Geçen hafta üç ülkede, ardı ardına, bir şekilde Türkiye’yi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ama aynı zamanda Müslümanlığı ve İslam’ı da hedef alan bir dizi olay gerçekleşti. Almanya-camii baskını, Fransa-Macron-boykot-Charlie Hebdo, Hollanda-Geert Wilders -Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret denildiğinde, kasıt hemen anlaşılacaktır. Bu üç ülkedeki farklı olayların ortak noktaları çok. Aynı zamanda ilk de değiller.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, ırkçılık ve İslam karşıtlığını “adeta yeni normal” olarak tanımlıyor. “Avrupa’da içeride sıkışan siyasetin ırkçı ve İslam karşıtlığı popülizmiyle çıkış aradığına şahit oluyoruz” diyen Eren, YTB’nin yurtdışındaki vatandaşlara yönelik saldırıları raporladığını hatırlatıyor. 2019 raporu bu çerçevede 4 dilde yayınlandı, Almanya’daki saldırılara ilişkin rapor da bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Şansölye Merkel’e verildi.
Avrupa, Kuzey Amerika ve Avustralya’da yerleşik Türk toplumunu hedef alan saldırılardan ‘bildirilen’ ve medyaya yansıyanları kapsayan rapordan önce genel bazı tespitleri aktaralım:
- 2018’de Türk vatandaşlarına yönelik, dini ve ırkçı motivasyonla toplam 128 saldırı kayda alındı.
- 2019’da YTB’nin kaydettiği İslamofobik ve ırkçı saldırı sayısı, yüzde 137’lik artışla toplam 303(*).
- 303 saldırının 50’si Müslüman ancak Türkiye kökenli olmayan kişi ve gruplara yönelik.
- 303 saldırının 253’ü doğrudan/dolaylı Türkiye vatandaşlarını hedef alan saldırı. (47’si PKK terör örgütü, 126’sı İslamafobik, 80’i ırkçı).
- 253 saldırının yüzde 66,9’u (170) fiziksel. Rapordaki ifade şu; “Fiziksel saldırı içinde 64 saldırı ile en çok camilerimiz hedef alınmaktadır. Nefret söylemi ve tehditlerin de ağırlıklı olarak camilerimize yapılan asılsız ihbarlar, bırakılan domuz kafası ve tehdit mektupları olduğu düşünüldüğünde nefret suçlarının en büyük hedefinin camilerimiz olduğu ortaya çıkmaktadır.”
- Vakaların yüzde 33’ü (83) gündelik hayatta ve sosyal medyada nefret söylemi, bayrak yakma, domuz kafası bırakma, asılsız bomba ihbarları ve tehdit mektupları gibi maneviyatı hedef alan saldırılar.
- Türk vatandaşlarının en çok saldırıya uğradığı ilk 5 ülke sırasıyla; Almanya, Fransa, İsviçre, İngiltere ve Hollanda.
Şimdi gelelim üç ülkeye:
- 253 saldırının yüzde 58,9’luk büyük kısmı (149), Türk nüfusun en yoğun olduğu Almanya’da.
- Almanya’da motivasyon açısından ilk sırada, 73 saldırıyla İslamofobik saldırılar geliyor. Irkçı saldırıların sayısı 52, PKK saldırılarının sayısı 24.
- Almanya’da en çok görülen fiziksel saldırı türü cami saldırısı.
- Türklerin en yoğun olduğu ikinci ülke olan Fransa’da 25 saldırıdan 12’si ırkçı, 8’i İslamofobik, 5’i de PKK tarafından düzenlenmiş saldırı.
- Fransa’da, en çok şahsa saldırı (12) görülmüş.
- Türklerin en yoğun olduğu üçüncü ülke olan Hollanda, Türk vatandaşlarına yönelik en çok saldırının kaydedildiği beşinci ülke.
- Hollanda’daki Türk vatandaşlarına yönelik 10 saldırının tamamı İslamofobik motivasyonlu saldırılar.
- Hollanda’da en çok görülen saldırı türü, cami saldırısı (8). Diğer 2’si nefret söylemi ve tehdit.
Raporda en çok saldırı kaydedilen ilk beş ülkede, motivasyon ve saldırı türleri farklılık gösterse de “resmin bütününe bakıldığında”, Türk vatandaşlarına yönelik nefret suçlarının temel motivasyonun ağırlıklı olarak İslamofobi olduğu vurgulanıyor. “2019 yılında yurt dışında en çok saldırılan hedef camilerimiz olmuştur”, “Sadece İslamofobik ve ırkçı saldırıların değil, PKK terör örgütünün de hedefinde yurtdışındaki camilerimiz ve Türk vatandaşları bulunmaktadır” cümleleri de rapordan.
YTB Başkanı Eren, saldırıya uğrayan vatandaşlara hukuki destek verildiğini belirtiyor ve “Özellikle Avrupa’daki Türk STK’larına bu konuda önemli görevler düşüyor. STK’larımızın saldırılar konusunda daha fazla rol üstlenmesi, gerekli takibi yapması, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve diğer ilgili kurum ve kuruluşlar nezdinde aktif çalışmalar yapması önemli” hatırlatmasında bulunuyor.
YTB’nin 2020 raporundaki sonuçlar bakalım nasıl olacak?
------------------------
* YTB, yüzde 137 artışı, saldırılarda ani bir sıçramadan ziyade saldırıların raporlanmasına ilişkin farkındalığın artmasına bağlıyor.
** İsviçre, Türklerin en yoğun olduğu dokuzuncu ülke, ancak en çok saldırı kaydedilen üçüncü ülke. 15 saldırıdan 6’sı ırkçı, 6’sı İslamofobik, 3’ü de PKK’ya ait.
*** İngiltere, Türklerin en yoğun olduğu sekizinci ülke, Türk vatandaşlarına yönelik en çok saldırılarda dördüncü sırada. 15 saldırıdan 10’u İslamofobik, 2’si ırkçı, 3’ü de PKK’nın.
İzmir’de meydana gelen depremde hayatını kaybedenlere baş sağlığı, yakınlarına sabır ve tüm İzmirlilere geçmiş olsun...
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024