Valla, o zamanlar Şemikler’de bi kömürcünün yanında mıydı, kömürcüyle aynı yerde miydi, bilemeyeceğim. İşte o bilemeyeceğim zamanlardan beri giderim Baki Usta’ya...
Şimdiki dükkanına, o kömürcünün oradan taşındı usta. E tabii biz de taşındık kendisiyle.
Malum felsefemiz bu! Lezzet nereye, biz oraya.
Benim kokoreç yemeye gittiğim zamanlarda oğlu Volkan ile sıkça balık muhabbetimiz olurdu.
O da “Abi, geçen gün şöyle balık tuttuk Yeni Foça’da, böyle balık tuttuk Sazlı Koy’da...” diye anlattıkça ne yalan diim, kokoreçten çok balık muhabbetine gider oldum bi ara.
Ha unutmadan bi de Baki Usta’nın kış aylarında arada sırada sadece çevre esnafa kısmet olan çorbasını acaba bi gün denk getirip içer miyim diye gidiyordum.
Bi ara öyle sık gider olduk ki, neredeyse çalıştığımız yerden servis kaldırsak olur gibiydi. Ta o zamanlardan biliniyordu ustanın lezzeti.
Ama asıl, Forum’un yakınlarında Tatmahal’e açtıkları şubeyle ve hemen ardından Bostanlı’ya taşıdıkları lezzetleriyle iyiden iyiye bilinir oldu.
Geçen hafta Menemen dönüşü aklıma geldi. Ne zamandır gitmiyordum. E malum şubeye değil, ille merkezine gitmek gibi bir takıntım var benim, büyüyen yerlerde.
İki manevrayla arabamı sıkış tepiş sokaklardan birine bıraktım.
Attım kendimi mis kokulu kokoreç mekanına. Uzun zamandır gelmiyorum Baki Usta’ya. Baktım hiç değiştirmemiş mekanı. Sevindim.
Çünkü biz, lezzet yolcuları her şey bıraktığımız gibi olsun isteriz. İçi alınmış kokoreçimi söyledim, yanına da bi ayran. Oh mis!
Tabureme oturup beklerken duvarda yine balık fotoğraflarına takıldı gözüm.
Volkan’la yaptığımız muhabbet geldi aklıma. Sordum, Bostanlı’da dediler. “Arayalım” diyecek oldu tezgahtaki arkadaşım, “Yok ben ararım” dedim.
Ohh işte kokorecim geldi. Tuzu, kimyonu, pişmesi, içyağı, her şey şahane!
İki ısırıkta götürdüm içi alınmış çeyrek kokoreci. “Abi bi tane daha” dedi kokoreçi kesen arkadaşım, biraz tereddüt etsem de “Yok sağ ol, yetti” deyiverdim.
“Baki Usta çorba yapıyor mu hala?” diye sordum.
“Evet, şu ara yapmaya başlar abi” deyince arkadaşım, “hah” dedim, “İşte şimdi Volkan’a söyle Fedai abim çorba daveti bekliyor.”
Biraz daha ayaküstü sohbet edip gülüştük.
Ayrılırken caddenin karşısından seslendim. “Volkan’a söyle atom kokoreç aklımda, onu da unutmuş değilim...”
Arabama bindiğimde düşündüm Bostanlı’da iki adımda aynı lezzeti yemek varken neden buraya geliyorum diye.
Galiba lezzetin muhabbetini, muhabbetin de lezzetini seviyorum ben.
Usta hiç değişme, değiştirme de. Hani asker ocağında bi söz var ya “Aynı eğitime devam” diye.
İşte sen de öyle “Aynı lezzete devam!”
Şemikler Mrk: 0232 330 59 18
KUPES IZGARA
Kupes, çok kolayca ulaşabileceğiniz bir balık. Izgarası da gerçekten şahane olur. Hafta sonu balkonda, evin içinde elektrik ızgarasında kolayca yapabilirsiniz. İşte size kupes ızgara tarifi...
Malzemeler
1 kg kupes balığı
Yarım su bardağı zeytinyağı
3-4 adet ‘tane karabiber’
2 adet defneyaprağı
1 çay kaşığı kekik
Yeterince tuz
Yapılışı: Kupes balıklarını iyice temizleyip sadece bir tarafına üç adet çizik atın. Tuzlayın ve çizgilerin üzerine kekik serpiştirin. Üzeri kapalı bir elektrik ocağına balıkların çizilmiş kısımları üst tarafa gelecek şekilde yerleştirip 10 dakika pişirin. Afiyet olsun...
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024