İrritabl bağırsak sendromu hakkında şaşırtıcı gerçekler

13 Nisan 2023

İrritabl bağırsak sendromu (IBS), diğer anılış biçimiyle hassas bağırsak sendromu hakkında pek çok yanlış kanı vardır. Toplumun yaklaşık yüzde 15’ini etkileyen bu kronik gastrointestinal hastalık hakkında doğru bilinen yanlışları, dolayısıyla şaşırtıcı olabilecek gerçekleri bu yazıda kaleme almak istedim. Nadir görülmeyip nispeten yaygın görülen bir hastalık olsa da IBS hakkında genel yanlış anlaşılmalar oldukça çoktur.

İlk yanlışlık şurada: IBS'ye neyin neden olduğuna ilişkin kanı. Süt ürünleri veya baharatlı yiyecekler IBS’de semptomları tetikleyebilir, ancak tek başına bu etkenlerin IBS’nin temel nedeni olduğundan söz edemeyiz. IBS hastalarının pek çoğunda laktoz intoleransına rastlanmakla birlikte tek gıda intoleransı bu olmayabilir ve tek neden de gıda intoleransları olmayabilir. Ayrıca gıda intoleranslarının sadece o gıdadan uzak durarak geçiştirilmesi yerine tedavi edilmesi gerekir. Şunu unutmamak gerekir ki irritabl bağırsak sendromunun kesin nedeni henüz bilinmemektedir.

Kimilerine göre IBS’nin asıl nedeni strestir. Stres elbette IBS de dahil pek

Yazının Devamı

Erken yaşta cinsel ilişki rahim ağzı kanseri riskini artırıyor

31 Aralık 2022

Rahim ağzı (serviks) kanseri, “serviks” adı verilen rahim ağzında gelişen bir kanser türüdür.  Rahim ağzı kanserinin çoğuna human papilloma virüsü (HPV) neden olur.  Pap smear testi bu anlamda önleyicidir. Kanseri saptamayı değil, olası kanser gelişimine işaret eden hücre değişikliklerini ortaya çıkarmayı amaçlar.  Bu nedenle kadınlar düzenli olarak bu testi yaptırmalıdır. 

Rahim ağzı kanserinin erken evrelerinde kişi hiçbir belirti yaşamayabilir. Olası belirtiler ise şunlardır: Pelvik ağrı, dönemler arasında kanama, cinsel ilişkiden sonra kanama, menopoz sonrası kadınlarda kanama, cinsel ilişki sırasında rahatsızlık, vajinal akıntı ve keskin bir koku. Elbette bu nedenler doğrudan rahim ağzı kanserine işaret değildir; başta enfeksiyon olmak üzere pek çok etkene bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu semptomlardan herhangi birini yaşıyorsanız mutlaka doktora görünmelisiniz. 

Rahim ağzı kanseri evreleri

Rahim ağzı kanserini evrelemede yaygın olarak beş aşamalı sistem kullanılır.  Evre 1’de prekanseröz hücreler

Yazının Devamı

Egzamanın 6 tipi var

3 Kasım 2022

Egzama tipik olarak bir kişinin cildinde iltihaplanmaya, kaşıntıya ve kızarıklığa neden olur. Egzamanın altı tipi bulunur. En sık rastlananı türü atopik dermatittir. Diğer tipler ise kontakt dermatit, dishidrotik egzema, diskoid egzama, varisli egzama ve asteatotik egzamadır. Oldukça yaygın bir şikayet olan egzamanın semptomları arasında ciltte lekelenmeler, pullanmalar, şişlikler, kabuklanmalar gelir. Egzama bulaşıcı değildir.

1-Atopik dermatit

Atopik dermatit, egzamanın en yaygın şeklidir. Atopik dermatit veya atopik egzama, genellikle çocuklukta ortaya çıkar ve semptomları hafif ila şiddetli arasında değişebilir. Ebeveynlerinden birinde atopik dermatit bulunan çocuğun bu rahatsızlığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Atopik dermatitli çocuklarda çoğunlukla gıda intoleranslarına da rastlanmaktadır. Ayrıca astım ve saman nezlesi geliştirme olasılıkları da daha yüksektir.

Atopik dermatitte görülen kaşıntılı, kırmızı ve iltihaplı olabilen cilt lekeleri genellikle dirsek ve dizlerin kıvrımlarında ve yüz, boyun ve bileklerde görülür. Bunları kaşımak kaşıntıyı daha da artırabilir. Zamanla

Yazının Devamı

Fazla kilo beynimizi nasıl etkiliyor?

28 Eylül 2022

İdeal kiloda olmak vücut için olduğu kadar beyin için de faydalı. Fazla kilolar ve obezitenin kalp damar hastalıklarından diyabete birçok hastalık açısından önemli bir risk unsuru olduğunu herkes biliyor. Yapılan yeni araştırmalar fazla kilolar ve obezitenin bilişsel işlevlerimizi de olumsuz etkileyebileceğini ortaya koyuyor. Kanada’da yapılan son araştırmalardan biri aşırı yağlı dokuya sahip kişilerin bilişsel testlerdeki işlem hızının ideal kilodaki akranlarına oranla daha geride seyrettiğini gösterdi. Araştırmacılar, bel ölçüsündeki 1 santimetrelik artışın, kan akışındaki azalmayı bir yıllık yaşlanma ile aynı oranda etkilediğini tespit etmiş durumdalar.

BEYNE GİDEN KAN AKIŞINI ETKİLİYOR

Vücut kitle indeksi normal sınırın üstünde olan bireylerde beyne giden kan akışını artıran fiziksel hareketliliğin kısıtlı olması bile tek başına bilişsel bozulmayı tetikleyebilir. Obezite, beyne giden kan akışının azalmasıyla ilişkilendirilebilir, bu da vasküler mikro hücresel hasar riskini artırabilir, bu da bilişsel test puanında azalmaya neden olabilir.

Öte yandan aşırı yağlı vücutların

Yazının Devamı

Erken başlangıçlı Alzheimer

13 Ağustos 2022

Erken başlangıçlı Alzheimer'ın belirtileri nelerdir?

Alzheimer hastalığı, tipik olarak 65 yaşından sonra ortaya çıkan bir bunama türüdür. Ancak tüm Alzheimer vakalarının yaklaşık yüzde 10 kadarı “erken başlangıçlı Alzheimer”dır ve çoğu zaman 40’lı, 50’li yaşlarda ortaya çıksa da 30 yaşında da başlayabilir.

Alzheimer hastalığının en bilinen yönü hafıza sorunları olmakla birlikte problem çözme, görme, yazma ve konuşma gibi sorunlara da yol açabilmektedir. Alzheimer ilerleyici bir rahatsızlıktır, bu da semptomların zamanla şiddetleneceği anlamına gelir. Erken başlangıçlı Alzheimer için de semptomlar aynıdır. Erken başlangıçlı Alzheimer genellikle kalıtsal bir genetik özellikten kaynaklanır. Modern tıpta hastalığın tam bir tedavisi olmamakla birlikte semptomları yönetmeye ve durumun ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı tedaviler uygulanmaktadır. Bununla birlikte başta biorezonans tedavisi olmak üzere bir dizi geleneksel ve tamamlayıcı tıp metodundan Alzheimer ve demans hastalığının tedavisinde yararlanılabilmektedir. Bu tedavilerle yine hastalığın ilerleyişini yavaşlatmak mümkün olabildiği gibi kimi zaman da hastalığın ilerleyişini önlemek de mümkündür. Her hastalıkta olduğu gibi

Yazının Devamı

Gece uykusuzluğu sağlığımızı etkiler mi?

6 Haziran 2022

Uykunun, iyi beslenme ve hareketli bir yaşam tarzı ile birlikte sağlığın temel direği olduğunu biliyorsunuz. Her gece ortalama 7-8 saatlik uykumuzu almamamız yüksek tansiyondan artan obezite riskine kadar bazı rahatsızlıklara zemin hazırlar. Uyku önemlidir; çünkü uyanık olmak önemlidir. Uyanık olmak, zinde hissetmek ve verimli olmak için düzenli gece uykusu şarttır. Sadece bir geceyi bile uykusuz ya da birkaç saatlik az uyku ile geçirmek bilişsel olarak bizi olumsuz etkiler: Daha sinirli hissederiz, gün boyu uyuklarız, odaklanma güçlüğü yaşarız, hafıza ve dikkatle ilgili sorunlar baş gösterir. Bu da bizleri iş ya da okul verimliliğimiz açısından etkileyeceği gibi kaza geçirme riskimizi artırır ve depresyona daha meyilli hale getirir.

Gece uykusuzluğunun fiziksel etkileri de vardır. Uzun vadeli devam eden gece uykusuzluğu stres hormonlarında artışa neden olur ve bu da dinlenme halindeki kalp atış hızını ve kan basıncını artırır. Bu durum ara sıra yaşandığında genellikle endişe verici değildir. Ancak bir ay veya daha fazla sürerse, kalp sağlığınız, zihinsel sağlığınız ve

Yazının Devamı

Yeni biorezonans kitabı çıktı

13 Nisan 2022

Enerji tıbbı üzerine eğitimler veren Avusturalyalı Marcia Pitman ve Louise Porter’in kaleme aldığı “Biorezonans ve Enerji Tıbbında Tedavi Sistematiği” isimli kitabın, Prof.Dr. Yasemin Akçay ile birlikte bendeniz Dr. Sinan Akkurt çevirisini yaparak Türkçe’ye kazandırdık. Biorezonans ve Enerji Tıbbında Tedavi Sistematiği konularındaki kafa karşılığını gidermek için yola çıktığımız bu çalışmada, sağlık profesyonelleri ve konuya ilgi duyanlar için rehber niteliği taşıyan bir eser ortaya koymuş olduk.

“Biorezonans ve Enerji Tıbbında Tedavi Sistematiği” isimli 320 sayfalık son derece kapsamlı bu kitap, Celsus Kitabevi’nden yayınlandı. Özellikle biorezonans ve enerji tıbbı ile ilgili bilimsel kaynak eksikliğini gidermeye büyük katkı sağladığına inandığımız kitabın çevirisinden önce hem meslektaşlarımız hem de değerli tıp çalışanları için güvenilir bir referans kaynak sunmak üzere uzunca bir dönem biorezonans konusunda ciddi bir literatür taraması yaptık. Bu alanda yayınlanmış çeşitli kitapları inceledik ve elemeden

Yazının Devamı

Atopik üçlü: Astım, egzama ve alerji

21 Mart 2022

Egzama, astım ve alerjilerin bazı vakalarda birlikte görülmesi şaşırtıcı değildir. Bu üçlüyü “atopik üçlü” olarak da adlandırırız. Örneğin bebek ve çocuklarda sık görülen egzama; ileride astım ve alerjilerin gelişmesi için bir risk faktörüdür. Her üç rahatsızlığın da iltihaplanmaya neden olması, aradaki bağlantıyı açıklamamıza yardımcı olacaktır. Bağışıklık sistemimiz inflamatuar kimyasallar salgıladığında hem egzama hem de alerji meydana gelir. Bazı kanıtlar, egzama nedeniyle ciltte oluşan hasarlı bölge yoluyla alerjenlere maruz kalmanın, iltihaplanma ve alerjilere yol açan bağışıklık sistemi tepkilerini tetikleyebileceğini düşündürmektedir. Henüz bu üçlü arasındaki bağlantıya ilişkin burada söz ettiğimden daha fazla bir kanıt ortaya konmuş değildir. Ancak şundan eminiz: Atopik üçlüden birinin varlığı, diğeri için bir risk faktörüdür.

Atopik üçlü nedir?
Atopik üçlü, astım, egzama ve alerjilerin birlikte ortaya çıkma

Yazının Devamı