Üst düzey kamu yetkilisi başlıktaki o tespiti yaptı. “Karadeniz’de bir söz var, ‘deniz yanmaz’ derler ama deniz de yanmış” dedi… Yanan deniz, yangını söndürmeye dalgalar halinde koşabileceği varsayılan arama – kurtarma, sağlık, aş, ısı, çadır velhasıl destek denizi….
Tam bir hafta önce 9 saat arayla meydana gelen o iki deprem 110 bin kilometre karelik alanı etkiledi. Türkiye coğrafyasında son iki bin yılda meydana gelen üçüncü büyük depremler olmakla kalmadı, yüzyılın felaketi olarak adlandırıldı. Yerkabuğu 400 kilometrelik hat boyunca kırıldı. 3 – 4 metre yer değiştirdi. Yollar çöktü, yarıldı. Demiryolu rayları şekil değiştirdi. İskenderun Limanı yandı, günlerce. Deprem öncesi başlayan hava muhalefeti şiddetini kesmeden sürdürdü. Helikopterler kalkamadı, uçaklar inemedi. Yola çıkabilmiş araçlar hem yolların halinden, hem trafikten gideceği yere ulaşamadı.
Planlar, programlar, tatbikatlar, hazırlıklar vardı oysa...
Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) var mesela.
Türkiye Afet Risk Azaltma Planı (TARAP) var.
Ulusal Deprem Strateji ve Eylem Planı (USDEP) var.
Ulusal Radyasyon Acil Durum Planı (URAP) var.
Depremin merkez üssü Kahramanmaraş dahil, Türkiye’nin 81 ilinin hazırlanmış İl Afet Riski Azaltma Planı (İRAP) var…
Kahramanmaraş için 2020 yılında hazırlanan planda 7.5 şiddetin senaryosu var. Orada, “Bölgenin çok uzun sayılabilecek bir durgunluk dönemi geçirmekte oluşu nedeniyle halk, olası bir deprem tehlikesinden habersizdir. Bu durum tehlikenin boyutunu bir kat daha artırmaktadır” diye de yazıyor..
Depremin büyüklüğünü gözler önüne seren otobanın üzerinden geçen bağlantı yolu çevresinde oluşan devasa çatlak böyle görüntülendi.
32 varsayımlı plan
Türkiye Afet Müdahale Planı hazırlanırken tam 32 varsayım göz özünde bulundurulmuş. Onlardan sadece bir kısmı bakın şunlar:
“- Muhtemel afetin geçmiş yıllarda o bölgede meydana gelen en büyük çaplı afetten daha büyük ve yaygın olabileceği, geçmişte bilinen afet hasarı olmasa dahi afet tehlike haritasındaki olası afetlerin meydana gelebileceği,
- Afetlerde yangınların çıkabileceği, sanayi ve enerji tesislerinde yangın, patlama, kimyasal sızma, akaryakıt veya petrol sızıntısı ve gaz kaçakları gibi ikincil afetler meydana gelebileceği, aynı anda birden fazla afetle birden mücadele edilmesi gerekebileceği
- Hasar gören bina sayısının fazla olabileceği, açıkta kalan ailelerin barınma problemlerinin artabileceği,
- Ulaşım yollarında ve tesislerinde hasarlar meydana gelebileceği, ulaşımın bir süre aksayabileceği veya durabileceği,
- Barajların, santrallerin, akaryakıt depo ve tesisleri ile diğer önemli bina ve tesislerin hasar görebileceği veya tamamen yıkılabileceği, bu hasarlardan kaynaklanan can, mal kayıplarının olabileceği….”
Bir şey daha var TAMP’da. Afetlerin boyutuna göre öngörülmüş destekler var.
İlin kendi başına halledebileceği afetin seviyesi S1…
S2, ilin başka illerden destek alması gereken seviye. Burada da 1. grup destek iller var, sayıları ilin büyüklüğüne göre 5 – 8 arasında değişiyor.
Afetin boyutu biraz daha genişse bu kez de devreye girmesi gereken ikinci grup destek iller var ki bunlar da 3 tane.
İstanbul apayrı.. Onun 1. ve 2. grup destek illeri daha fazla.
S3 seviyesi ulusal desteğe ihtiyaç var demek.
S4 ise uluslararası desteğe ihtiyaç olduğunu gösteren seviye. Türkiye o seviyede olduğunun bilincine erken vardı, depremden çok kısa süre sonra AB’ye sivil koruma ve insani yardım desteği çağrısında bulundu.
Ancak depremin ardından bölgede görevlendirilen üst düzey kamu yetkilisi telefonda konuşurken işte başlıktaki o tespiti yaptı. “Karadeniz’de bir söz var, ‘deniz yanmaz’ derler ama deniz de yanmış” dedi… Yanan deniz, yangını söndürmeye dalgalar halinde koşabileceği varsayılan arama – kurtarma, sağlık, aş, ısı, çadır velhasıl destek denizi…. Yetkili, “doktor nerede, savcı nerede itfaiye neredeydi deniliyor. Onların da bir kısmı enkazın altındaydı. Kurtulan da kendi eşine, ailesine, yakınına bakmaktaydı” diye sürdürdü sözlerini.
Eğer binlerce insana mezar olan o binalar doğru yapılsaydı, deprem elbet sadece korkuturdu. Depremin değil, binanın öldürdüğünü biz çok gördük. Bu depremde de sapasağlam ayakta olanlar var.
Yine de depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş’a o koşullarda Kilis, Sivas, Kayseri ve Niğde’nin gücü yeter miydi?
Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem, şehir merkezine 20 kilometre mesafedeki Tevekkeli Köyü’nde büyük yarıklara sebep oldu. Fay hattı dron ile görüntülendi.
Destek illeri hangileriydi?
Denizin nasıl yandığını TAMP’ın 59 ve 63.sayfaları arasındaki listeden çıkarmak mümkün. Bakın o 10 il için destek verecek iller hangileriydi? (Koyu renkler
kendi de depremden etkilenen iller)
İLLER
ADANA
ADIYAMAN
DİYARBAKIR
GAZİANTEP
HATAY
MALATYA
K.MARAŞ
ŞANLIURFA
KİLİS
OSMANİYE
1. GRUP DESTEK İLLER (BÖLGE İLLERİ VE KOMŞU İLLER)
Mersin, Osmaniye, K.Maraş, Gaziantep, Kilis, Hatay, Niğde
Erzincan, Bingöl, Malatya, Elazığ, K.Maraş,Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır
Şanlıurfa, Mardin, Siirt, Şırnak, Batman, Adıyaman, Malatya, Elazığ, Bingöl, Muş
Mersin, Osmaniye, K.Maraş, Kilis, Hatay, Adıyaman, Şanlıurfa
Adana, Osmaniye, K.Maraş, Gaziantep, Kilis
Erzincan, Tunceli, Elazığ, Adıyaman, Diyarbakır, K.Maraş, Sivas
Mersin, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Kilis, Hatay, Adıyaman,Sivas, Malatya, Kayseri
Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak, Batman, Gaziantep, Adıyaman
Adana, Osmaniye, K.Maraş, Gaziantep, Kilis, Hatay
Mersin, Adana, K.Maraş, Gaziantep, Kilis, Hatay
2. GRUP DESTEK İLLER
Kayseri, Konya, Malatya
Tunceli, Kilis, Kayseri
Bitlis, Erzurum, Tunceli
Kayseri, Malatya, Adana
Şanlıurfa, Kayseri, Mersin
Gaziantep, Kayseri, Bingöl
Şanlıurfa, Niğde, Diyarbakır
Elazığ, Kahramanmaraş, Malatya
Şanlıurfa, Malatya, Mersin
Kayseri, Adıyaman, Şanlıurfa