Süt dişleri çiğneme işlevlerinin dışında daimi dişlere doğru yerde çıkmaları için rehberlik eder. Bu rehberliği altlarından gelecek bu daimi dişler için yer tutucu işlevi yaparak sağlarlar. Dişler her zaman ön tarafındaki boşluğa ilerleme eğilimindedir. Bundan dolayı, erken çekilen bir süt dişinin boşluğuna arkasındaki diş ilerler ve alttan gelecek daimi dişin yerini kapatarak çapraşık çıkmasına sebep olur. Dolayısıyla, süt dişlerinin, daimi dişler çıkana kadar ağızda tutulmasının sağlanması gerekir. Bazen diş çürüğü gibi sebeplerle süt dişleri çekilebilir. Bu gibi durumlarda, altından gelecek daimi dişin çıkacağı boşluğun kapanmaması ve doğru yerinde çıkabilmesi için yer tutucu denen apareyler çocuğa takılır. Kısacası, yer tutucu ismi verilen plastik ya da metal apareylerin kullanımıyla, süt dişlerindeki erken kayıplara bağlı boşlukların kapanması engellenerek, daimi dişlerin sağlıklı bir şekilde gelmesi sağlanır. Bunlar hareketli yer tutucular ve sabit yer tutucular olarak iki çeşittir.
Hareketli yer tutucular
Hareketli yer tutucular genellikle çok diş kaybı olduğu zaman kullanılır. Çocuktan bir ölçü alınır ve bu ölçü üzerinden laboratuvarda çocuğa uygun takıp çıkarılabilen bir aparey yapılır. Akrilik malzemeden yapılan hareketli yer tutucuların çocuğun sağlığına herhangi bir zararı yoktur. Hareketli yer tutucunun gün boyu kullanılması, yemek yerken çıkarılması ve gece uyurken de kullanılmaya devam edilmesi gerekmektedir. Tabii küçük bir çocuğun bunu hemen kabullenmesi bazen zor olabilmektedir. Başlangıçta konuşurken problemler ya da mide bulantısı gibi sorunlar yaşansa da bunların hepsi geçicidir. Yüksek ses ile kitap okumak, şarkı söylemek gibi aktiviteler yer tutucuya alışılmasını kolaylaştıracaktır. Çocuğun yaşına göre takıp çıkarılmasında anne babanın yardımına ihtiyaç duyulabilir. Çıkarıldığında ise diş fırçası yardımıyla güzelce temizlenmelidir.
Sabit yer tutucular
Sabit yer tutucular da çocuğun ağzından alınan ölçülere göre çocuğa özel hazırlanır. Bu yer tutucu tipi genellikle tek ya da çift taraflı diş kayıplarında ya da eksik diş boşluğunun önünde ve arkasında diş varsa kullanılır. Boşluğun önündeki ve arkasındaki dişlere yapıştırılarak takılan bu yer tutucular sayesinde arkadaki diş öne doğru gelip boşluğu kapatamaz. Sabittirler ve ancak diş hekimi tarafından çıkartılabilirler. Eğer imkân varsa sabit yer tutucunun kullanılması çocuk için daha konforlu ve kabullenilmesi daha kolaydır.
Yer tutucu kullanırken nelere dikkat edilmelidir?
1- Lokum, sakız gibi yapışkan gıdalar tüketilmemelidir.
2- Eğer hareketli yer tutucu kullanılıyorsa yemek yeme haricinde daima takılmalı ve diş hekiminin önerdiği şekilde temizliği yapılmalıdır.
3- Yer tutucu sadece boşluğun altından gelecek dişin yerini tutmak için kullanılır. Daimi dişin sürmesini engellemelidir. Bu yüzden hekimin önerdiği sıklıkla düzenli olarak diş hekimi tarafından kontrolü yapılmalıdır.
BİLİNÇSİZ ANTİBİYOTİK KULLANMAYIN
Diş kaynaklı şişkin apseli durumlarda acil müdahaleyle akışkan kıvamdaki iltihabi sıvının drenaj yapılarak hızlıca bölgeden uzaklaştırılması gereklidir. Böylelikle şişlik içindeki sıvının oluşturduğu basınç ve dolayısıyla ağrı ortadan kalkar, şikâyetler azalır, başarı şansı ve hasta konforu artar. Bu aynı zamanda akışkan iltihabın vücut dışına alınmasıyla kana karışmaması açısından da faydalıdır. Bu işlem yapılmadan antibiyotik kullanılması ise kısa sürede etki etmeyecektir. Antibiyotiğin diş apsesinde etkili olabilmesi için kanda belirli bir seviyede olması ve kanlanması az olan kemik içine ulaşması gereklidir. Bu da bir süre alacaktır. Müdahale yapılmadan kullanılan antibiyotikler neticesinde akışkan kıvamda olan iltihap sertleşir, kronikleşir ve problemin daha zor çözülmesine sebep olur. Bazen de antibiyotik, uygulanılacak diş tedavisinde yanılmalara sebep olabilir. Bu sebeplerle diş apsesi olduğunda mutlaka diş hekimine muayene olunmalı, bilinçsiz antibiyotik kullanılmamalıdır.
HAMİLELİKTE DİŞ AĞRISI
Hamilelik sırasında annenin dişinin ağrıması anneyi çok zorlayacaktır. Bunun için yapılması gereken planlı gebeliklerde mutlaka anne adayının gebelik öncesinde bir ağız ve diş kontrolünden geçmesidir. Ancak bazen imkân olmaz ve bazen başlangıçta dişler sağlıklı olmasına rağmen sonradan problemler olabilir. Hamilelikte gelişen diş sorunları genelde anne adaylarının hamileliğin ilk döneminde görülen bulantı refleksi ve kusma nedeniyle dişlerini fırçalayamamaları sebebiyle olur. Fırçalanmayan dişler hamilelik süresince hızlı bir şekilde çürüyüp ağrıyabilir. Diş kayıpları bu çürükler nedeniyle olur, yani çocuğun dişlerdeki kalsiyumu emdiği doğru değildir. Tedavi için en uygun dönem, hamileliğin ikinci üç aylık dönemidir. İlk üç aylık ve üçüncü üç aylık dönemlerde mümkünse diş tedavisi yapılmamalıdır. Ayrıca hamileler, diş tedavisi sırasında diş hekimi koltuğunda çok uzun oturmamalı, mümkünse diş röntgeni çektirmemeli ya da mutlaka kurşun önlük giymeli, bebeğe zarar verecek ilaçların uygulanmaması için hekim mutlaka hamilelik konusunda bilgilendirilmelidir. Günümüz diş hekimliği teknolojisiyle artık hamilelik döneminde görülen diş ağrısı bir kâbus olmaktan çıkmıştır. Ancak diş hekiminize ihtimal bile olsa hamilelik durumunuzu söylemeyi unutmamalısınız.