‘Hep aynı günü yaşamak’ sinemanın sevdiği, fantastik konular arasındadır. Bu temanın en klasikleşmiş örneği, Bill Murray’in yıldızlaştığı, 1993 yapımı ‘Bugün Aslında Dündü/The Groundhog Day’ filmidir.
Gerçekten yaşamda her günü, dün gibi yaşamıyor muyuz? Rutin işler içinde sıkışmış, yuvarlanıp gittiğimiz bir yaşam şekli. Sinemada karşımıza gelen fantastik hikâyeler, bir nebze olsun bizi yaşam şeklimiz, rutinimiz konusunda uyarıyor. Belki kıyafetimiz, ayakkabımız değişiyor, fakat günlük rutinlerimiz asla... Kısır döngüden kurtulmanın yolunun zincirleri kırmak olduğunu biliriz de, nereden başlayacağımızı bilemeyiz.
Filmin geçtiği Palm Spring, Kaliforniya sınırları içinde eğlence ve keyif beldesi. Film bir rüya sahnesiyle açılıyor. Rüya bitiyor ve Nyles (Andy Samberg) bir otel odasında, kız arkadaşı Misty (Meredith Hagner) ile uyanıyor ve hiç seksi olmayan bir sevişme sahnesine tanık oluyoruz. Çok geçmeden Nyles’ın, bir gece önceki düğünün aynı sabahına uyandığını anlıyoruz. 9 Kasım, değişmeyen bir tarihtir. Nyles’ın gününü güzel geçirmekten başka hiçbir gayesi yoktur. Zaman içinde, gelecek ve aynı günün döngüsü içinde yaşamaktadır. Su yatağı, aynı havuz, aynı gömlek ve elinde tuttuğu aynı içecekle döngü tekrarlanır durur. Çıkmak düşüncesi hiç aklında yoktur.
Yaşamına, kız arkadaşı Misty’nin yanına gelinin kız kardeşi Sarah’ın da (Christin Milioti) eklenmesiyle çok kişili bir döngü olur. ‘Bugün Aslında Dündü’de Murray döngüden çıkabilmek için karakterinde bir iyileşme yaşamak zorunda kalıyordu. Tek başınaydı ve daha iyi bir insan olmakla değişimi yaşayabiliyor, döngü kırılıyordu. Ahlaki mesajı kuvvetli bir öyküydü. Nyles, yaşadığı döngüden memnundur. Zamanla Sarah’a âşık olması, işleri değiştirir. Sarah, aynı döngüde kalmaktan mutlu değildir. Bu döngüden çıkabilmek için Nyles’ı kendi çıkış yöntemine eşlik etmeye razı eder. Senaryonun içine girebilmek, bazı olayları anlamlandırmak, film içinde zaman alıyor. Yarıdan itibaren film keyifli hale dönüşüyor. Tekrarlanan her düğün sahnesinde yeni bir gerçeğin veya absürt olayın ortaya çıkması, zekice yazılmış öykünün eğlendirici yönleri. Bunun yanında Sarah’ın başvurduğu kuantum fiziğinin nerede işe yaradığı tam anlaşılamayan şeylerden birisi. Mağara zaman içinde geçit yeri olarak işlev görüyor. Nyles’ın, Sarah’ın anımsamadığı sevişme anlarından bahsetmesi, zaman içinde ileriye gittiğinin kanıtı mı olmalı? Döngü içinde yer alan diğer karakter J.K. Simmons ise, kısa rolüne karşın yine akılda kalıcı bir karakter yaratmış.
Genç oyuncular Samberg ile Milioti arasındaki kimya gayet iyi. 2014’te ‘Brooklyn Nine-Nine’ dizisiyle Altın Küre kazanan Samberg, komedyenlik yeteneğini ‘Saturday Night Live’ şovlarıyla geliştirmiş ve kanıtlamış bir oyuncu.
Komedi dalında aldığı adaylıklarla, 2020’de adından fazlasıyla bahsettiren film, yönetmen ve senarist Max Barbakov-Andy Siara ikilisinin iyi iş çıkardıkları bir yapım olmuş. Karmaşık olabilecek bir hikâye, oldukça sade ve eğlendirici bir şekilde karşımıza geliyor.
Yarın Yokmuş Gibi-Palm Spring
Yönetmen: Max Barbakov
Oyuncular: Andy Samberg, Christian Milioti, J.K. Simmons, Meredith Hagner