile akşamları ağ atıyor. Şansınız varsa tuttukları balıklardan alıp siz de şahane bir gün batımı sofrası kurabilirsiniz.

BALIK PAZARI

Kargı Çayı yakınında dolmuş durağı var. Karavanınızı yerinden oynatmadan, dolmuşla Fethiye merkeze gidebilir, sahilden kalkan teknelerle güzel bir tur yapabilirsiniz. Ya da bir akşam yemeğini Fethiye’nin meşhur balık pazarında yiyebilirsiniz. Dış tarafı farklı iş kollarından oluşan bu çarşının iç kısmının tam orta yerinde konumlanmış balıkçılar var. Aldığınız balığı, büyük avlunun etrafına dizilmiş dilediğiniz restoranda pişirtip, olabildiğince makul rakamlara güzel bir akşam yemeği yiyebilirsiniz.

Burada zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. 3 gün çabucak geçmiş. Yolumuz uzun. Görmeyi istediğimiz çok yer var. Sonraki durağımız Dalyan. Öğlene doğru karavanımızı toparlayıp, yağına, suyuna baktıktan sonra yola koyuluyoruz. Ancak giderken özellikle sağ ön balatadan nahoş sesler geliyor. Yola çıkmadan tüm bakımlarını yaptırmıştım aslında karavanın ama konu fren olunca soluğu Fethiye merkezdeki sanayi sitesinde alıyorum. Gelmişken bazen su kaçıran depomu da kontrol ettireceğim.

Sanayiye girerken balatadan öyle ses geliyor ki, tüm Fethiye bizim geldiğimizden haberdar oluyor. Sanayi de eski bir dostum olan, Off Road araçlarla ve karavanlarla ilgili her şeyi yapan Serdar Uyanık’a gidiyorum önce. Su tankının sorun olmadığını ama hemen frenlere bakılması gerektiğini o da söylüyor. Şanslıyız ki, onun dükkanının hemen yanında balatacı var. Genç bir usta dükkanın sahibi Sergen Kılçak. Hemen söküp bakıyor tekerleklere. “Fatura yapmış disk ve çok incelmiş, değişecek” diyor. Biraz yüzüm düşüyor. O anda eski bir tamirci, usta olan babamın “arabanın yürümesi değil, durması önemlidir” sözleri geliyor aklıma ve hemen “değiştir usta” diyorum.

Çayımızı, kahvemizi içerken hallediyor işi Sergen usta. Testini de yaptıktan sonra uğurluyor bizi. Planlamadığımız bir masraf oluyor bu ama asla ertelenmeyecek bir problem fren konusu. Size de lütfen özellikle bu konuda çok hassas olmanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Ekstra masrafın şokunu yola çıkar çıkmaz atlatıyoruz. E haydi o zaman, ver elini Dalyan. Çal bi Selin Geçit Ebuş…

Haberin Devamı

Ver elini Dalyan

Haberin Devamı

ŞEHRE YAKIN KONUMDA

Haberin Devamı

Ver elini Dalyan

Fethiye çevresinde karavanınızla kalabileceğiniz çok yer var. Ancak özellikle bu dönemde orman yangınlarının çok olması sebebiyle bazı alanlarda konaklamaya izin verilmiyor. O nedenle karavanınızı olabildiğince şehre yakın, sahile giriş çıkışı engellemeyecek, işyerlerinin önünü kapatmayacak şekilde konumlandırmanızı tavsiye ederim. Kargı koyunda denize girebileceğiniz gibi, balık tutabilir, dere kenarında yürüyüş yapabilir, sahilde su sporları aktivitelerinden faydalanabilirsiniz.

KOPILOTUMUZ EBRU’NUN YOL ŞARKILARI:

* “Yalancı Bahar”, “Aldırma
Gönül”, Selin Geçit.

*“Güzel Günler Göreceğiz”,
“Aşkolsun Sana Çocuk”,
Edip Akbayram.

* “Son Bakış”, “Sen de Benim
Hatalarımdan Birisin”,
Sezen Aksu.

GÜN BATIMI SOFRASI KURUN!

Ver elini Dalyan

Karaot Plajı’nda günbatımı inanılmaz güzel. Tam da o saatlerde deniz çarşaf gibi oluyor. Kesinlikle bir gün batımı sofrası kurun. Sessizliği bozan dalgaların hışırtısını dinleyin. Bir de türkü söyleyin Neşet Ertaş’tan…

GÖÇMEN USULÜ ET KONSERVESİ

MALZEMESİ:

*2 kg kuşbaşının iki katı doğranmış dana eti

*2-3 adet defne yaprağı

*4-5 kaşık tuz

* 100-150 g kuyruk yağı

* Her kavanoza 3-5 tane karabiber

YAPILIŞI: Etleri tuzla iyice salamura edin. Kavanozun altına bir parça kuyruk yağı koyun, etleri doldurun ama kavanozun boğum yerinden bir parmak aşağıda olsun. Üzerine de kuyruk yağı ilave edin, defne ve karabiberleri koyun, kavanozu sıkıca kapatın. Kavanozlarınızı büyük bir tencereye yerleştirin. Üzerine soğuk su doldurun ve kavanozların üstüne bir ağırlık koyup, su kaynamaya başladıktan sonra 3.5 saat kaynatın. Su eksildikçe ilave edin. Sürenin sonunda kavanozlarınızı çıkarın. Konserveniz hazır. İster meze olarak tüketin, suyuna pilav yapın. İsterseniz her türlü etli yemeğe ilave edin. Bir yıl güvenle saklayabilirsiniz. (Yemeklerinize ilave ederken tuz kullanmayın!)