Bayram bayram bayram, geldi ve geçiyor, bugün son gün.
Teknoloji gelişti, mertlik bozuldu derler ya.
Şimdiki zamanda tam da bunu yaşıyoruz.
Çocukluğumda aile büyükleriyle bayramlaşmanın ardından komşuları ziyaret eder, el öper, harçlık beklerdik.
Kimi verir, kimi de şekerle geçiştirirdi.
Tabii moralimiz bozulurdu para alamadığımız zaman.
Arkadaşlarımızla birlikte topladığımız harçlıkları harcamak için doğru Kültürpark’ın yolunu tutardık.
Hiç unutmam, rahmetli arkadaşım İsmet Kaya’nın Kültürpark’a girişte verdiği bilet parası 50 lirayı çok bulan görevlinin, “Siz bu parayı nereden aldınız? Bu çok büyük bir rakam” demesinin ardından ikimiz de çok korkmuştuk.
Parayı gişe görevlisinde bırakıp hızla uzaklaşmıştık kapıdan...
Şimdi bakıyorum da, çocukların hemen hepsinin elinde en az 1500-2000 bin liralık cep telefonu.
Her istekleri yerine geliyor, her kıyafeti ama öyle ama böyle giyebiliyor.
Bayram harçlığı olarak da öyle 1 lira, 2.5 lira değil; en az 50-100 lira alıyor ve burun kıvırıyor.
Sabahtan akşama kadar cep telefonu veya bilgisayarla oyun oynamaktan bıkmıyor.
Resmen günümüz çocukları bağımlı olmuş.
Buna bir ‘dur’ deme zamanı geldi de, çoktan geçti bile.
İleride doğabilecek sıkıntılarda büyüklerimiz, “Benim suçum değil” şeklinde yorum yapmasın.
Bunun tek sorumlusu bizleriz.
Evlatlarımıza ne zaman ders, ne zaman oyun, ne zaman bilgisayarla zaman geçirileceğini öğretmemiz lazım.
Eğer başaramıyorsak, yardım almamız gerekir.
Tüm bunların yanında saygı ve sevgiyi de unutmamak lazım.
Küçüklerin büyüklere nasıl yaklaşım göstermesi gerektiğini öğretmeliyiz.
Bir ziyarete gidildiğinde ne yapılması gerektiğini söylemeliyiz.
Çocukluğumda bir komşuya gittiğimizde yapılan ikramı almak için annemin gözünün içine bakardım.
Rahmetlinin kaş göz işaretini beklerdim hep.
Başka türlü imkânsız.
İstersen al, eve gidince fırça...
Ama şimdi bakıyorum da nereden nerelere geldik diye mırıldanıyorum.
Birçok şeyin değiştiğini görüyorum.
Teknoloji gelişiyor, daha da gelişecek.
Kim bilir daha ne yenilikleri ortaya çıkaracak mucitler..
Bekleyip göreceğiz...
Haa, anne-babaya yaklaşım da çok değişti günümüzde.
Öyle ürkek değil, açıkça ne istiyorsa söyleyebiliyor çocuk.
Hele hele “Oğlum, kızım bana dokunmasın da ne istiyorsa alayım” diyen ebeveynlere sesleniyorum.
Son pişmanlık fayda etmez.
Yol yakınken huyunuzdan vazgeçin.
Evladınıza ne yapması ve nasıl davranması gerektiğini öğretin.
Yoksa ileride çok pişman olursunuz ama iş işten geçer. İyi bayramlar...