5. Kanun teklifi ne getiriyor?
a) İttifak yasaklarından birinin kaldırılması
Kanun Teklifi’ne göre; Siyasî Partiler Kanunu’nun 90. maddesinin II. fıkrasındaki siyasî partilerin “seçimlerde başka bir partiyi destekleme kararı” alamayacakları yasağı, bu ibare fıkra metninden çıkarılmak suretiyle kaldırılmakta (m. 14); Milletvekili Seçimi Kanunu’na eklenen 12/A maddesi ile “Siyasî partiler, ittifak yaparak seçime katılabilir. İttifak yapan siyasî partiler, kendi aday listelerini verir” hükümleri getirilmektedir (m. 15). İttifak partilerinin kendi aday listeleri ile seçimlere katılması ilkesinin bir sonucu olarak, Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 16. maddesinin I. fıkrasındaki “Siyasî partiler anlaşarak müşterek liste hâlinde aday gösteremezler.” hükmüne dokunulmamıştır. Bu yasak devam etmektedir. Oysa oy potansiyeli daha yüksek olan partinin aday listesi ile milletvekili seçimlerine girme, yukarıda başarılı örnekleri gösterilen muvazaalı ittifaklarda uygulanmış bir ortak liste yöntemi idi. Dolayısıyla Kanun Teklifi’nin temelindeki ittifaklarda aleniyet ilkesine uygun olarak, üzerinde ittifak partilerinin adları yazılı ortak aday listeleri ile seçimlere girmeleri de düzenlenebilirdi.
b) Örtülü ittifaklar
Buna karşılık ilk kez 1957’de 7053 sayılı Kanun’la 5545 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 35. maddesine eklenen bir fıkra ile önlenen siyasî partiye mensup bir kimsenin diğer bir siyasî parti tarafından aday gösterilmesi yasağını tersine çeviren bir hüküm, Kanun Teklifi’nin 16. maddesi ile 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 16. maddesine eklenmiştir: “Seçimlere katılma yeterliliği taşıyan siyasî partinin seçime katılmaması hâlinde, bu partinin üyesi kendisinin ve üyesi olduğu partinin yazılı muvafakati alınarak, başka bir siyasî parti tarafından aday gösterilebilir.” Bu hüküm, yukarıda sözü edilen milletvekili genel seçimlerinde yapılmış olan muvazaalı seçim ittifaklarının yerine; adı konmamış, fakat koşullara bağlanmış ortak listelerde yer verilen adaylarla yürütülecek örtülü ittifakların yolunu açmaktadır.
c) Açık ittifaklar
Asıl önemli olan, Kanun Teklifi ile oldukça ayrıntılı ve karmaşık hükümlerle düzenlenmiş açık ittifaklardır.
15. madde ile Milletvekili Seçimi Kanunu’na eklenen 12/A maddesine göre; ittifak kararı alan siyasî partiler, genel başkanlarının imzalarını taşıyan ittifak protokolünü seçimin başlangıcından itibaren yedi gün içinde Yüksek Seçim Kurulu’na teslim edecek; aday listelerinin teslim edilmesi için belirlenen tarihten “iki gün öncesine kadar” aynı usulle protokolde değişiklik yapabilecek, “üç gün öncesine kadar” Yüksek Seçim Kurulu’na bildirmek suretiyle ittifaktan vazgeçebilecektir (f. II, IV). Protokolde değişiklik ve ittifaktan vazgeçmek için öngörülen “iki” ve “üç gün öncesine kadar” sürelerin tersine çevrilmesi gerekir. Çünkü ittifaktan vazgeçtikten sonra protokolde değişiklik yapmanın bir anlamı kalmaz. Protokolde “siyasî partilerce belirlenmesi hâlinde ittifak unvanı” ve “kanunlara aykırı olmayan diğer hususlar” yer alacaktır (f. III). Bu çerçeve içinde ittifakın hangi seçim çevrelerinde yapılacağı belirtilebilir. İttifak protokolü yanında bir ortak seçim beyannamesi ile ülke yönetimine ilişkin bir program sunulmasının öngörülmeyişi, bir eksikliktir.
ç) İttifaka ve ittifak partilerine nasıl oy verilecek?
17. madde ile 2839 sayılı Kanun’un 26. maddesinin siyasî partilerin ve bağımsız adayların birleşik oy pusulasındaki yerlerinin kur’ayla belirlenmesine ilişkin (b) bendine eklenen paragraf uyarınca “İttifak yapan siyasî partiler, kur’aya ittifak olarak dahil edilir ve oy pusulasında yan yana yana yer alır.” Bu partilerin sütunlarının üzerinde “ittifak unvanının yer alacağı ortak bir bölüm bulunur. İttifakın unvanı yoksa, bu bölüme yalnız “İTTİFAK” yazılır. Unvanı olmayan birden çok ittifak olması durumunda bunlar “başvuru sırasına göre numaralandırılır.”
10. madde ile 298 sayılı Kanun’un hayli uzun 100. maddesine eklenen karmaşık hükümler arasında ittifak partilerine nasıl oy verileceği, sayım ve döküm işleminin nasıl yapılacağı gösterilmiştir. Bu hükümler uyarınca birleşik oy pusulasında “İttifak alanı içerisinde ‘EVET’ mührünün
a) Bir siyasî partiye ayrılan alana,
b) Hem bir siyasî partiye ayrılan alana hem de ittifak unvanı bölümüne,
c) İttifak unvanı bölümüne taşacak şekilde, bir siyasî partiye ayrılan alana, basılması hâlinde bu oy pusulaları geçerli kabul edilir ve sayım döküm cetvelinde o siyasî partinin … sütununa işaretlenir.” Bu hâller dışında, “yalnız ittifak alanı içerisine ‘EVET’ mührünün basıldığı her durumda bu oy pusulaları da geçerli kabul edilir ve sayım döküm cetvelinde ittifakın ortak oyları sütununa birden başlamak üzere, sırasına göre çizilmek suretiyle, ayrı ayrı işaretlenir.”
13. madde ile 298 sayılı Kanun’un 108. maddesinin ilçe seçim kurulunun düzenleyeceği birleştirme tutanağına rakam ve yazı ile yazılacak hususları gösteren IV. fıkrasına eklenen 15 ve 16. bentler uyarınca birleştirme tutanağında “İttifakların her birinin aldığı ortak oy sayısı” ile “İttifak içerisindeki her bir siyasî partinin tek başına aldığı oy sayısına, ittifakın ortak oylarından gelen payın ilâve edilmesiyle elde edilen oy sayısı” da yer alacaktır.
d) İttifak partilerinin oyları nasıl hesaplanacak?
Sözü edilen payın nasıl hesaplanacağı, 18. madde ile 2839 sayılı Kanun’un bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oyların hesaplanması ile ilgili 29. maddesinin I. fıkrasına eklenen şu cümlelerle açıklanmıştır:
“… aynı ittifak içerisindeki siyasî partilerin her birinin geçerli oyu; ittifakı oluşturan siyasî partilerin o seçim çevresinde tek başına aldıkları oy sayısına, ittifakın ortak oylarından gelen payın ilâve edilmesiyle elde edilir. İttifak yapan her bir partiye ortak oylardan gelen pay; ittifak yapan siyasî partilerin tek başına aldıkları oyun bu partilerin toplam oyuna bölünmesi ile elde edilen katsayının ittifakın ortak oyu ile çarpımı sonucu elde edilir.”
İttifak içindeki partilerin aldıkları oyların tespiti, yalnız bunların toplamı üzerinden ittifakın çıkaracağı milletvekili sayısı ile ittifak içinde her birinin çıkaracağı milletvekili sayısının hesaplanması bakımından değil; aynı zamanda Siyasî Partiler Kanunu’nun ek 1. maddesi uyarınca siyasî partilere yapılacak Devlet yardımı bakımından da önem taşımaktadır.
Yarın: Eleştiri ve öneri