AK Parti’nin iki hafta önce ani şekilde düzenlenen seçim beyannamesi gündemli MYK toplantısı bir süredir Ankara kulislerini ‘erken/ baskın seçim hazırlığı mı?’ sorusunun eşliğinde hareketlendirdi. Bunun üzerine bir de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Eylül’de düzenlediği ve ilan edildiği anda heyecan yaratan basın toplantısı eklendi. Ancak MHP lideri, erken /baskın ya da birkaç hafta öne alınmış seçim olasılıklarına dair bir soruya, “Seçime 9 ay 18 gün var” cevabını vererek bir kez daha zamanında seçimlere yani, 18 Haziran 2023’e işaret etti. Bu seçimlerin ‘organik’ tarihi. Organikten kasıt; TBMM ya da Cumhurbaşkanınca, seçimler konusunda farklı bir karar alınmadığı takdirde, 5 yılda bir milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin otomatik olarak yapılması gereken tarih olduğu. Aynı tarihi Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da Milliyet’e verdiği röportajda telaffuz etmişti. (https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/didem-ozel-tumer/secim-zamanini-hukumet-belirler-6809536) Dolayısıyla, seçimin olması gereken tarihi 18 Haziran 2023.
Ve fakat, bir süredir ortada dolaşan, seçimlerin 2023 Mayıs’ına alınması hatta ve hatta spesifik olarak 14 Mayıs’ta yenileneceği söylentisi var. İddia o ki; AK Parti seçimlerin Türkiye’nin ilk demokratik seçimi olarak anılan ve Demokrat Parti’yi iktidara taşıyan, 14 Mayıs 1950 seçimlerine atıf yaparak 14 Mayıs 2023’te yenilenmesini istiyor. AK Parti cenahından bir süredir seçimlerin Mayıs ayına alınması yönünde fikir egzersizi yansıyor. 14 Mayıs da bu alternatifler arasında ‘şık’ bir seçenek olarak değerlendiriliyor. Ancak çok da ısrarlı bir durum yok. Çünkü hareket noktası 14 Mayıs’ın çağrışımı değil, bir şekilde seçimi Haziran’daki takvim sıkışıklıkları göz önüne alınarak, birkaç hafta öne çekmenin sağlayabileceği katkı. 7 – 14- 21 ve 28 Mayıs, hepsi olasılık dahilinde görülüyor.
İkinci tur hesabı…
Mayıs’ın tartışılmasının birkaç nedeni var. Öncelikle Hac ve Kurban Bayramı… Hac farizası 26 Haziran’da, Kurban Bayramı 28 Haziran’da başlıyor ve her ikisi de 1 Temmuz’a dek sürüyor. Hacca gidenler ve bayram hareketliliğinin dikkate alınması bir etken. Ayrıca üniversite giriş sınavları dönemi. Sınavlar Haziran’ın ikinci yarısında yapılıyor. Bunlara ilave olarak, cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması halinde, bu turun yapılması gereken tarihin Temmuz başına dayanması da bir başka unsur. İki turun arasında iki hafta olması gerekiyor. Seçmenlerin hem tatiline, memleketine gitme, hem de tarla tapanında çalışma dönemi. Dolayısıyla Mayıs fikrinde bunun da etkisi var.
Elbette son kararın verilmesinde AK Parti ve MHP liderleri düzeyinde varılacak bir mutabakat önemli olacak. Ancak Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) hazırlık durumu da belirleyici. Büyük ihtimalle YSK’dan 60 günlük seçim takvimi sürecini işletme ve hazırlık durumuna dair alınacak görüş doğrultusunda siyasi irade kararını netleştirecek.
Zamanlama meselesi
Şu iki noktanın da altını çizmek gerekiyor.
Birincisi, birkaç hafta da olsa seçimin öne alınabilmesi için iki yol var. Ya Meclis’in beşte üç çoğunluğunun (360) Cumhur İttifakı tarafından verilecek bir teklife ‘evet’ demesi ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendi görev süresinden feragat ederek bu kararı alması…AK Parti kanadına göre; cumhurbaşkanın kendisinin seçimin yenilenmesi kararı alması, “asla söz konusu değil”. Meclis’ten karar çıkması için de, muhalefetin desteği gerekiyor. Çünkü Cumhur İttifakı’nın sayısı (335) yetmiyor. AK Parti bu noktada iktidara sürekli seçim çağrısı yapan muhalefetten olumsuz bir yaklaşım da beklemiyor. Ayrıca, tüm bu sayılan faktörler muhalefet için de geçerli.
İkincisi; tüm bu seçim tarihi olasılıklarının kesinleşmesi için yeni yılın, yani Ocak ya da Şubat ayının beklenmesi gerekecek. Evet AK Parti yeni yıl ile ekonomik tablodaki bozulmanın düzeleceğini hesap ediyor, bu bir neden. Ama daha erken tarihte yapılacak bir ilanın başka sakıncaları da görülüyor. Başta parti teşkilatlarında olmak üzere, adaylık süreçleri / yarışları ne derseniz, kamu kurumlarında işleyiş ve hatta ittifak yapılarında ortaya çıkabilecek komplikasyonları hesap etmek gerekiyor. Bir yetkili, olası yeni ittifak ortaklığı ya da iş birliği görüşmelerinin de seçim tarihi netleşmeden başlatılmasının siyasi açıdan doğru olmayacağını ifade etti.
Bu konuda muhalefet partilerindeki görüşün de aynı yönde olduğunu söylemekte yarar var. Muhalefet partilerinin temsilcileriyle yaptığım görüşmelerde de hem seçim tarihinin, hem de cumhurbaşkanlığı adaylığının netleşmesi konusunda en erken tarih olarak Ocak ayına işaret ediliyor.
***
Erdoğan’ın MYK’ya mesajı
Geçen Perşembe günü yapılan AK Parti MYK Toplantısında son dönemin güncel tartışma konuları, sosyal medyada fitili tutuşturulan iddialar ve bunlara bağlı iki cumhurbaşkanı danışmanının istifası da gündeme geldi. Toplantının perde arkasından yansıyan bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan kurul üyelerine, istifaları kendisinin istediğini belirterek, “Bizimle doğrudan veya dolaylı ilişkili olduğu düşünülebilecek herkesin, muhalefete malzeme verecek her türlü tutum ve davranışlardan uzak durması şarttır” demiş. Milletvekili listelerinin son derece önemli ve seçim sonucunda belirleyici olacağı sıklıkla konuşulurken, Erdoğan’ın bu vurgusunun yeni döneme dair bir işaret olarak değerlendirilerek, heyecan yarattığı söylenebilir.