İkinci kez Epic Fair Festivali
İzmir’in ilk ve tek bağımsız müzik festivali Epic Fair, 8 Nisan Cumartesi günü yeniden Kültürpark Kübana Gazinosu’nda sahne alıyor.
Kültür ve medeniyet beşiği İzmir’in tek bağımsız festivali olmasının tartışmasını sonraya bırakacak olursak sıkı bir program bizleri bekliyor.
Festivalin organizasyonunu yapan Pübliko ve Apeiron Collective.
Genç, dinamik, girişimci, kıpır kıpır iki şirket. Organizasyonun fikir babası Tamer Varis ile kısa bir söyleşimiz oldu.
***
- Bu festivalin nasıl filizlendiğini öğrenmek isterim.
T.V.: Müzik üretenlerin veya daha doğrusu bağımsız, alternatif sanatçıların müzik yapacakları bir mekan yok kentimizde. Düşündük biz onlara sürekli müzik yapacakları bir yer bulamıyoruz, hiç olmazsa yılda bir kez toplayalım dedik ve geçtiğimiz yıl kolları sıvadık. Geçen yıl Ringo Jets, Palmiyeler gibi gruplarla 600 kişinin katıldığı festivali gerçekleştirdik. Bu yıl programı biraz daha genişlettik, matine ve suare olarak ikiye ayırdık.
Festivalde kim kimdir?
Epic Fair katılımcıları arasında Baba Zula, Avustralya turnesi sonrası ilk kez İzmir’de sahne alıyor.
Geçtiğimiz günlerde 20. yılını kutladığı son albümlerinde klasik parçalarını yeniden yorumladılar.
Ve muhteşem bir albüm ortaya çıktı. Bu toprakların özgün parçalarını elektronik, funk ile harmanlayan Baba Zula uluslararası en kariyerli müzik topluluğumuz diyebilirim.
Jakuzi’nin ilk albümü Fantezi Müzik bu yıl çıktı.
Hem de bünyesinde Tinderstick, Gold Panda gibi grupları barındıran plak şirketi City Slang imzasıyla.
Tame Impala ve Depeche Mode arası bir yerde müzikleri. Uçuruyor.
Palmiyeler onlarında bu yıl ilk albümleri II (Venus) çıktı. Yumuşak gitar rifleri, uçan ve temiz vokallerini dinleyin çok seveceksiniz.
Islandman yaptığı müziği Cosmic Chill-Elektro Kraut arası tanımlamak mümkün.
Uzun saykodelik tınıları bana efsane Alman grubu Tangerine Dream’i anımsatıyor.
Karşılıksız sevgi
Merak eder dururum, İzmir’de neden bu tür festivaller yoktur?
T.V.: İzmir festivaller için çok uygun bir kent. Üniversite kenti, medeniyet beşiği, tarihin nefes aldığı iklimin uygun olduğu bir yer. Daha ne olsun! Fakat işte bu güzellikler içinde maalesef ne büyük şirketler ne de yerel yönetim bu tür organizasyonlara sıcak bakmıyor. Biz inanın kendi festivalimiz için cebimizden karşılık beklemeden, para koyuyoruz. Sadece kentin sanat yaşamında bir rol oynuyoruz diyebilme gururunu yaşamak, arkamızdan geleceklere yol göstermek için.
Havagazı Fabrikası örneğin niçin bu tür organizasyonların merkezi olmaz?
T.V.: Bu konuda ben de merak içindeyim, bu uygun mekanda belediyenin düzenlediği organizasyon sayılı. Genelde düğün için kullanılan bir mekana dönüştürüldü. Kaç kez müracaat ettik sayısını ben unuttum. Cevap aynı, bilet kesilen organizasyonlara vermiyoruz. O zaman siz biletsizini düzenleyin. Ama düzenleyin. Anlayabilmek çok güç. Her şey vizyon meselesi.
Apeiron punk kültürü
Organizasyonda kaç kişisiniz?
T.V.: Bizim şirketimiz Pübliko ve Apeiron Collective olarak birlikteyiz bu festivalde. Apeiron punk kültüründen gelen arkadaşların kurdukları bir grup. Kendilerinin düzenledikleri birkaç organizasyona katıldım ve enerjilerine hayran kaldım. İlk planda yaptıkları işlerden para kazanma gibi beklentileri yok. Sponsorları yok. Bir araya geldik, anlaştık ve sonunda bu yılki organizasyon ortaya çıktı.
Festival programına bakınca farklı müzik dokuları olan sanatçılar bir araya gelmiş gibi, öyle mi?
T.V.: Bir müzik konsepti olmasına dikkat ediyoruz. Örneğin suare programına bakacak olursak Baba Zula, Islandman, Jakuzi, Kim Ki O ayni tür müziği farklı yorumlayan gruplar. Elektronik müziğin, etnik ve saykodelik birlikteliği olarak tanımlayabilirim.
İzmir ve festival konusunda son sözlerinizi alayım.
T.V.: Bu kentten para kazanan birçok şirket, bankalar var. Ne yazık ki kültürel organizasyonlara ilgisizler. Önemsemiyorlar. Bu konuda şirket CEO’larının ve üst kademe yöneticilerinin vizyonsuzluğu, tembelliği diyorum. Biz her şekilde yolumuza devam edeceğiz. Her geçen yıl bizi güçlendirecek.
