ZAFER İŞERİ - Halk arasında “Sosyal Medya Yasası” olarak bilinen günümüzün en çok kullanılan uygulamalarının kullanıcılarını ilgilendiren, henüz tasarı aşamasında olan ve Cumhurbaşkanı’nca sona yaklaşıldığı belirtilen işbu yasada 2007’de düzenlenen İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un genişletilmesi amaçlanıyor. Çünkü bu yasa sosyal medya düzeyinde ekside kalmaktadır.
Yasa her ne kadar Sosyal Medya Yasası olarak nitelendirilse de Cumhurbaşkanı’nın görüşü “Dezenformasyon” kavramının kullanılmasının daha uygun olduğu yönünde. Peki bu kavramın anlamı nedir? Dezenformasyon, yanlış veya doğruluğu bulunmayan ve kasıtlı olarak yayılan bilgi; bilgi çarpıtma, hasmı rencide etmeyi, aşağılayıp küçük düşürmeyi amaçlayan karşı propaganda ile benzerlik taşır. Sahte belge, el yazısı, fotomontaj ve montaj filmler ile fabrikasyon istihbarat ve dedikoduların duyurulması gibi yöntemleri bulunur.
Dava açılabilecek
Sosyal medya kişilerin eleştirilerini, beğenilerini dile getirdiği, fikirlerin açıkça ifade edildiği bir yer olarak bilinmektedir. Ancak bu eleştiri ve ifade özgürlüğü; başkalarına iftira atmaya, yıkıcı eleştirmeye, yalan haberlerin yayılıp sosyal medyanın büyük bir fikir çöplüğü haline gelmesine sebebiyet vermemelidir. Yeni düzenlenecek yasada ifade özgürlüğü sınırlarını daraltmayacak bir düzenlemeye ihtiyaç var. Eleştiri yapabilmeli ancak özellikle çamur at izi klasın söylemlerle toplum dengelerini bozacak bunu örgütsel olarak yapan siteler hesaplar için bir kısım önlemler alınması gerekir. Kanun gereği kullanıcı bilgileri paylaşılmadığı takdirde para cezası uygulanarak bir nevi kullanıcının ifade özgürlüğünü etkilediği net bir şekilde anlaşılmaktadır. Sosyal medya ağları bu durumla karşılaştığı zaman önünde iki seçenek vardır: Ya para cezası ödememek için kullanıcı bilgilerini paylaşacak ya da paylaşımları silecek. Önceden sosyal medya platformları erişim engeline ve içerik paylaşımlarının silinmesi için yapılan yaptırımlara karşı ilgisiz kalabilirken şimdi ise sosyal medya ağlarına dava açılabilecek.
‘Unutulma hakkı’
Sosyal medyadaki yeni düzenlemeyle birlikte kişilik hakları ihlalleri cezalandırılacak ve sosyal medyada paylaşılan uygunsuz içeriklerin kaldırılması için sosyal medya temsilcisine başvurulacak. Sosyal medya kullanıcıya ‘unutulma hakkı’ tanıyarak arama motorlarında kullanıcının adının geçtiği paylaşımlar artık görülmeyecek. Sosyal medyada hakaret içerikli paylaşımlar ve yalan haber yaymak belirli bir cezaya tabii tutulacak. Ayrıca sosyal medya yasası ile kullanıcıların şikâyette bulunduğu içerikler veya hesaplar doğruluğu tespit edildiği takdirde sosyal medya temsilcileri bu içerikleri kaldıracak. Çünkü sosyal medya ağları, söz konusu içeriği kaldırmazsa vatandaşlar yerinize tazminat ödemek zorunda kalacak. Ve doğal olarak bunu yapmamak için de o içeriklerin hepsini kaldıracak.
Peki Türkiye’de milyonlarca insanın sosyal medya platformlarını kullandığını düşünürsek ve Twitter, Facebook, Youtube, Instagram, Tiktok gibi platformlara gelen yaptırımlarla birlikte kullanıcıların paylaşım içerikleri de artık değişecek gibi gözüküyor. Sosyal medya yasasından önce isteyen istediği şekilde eleştiride bulunup paylaşım yaparken ve bu paylaşımlar denetlenmezken artık durum böyle olmamaktadır.
Yeni düzende sosyal medya kullanıcıları yapacakları paylaşımlar için bir hayli düşünmek zorunda kalacak ve verilerin paylaşılması gerçeği insanları tedirgin bir durum içinde bırakabilir. Bu da kullanıcıların sosyal medyada gözetildiği, ona göre hareket edilmesi gerektiğinin bir mesajı olmaktadır.