Güçlü Göztepe

28 Ağustos 2017

Göztepe, Trabzon-spor’u yenerek 3 puanla tanıştı. Göztepe bu maçta sadece 3 puanı kazanmakla kalmadı, gelecek adına camiasına büyük umut verdi. Maçın kritiğini yapacak olursak...

- Göztepe’nin maç boyunca takım olarak yüksek kapasite ile hiç tempoyu düşürmeden; istekli, arzulu ve enerjik bir oyun anlayışı vardı.

- Maç öncesi kaleci Beto’nun sakatlanması sonrası Günay Güvenç kaleyi teslim aldı ve görevini de yaptı.

- Defansın merkezindeki Kadu, bana göre savunmanın dev adamıydı. Dayanıklı ve fiziksel olarak güçlüydü. Çok iyi oynadı. Merkezdeki diğer stoper Peymeres ise vasatı yine aşamadı. Yerine giren Hakan Çinemre ise hırslı ve cesurdu.

- Sabri, bir bekten çok daha fazlasıydı. Her geçen gün daha iyiye gidiyor. 3. golün de yaratıcısıydı. Traore, ilk defa oynamasına rağmen görevini yaptı, gelecek için umut verdi.

- Göztepe’nin bu maçta en büyük avantajı orta alanıydı. Doğru oyun anlayışı, üretken yapısıyla 3 puanda önemli bir rol oynadı.

- Rotman’ın orta alanda mücadele anlayışı üst düzeydeydi. Scarione iki yönlü oynadı, maç boyunca gayretliydi. Castro’nun oyun görüşü üst düzeydeydi. Maç boyunca rakip savunma arasına sızması, dripingleri, sakin ve doğru oyunu ile Trabzonspor’un

Yazının Devamı

Hoşgeldin Göztepe

14 Ağustos 2017

İlk maçlar daima zordur. Ligin yeni takımı Göztepe, güçlü rakibi Fenerbahçe karşısında beklentilerin aksine çok iyi bir oyunla, 1 puanı aldı. Hatta galibiyeti kaçırdı.

Göztepe’nin başarılı oyununun sebeplerini sıralamak gerekirse...

l Göztepe’de herkes koştu. Hatta birbirinin yerlerine de koştular. Takım halinde inançlı, aidiyet duygusu üst düzeydeydi.

l Göztepe’de hazırlık maçlarının en sıkıntılı olan mevkisi, defans oyuncuları bu maçta görevini başarıyla yaptılar. Takım boyunu kısalttı, Fenerbahçe’nin oyun alanını iyi kapattı. Merkezden hücum yapmasını engelledi.

Stoperler, 17 numaralı Peybernes ve 44 numaralı Kadu kararlı, güçlüydü. Sahada pozisyon almasını bildiler. Kanatlarda oynayan iki bek Sabri ve Leo gayretliydi.

Göztepe orta sahasında savunma kimliği yüksek oyuncusu Rotman, ön libero görevini başarıyla yaptı ve Fenerbahçeli Nabil Dirar’ı etkisiz hale getirdi.

Orta alanda Castro ve Scarione iki yönlü ve iyi oynadılar. Topu sadece kazanmak değil, kazandıktan sonra en etkili bir biçimde rakip kaleye gitmeyi hedefleyen bir anlayışları vardı. Bunun sonucunda da gollerin sahibi oldular. Gouffran, koştu gayretliydi, ancak etkisizdi. Halil’in oyuna girmesiyle hem takım tempo kazandı

Yazının Devamı

Göztepe ve gerçekler

4 Ağustos 2017

Hazırlık maçlarının amacı, takımların fizik ve taktiksel olarak hazır olup olmadıklarını ölçmektir. “Kazanmak önemli değil” ifadesine de katılırım. Ancak, Göztepe gibi yeni kurulan takımların uyum sorunu olduğu bir gerçektir. Diğer bir gerçek ise, 10 gün sonra liglerin başlayacak olmasıdır. Göztepe’nin 3-1 yenildiği Altınordu karşısında gördüğüm eksiklikleri şöyle sıralayabilirim.

l Takımın en kötü bölgesi savunmasıydı. Savunmaya gelmek ile savunma yapmak arasındaki farkı bilmek gerekir. Savunma bilgisi ve fiziksel özellikler gerektirir. Sabri, Peybernes, Hakan Çinemre ve Tanju’dan kurulu geri dörtlü, beraber hareket edemedi. Yerleşim ve rakibi karşılamada hataları çoktu.

l Göztepe’de, sezon başı yorgunluğu diyebiliriz ancak oyuncuların mücadele edecek gücü yoktu. Altınordulu oyuncular, elini kolunu sallayarak Göztepe orta alanını geçti. A. Castro, Scarione, Gouffran ve Rotman’dan kurulu orta alandaki oyuncuların ofansif özellikli olması ve Rotman dışında defansa yardıma gelen oyuncunun olmaması, orta alanın çöküşünü hazırladı. (Bu orta alanı gördükten sonra, geçen sezonun son 8 maçının yıldızı Segbefia’nın takımda kalması konusunun tekrar değerlendirilmesi şarttır.)

l Hücumda

Yazının Devamı

Göztepe...

23 Temmuz 2017

Süper Lig’in yeni ekibi Göztepe’nin, 11 Ağustos’ta başlayacak ligde yaptığı transferler ve müthiş seyircisi ile heyecanla beklenen takımlardan biri olduğu gerçektir.

Bu yıl Süper Lig’in hikayesi çok güzel olacak. Senaryo nasıl yazılacak göreceğiz. Ancak, Göztepe’nin bu hikayede çok önemli rolü olacağına bütün kalbimle inanıyorum. Yeni teknik direktörü Tamer Tuna’nın, bu hafta verdiği demecin ana başlıklarını şöyle sıralayabilirim.

l Son yıllarda çıkıp düşen takımların neden kalıcı olmadıklarını araştırdım.

l Yapılan transfer politikalarını inceledim, ne gibi hatalar olduğuna baktım.

l Takımların tamamı değişmiş, ligi bilmeyen oyuncular alınmış. Biz ise birbirleriyle oynamış ligi bilen oyunculara yöneldik. Aldığımız oyuncular hep iş performansı olan isimler.

l Göztepe’nin Süper Lig’de kalıcı olmasını sağlamak benim en büyük görev ve sorumluluğum.

***

Tamer Hoca, 3T metodunun gerekliliğini yerine getirmiş. Yani tespiti yapıp, teşhisi koymuş. Şimdi sıra tedavide. Ayrıca,

Yazının Devamı

Sabır gerek

15 Temmuz 2017

Yaz tatillerinde futbolsuz geçen süreçte bu güzel oyuna duyulan özlem, futbolseverlerin gönlünde hergeçen gün artıyor. Taraftarlar takımlarına kavuşmayı heyecanla bekliyor.

***

2017-20018 sezonunun ilk başlama düdüğüne kadar süren sezon başı hazırlıkları hızla devam ediyor. Taraftarlarda merakla bekledikleri transferlerini ise, kulüpler ekonomik güçleri ölçüsünde sürdürüyor. Maçın sahada oynanarak kazanıldığı düşünülürse, başarının anahtarı elbette çok çalışmaktan geçer gerçeği unutulmamalı. Ünlü İngiliz teknik adam Alex Fergusson, sezon başı çalışmaları ve hazırlık maçları ile ilgili olarak, “Futbolcularımızın fizik olarak hazır olup olmadıklarını ölçmek için çalışırız. Kazanmak önemli değil, maksat eksikleri görmek” der ifadesinin doğruluğuna inanırım.

***

Her teknik adam çalışmalarında oyuncularının gücünü, süratini ve enerjisini en üste çıkarmak için çaba içinde. Takımı yaratırken en önemlisi de, asla yenilgiyi kabul etmeme anlayışını hazırlık kamplarından başlayarak sezon boyunca devam edecek pozitif oyun anlayışına yansıtma çabası içindedir.

***

Başta taraftarlar olmak üzere, bu süreçte sabır göstermek önemli. Bunu, saygıdeğer okuyucularımdan gelen, maçlar yaklaştıkça daha doğru

Yazının Devamı

Spor ve kardeşlik

9 Temmuz 2017

Geçen gün ziyaret ettiğim bir yaz spor okulunda, evlatlarımızın spor sayesinde kazandıkları değerleri bir kez daha görmenin mutluluğunu yaşadım.

Sporun; ilişkilerimizde saygı, sevgi, hoşgörü, sevinç ve üzüntü paylaşımı gibi kişiye değer kazandırmada önemli bir özelliği vardır.

Ailelerin, spor bu konudaki kazanımlarının, kişiye kazandırdıklarının her geçen gün biraz daha artan oranda, farkına varması, geleceğimiz için umut verici bir gelişmedir.

Bir veli, “Evladım, burada hem fiziksel gelişimi sağlıyor; en önemlisi de kardeşçe yaşamı, paylaşımı öğreniyor” ifadesini kullandı.

Spor için harika bir tanım olsa gerek.

Gelişmiş toplumlarda, kişilerin statüleri doğuştan değil, sonradan eğitimle elde edilir.

Aldığı eğitimle toplumda yerini bulan insan, spora ve diğer kültürel faaliyetlere önem vererek hayatına boyutlar kazandırır.

Sadece spor okullarında mı bu oluyor?

Yazının Devamı

Bir adım kaldı...

31 Mayıs 2017

Göztepe Bolu’da yağmurlu havanın oyun alanının şartlarının zorlaştırdığı bir zeminde sabırlı ve bilinçli bir oyun oynadı. Kaleci Günay’dan başlayan güçlü savunma anlayışı, tandem oynayan savunmanın ortasında kaya gibi duran takım arkadaşlarına ve seyircisine güven veren Emre Can ve Leo’nun soğukkanlı oyun tarzları ve arkaya oyuncu kaçırmamalarıyla hatasızdılar.

İki bek Tanju ve bu maçta büyük çıkış yapan Canberk, artan form grafikleriyle takıma pozitif katkıda bulundular. Göztepe’nin son haftalarda artan irade gücü, mücadele ruhu takımın düşünce yapısını pozitif yönde etkiledi. Gosso’nun Santosu iyi marka etmesi, sezgisi ve pozisyon bilgisine Segbefia’nın orta sahada doğru yer alması yaratıcılığı ve müthiş artan hırsı ilave edilince, başarının ana unsuru oldu. Ancak, hücum özelliği olan Tayfur, Halil, Jahovic ve Umut rakip defansın yapısını hamleleriyle bozdukları anlarda Göztepe iyidi.

Hücum ve orta saha blokları arasındaki dayanışmanın pozitif olması, Göztepe’nin başarısının anahtarıdır. Kısacası iki kenar oyuncusu Tayfur ve Halil’in defansif özellikleri artınca, Göztepe’nin oyununda sorun yoktu. Göztepe’nin çözemediği tek problem savunmadan topla çıkarken kaybedilen

Yazının Devamı

İnancın zaferi

16 Mayıs 2017

Bir takım düşünün ki pazartesi günü Çorum’da 2-0 yenildiği Çorum Belediyespor’a 120+18 dakika uzatmalarla beraber 138 dakika mücadele ediyorsun ve 4-0 yeniyorsun. Aradan 5 gün geçiyor Antalya’da Kocaelispor karşısına çıkıyorsun. Yine 120 dakika, penaltılara kalan bir maç. En önemlisi yıllardır Altay’ın Play Off’lardaki bilinen makus talihi akla gelince yine ümitsizliğe sevk oluyorsun. Üstüne bir de Altay, maç başında mağlup duruma düşüyor. Ancak hiçbir şekilde umutsuzluğa teslim olmuyor. Altay’da bütün oyuncular görevlerini eksiksiz yerine getirdi. Takımın orta alanı mücadele etti. Savunma gücü yüksekti. Hücumda Furkan gibi iyi bir oyuncunuz olursa, maçın başından sonuna tehlikeler yaratırsınız. Yaşlı oyunculardan kurulu denilen takım, takım oyununu oynayınca hiç de öyle olmadığı görüldü. Altay’ın en büyük avantajı oyun aklıydı. Bütün oyuncular ifade ettiğim gibi görevini yaptı. Dirençli ve bilinçliydi. Furkan’ın son dakikada kaçırdığı gol ve uzatmalarda kaçırılan penaltı asla moralini bozmadı. Benim için bu sonuç asla sürpriz değildi. Sezon başından itibaren bu takımın bu ligin çok üstünde olduğunu defalarca yazmıştım. Elbette Altay’ın bu başarısında Cüneyt Hoca ve ekibi, müthiş

Yazının Devamı