Ankara’daki durum şöyle somutlaştırılabilir. AK Parti 2014’de Ankara’yı kıl payı kazanmıştı. 2017 referandumunda kent onu uyarmıştı. AK Parti girdiği 6. yerel seçim olan 2019’da 4 puanla kaybetmişti. Şimdi ise Ankaralı mesajını anlamamasına tepkisini gösterdi. Böylece başkentte CHP’nin adayı Mansur Yavaş, 2019 başarısını ikiye katlamış oldu. Üstelik bunu ittifaksız başarması deyim yerindeyse başarısının yanına yıldız eklemesine neden oldu.
Cumhur İttifakı’nın adayı Turgut Altınok ise aslında sadece bir zamanlar il başkanı olduğu isme, eski bir ülküdaşına yenilmiş olmadı. 2019’da Cumhur İttifakı adayı olan Mehmet Özhaseki’nin aldığı oyun 10 puandan fazla altında yarışı kapatmasıyla hezimeti katladı. Yarışa geriden başladığını bilen Cumhur İttifakı’nın aradaki farkı kapama çabası işe yaramadı.
Yavaş’ın Ankara’da kurduğu stratejinin de ötesine geçildi. Ne miydi bu strateji? İl genel meclisinde çoğunluğu ele geçirmek için milliyetçi hassasiyetleri yüksek ilçelerde, eski MHP’li ve İYİ Partilileri aday göstermek. 5 ilçede eski MHP’li ve İYİ Parti’li isimler aday gösterildi. Polatlı, Kızılcahamam, Gölbaşı, Beypazarı ve Keçiören’deki adaylardan sadece Kızılcahamam kazanılamadı. Birden fazla milliyetçi adayın yarıştığı ilçelerde tercih sandık ittifakı oldu. MHP’nin elinde Başkent’te ilçe kalmadı. Cumhur İttifakı’na Gölbaşı’nda ittifak ortağı BBP aday çıkararak ve MHP’den daha fazla oy alarak kaybettirdi.
Ankara’da CHP’nin deneysel bir çalışmaya girdiği ilçe ise MHP’nin kalelerinden Etimesgut’tu. Sanatçı Erdal Beşikçioğlu kesin olmayan sonuçlara göre yaklaşık 20 puan fark atmış görünüyor. Beşikçioğlu, AK Partili bir siyasetçinin ifadesiyle “genç, yeni evli, seküler milliyetçi seçmenlerin ağırlıklı olarak bulunduğu ilçe için doğru aday” tanımının karşılığını vermiş görünüyor. CHP’nin seçmenine açıklama yapmayı borçlu olduğu yer ise kalesi Çankaya. Genel Başkan Özgür Özel’in avukatı Hüseyin Can Güner’in aday gösterildiği ilçede her yerde kazanırken oyların nasıl düşerek kazanıldığı açıklamaya muhtaç.