2020 yılı hepimiz için hayatımızda unutamayacağımız hatıralar bıraktı. Geri dönüşü olmayan alışkanlıklar kazandık ve çoğu alışkanlıklarımızı da bu dönemde kaybettik. Bizi biz yapan birçok samimi geleneğimiz yerini maskelerin ardından korkulu gözlerle yapılan soğuk bakışlara bıraktı. Kalabalık sofralarda yapılan aile buluşmaları, bir eve doluşup heyecanla izlediğimiz derbi maçları, sabah erkenden zorla kalkıp gittiğimiz okul sıraları, Ankara’nın bağları tadında başlayıp sahneye sığmayan halay kuyrukları yapılan düğünler ve hayatımızdayken aslında ne kadar bizi kaynaştırdığını, sosyalleştirdiğini adeta bir terapi etkisi yaptığını fark etmediğimiz nice etkinliğimiz ellerimizin arasından kayıp gitti. Annelerimizi, babalarımızı, yaşlılarımızı ziyaret edemedik. Farklı şehirlerde yaşayan kuzenlerle, arkadaşlarla izinleri organize edip yıllık rutine bağladığımız memleket ziyaretlerini yapamadık. Kaybettiğimiz değerlerimiz saymakla bitmez.
Bunun yanında değişik kazanımlarımızda olmadı değil; annem sıkı bir sosyal medya kullanıcısı oldu, yıllardır fırsat bulamadığımız kitapları okuduk, filmleri dizileri bitirdik, kendi ekmeğimizi yapmayı öğrendik, uzaktan çalışmayı öğrendik, koronadan korunurken grip olmayı unuttuk.
Sahip olduğumuz maddi ve manevi dünyamızın değerini bilmemiz gerektiğini kendi başına çoğalma yeteneği bile olmayan, gözle görülmeyen bir virüs çok acı tecrübelerle bize anlattı. Değerlerimizle birlikte sevdiklerimizi kaybettik. Yaşamlar bir bir elimizden kayıp gitti, cenazelerine bile gidemedik.
Bu yeni dünya düzenini hiçbirimiz sevmedik…
Derken bir umut ışığı belirdi ufukta. Aşılar bulunmaya başladı. Sağlık Bakanlığımız temin ettiği aşıları hemen organize olarak Aile Sağlığı Merkezlerine ve Hastanelere dağıtarak yüksek risk grubunda bulunan sağlık çalışanlarına uygulamaya başladı. İnanılmaz bir performansla 1’inci günde 260 bin sağlık çalışanı aşılandı. Bende ilk gün randevu alarak aşımı oldum. 24 saat sonrasında Hafif bir kas ağrısı dışında herhangi bir yan etkisiyle karşılaşmadığımı söyleyebilirim. İlk başlarda aşı yerine dokununca biraz ağrıyordu, ertesi gün hiçbir şey kalmadı. Umarım yeterli antikor düzeyine ulaşır, uzun süre korunuruz. Aşılar konusunda söylentilere kulak asmadan sıranız geldiğinde aşınızı yaptırmanızı öneririm. Toplumsal bağışıklığımızı bir an evvel kazanıp hayatlarımıza kaldığımız yerden devam edebilmemiz için hepimizin sorumlu davranması şart.
Herkesin antikoru bol olsun..
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024