Kötü hemşire Ratched artık dizi kahramanı

Çok sevdiğim bir filmdir Milos Forman imzalı Guguk Kuşu (1975). Jack Nicholson’ın canlandırdığı R.P Mc Murphy karakterinde yaptıkları unutulmaz bir oyunculuk gösterisidir. Deli rolü yapan sıradan suçlu Murphy’nin otoriteye karşı duruşu, kariyerinin en iyi performansları arasındadır. Filmin diğer unutulmaz karakterlerinden birisi de Louisa Fletcher’in canlandırdığı Mildred Ratched adlı başhemşiredir. 1976’da Fletcher’a en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscar’ı kazandıran duygusuz ve ifadesiz bakışlı, acımasızca davranabilen baş hemşire karakteri, film boyu Murphy’nin her türlü isyanına karşı çıkar. Bu karakterden yola çıkan ‘Ratched’ dizisi baş hemşirenin Murphy ile bir araya gelmesinden önceki yaşamını anlatıyor. 40’lı yıllarda Kaliforniya’daki Lucia Akıl Hastanesinde çalıştığı dönemdir. Üvey kardeşi Edmund Tollesen’i kollamak için girdiği hastanede, eşi benzeri olmayan entrikalar ve kötülükler yapar. Kafasındaki planları sinsice uygulayan bir kötülük meleğidir. Suçları bizzat işlemez, onun tetikçiliğini yapacak birilerini her zaman tuzağına düşürür.

Yapım ekibinde Micheal Douglas ve Ryan Murphy’nin de yer aldığı dizi ilk sezonunda 8 bölüm olarak çekilmiş. İşin başında Ryan Murphy gibi TV’deki Nip/Thuck, Glee, American Horror Show gibi başarılı serileriyle dikkat çeken yazar, yapımcı ve yönetmen olunca beklenti haliyle büyüyor. Dizide ‘Ratched’ karakterine hayat veren Susan Thompson’un oyunculuğu tek kelimeyle mükemmel. Pasif agresif, içten pazarlıklı bir karaktere ince dokunuşlarla müthiş bir etkileyicilik katıyor. Tüm zamanların en etkileyici kötü karakterleri arasına şimdiden yerleştirilse yeridir.

Dizinin görsel tasarımı ilginç. 40’lı yılların ‘film noir’ estetiğini taklit ediyor. Tek farkla dönemin karanlığı yerine çok aydınlık tonların hakimiyeti. Akıl hastanesi şık ve parlak bir mekan olarak tasarlanmış. Kıyafet, otomobil ve eşyalarda seçilmiş abartılı yeşil, kırmızı, sarı, mavi, pembe renkler öyküye gerçek üstü bir hava veriyor. Sanki modern bir masal izliyoruz.  

Karakterler de görselliği tamamlayan bir abartı içindeler. Kötülük, entrika ve sertlik inandırıcılıktan uzak bir aşırılıkla işlenmiş. Ön plana yerleştirilen kadın eşcinselliği çok eğreti duruyor. Dış basında, eleştirmenler dizinin ‘karton’ yapısını çok eleştirdi ve düşük puanla değerlendirdi. Bu çok renklilik dizinin içerdiği şiddeti estetize etmek isteyen bir giydirme gibi duruyor. Gerçek olan tek şey geçmişte akıl hastalarına uyarlanan hidroterapi ve lobotomi gibi tedavilerin insanlık dışılığı. 

Müzik ve görsellik yanında her bölümün merak uyandıran final yapması, ritmin sürekli yüksek akması, ilgiyi hak eden bir seri ortaya çıkarmış. Oyuncu kadrosu da çok deneyimli isimler bir arada; Sharon Stone, Vincent D’Onofrio, Cynthia Nixon, Judy Davis, Amanda Plummer, Don Cheadle.