Bundan tam 163 yıl önce, 8 Mart 1857 tarihinde 129 kadın işçi daha iyi çalışma koşulları için başlattıkları grev sonrasında meydana gelen olaylar yüzünden Amerika’daki bir tekstil fabrikasında can verdi. 1910 yılında Danimarka’da düzenlenen Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda bu kadınların anısına 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasına karar verildi. Türkiye’de ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında kutlandı. Yani, neredeyse 100 yıldır kadınlar günü kutlanıyor. Ancak çalışma hayatındaki kadının yüzü ne kadar gülüyor, işte bu konu biraz tartışmalı. Nitekim, küresel işgücü piyasasında çok sayıda kadın iş ve aile yaşamı arasındaki dengenin kurulmasının zorluğundan işyerinde maruz kalınan ayrımcılığa kadar çok çeşitli sorunla karşı karşıya.
İş dünyası ve hukuk
Dünya Bankası tarafından yayınlanan “Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk” 2020 yılı raporunda, 190 ekonomide kadınların ekonomik fırsatlarını etkileyen yasa ve düzenlemeler analiz edilmiş. Kadınların istihdama ve girişimcilik faaliyetlerine erişiminin çok sayıda faktöre bağlı olduğu yaklaşımı içinde, raporda fırsat eşitliklerini sınırlandıran, ayrımcı yasal düzenlemelerin nasıl yönlendirilmesi gerektiği hususuna odaklanıldığı görülüyor. 8 Mart öncesinde yayınlanan rapor, kadınların kariyerlerine başlarken, tüm çalışma hayatları boyunca ve emeklilikle birlikte çalışma yaşamından ayrılırken hangi sorunlarla karşı karşıya kalabileceklerini de ortaya koyuyor.
Raporda yer alan endekste “hareketlilik”, “bir işe başlamak”, “para kazanmak”, “evlenmek”, “çocuk sahibi olmak”, “girişimcilik”, “varlıkları yönetmek” ve “emeklilik” şeklinde belirlenmiş sekiz gösterge yer alıyor. Örneğin “çocuk sahibi olmak” göstergesi, kadınların bir aile olmayı düşündükleri süreçteki ekonomik kararlarını etkileyebilecek olan analık, babalık ve ebeveyn izni ile ilgili yasal düzenlemeleri içeriyor.
Erkeklere göre haklar
Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk endeksinde ortalama küresel puan 75.2. Bu, küresel düzeyde kadınların erkeklere sağlanan yasal hakların sadece dörtte üçüne sahip olduğunu gösteriyor. Belçika, Kanada, Danimarka, Fransa, İzlanda, Letonya, Lüksemburg ve İsveç’in puanı 100. Bu skor, söz konusu ülkelerde yukarıda belirttiğim sekiz göstergenin tamamında kadınların erkeklerle eşit yasal haklara sahip olduğunu ortaya koyuyor. Buna karşılık, en düşük puanlar Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde. Bu anlamda, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki ortalama puan 49.6. Yani, söz konusu bölgede kadınlara erkeklerin yasal haklarının yarısından daha azı veriliyor.
En büyük gelişme
En fazla iyileşme gösteren ülkeler Suudi Arabistan, BAE, Nepal, Güney Sudan, Bahreyn, Demokratik Kongo Cum., Cibuti, Ürdün ve Tunus’tur.
Fırsat eşitliğinin önemi
Rapor, yasal düzenlemelerin kadınlar ve erkekler arasında daha fazla ekonomik fırsat eşitliği sağlaması durumunda, kadınların işgücüne katılımının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Bu bakımdan, yasal düzenlemeler ile cinsiyetler arası ücret farkının azaltılması arasında bir ilişki olduğunu söylemek mümkün.
Fırsat eşitliği sağlamaya yönelik iyileştirici politikaların tek sonucu ekonomik değil. Rapora göre, daha az ayrımcı yasa ve politika, hem kadınlar hem de gelecek nesiller için sağlık ve eğitime daha fazla yatırım demek. Fırsat eşitliği sağlandığında, sadece kadınlar daha fazla ekonomik hak elde etmiş olmuyor, aynı zamanda kadının hane içindeki pazarlık gücü artıyor, çocuklar ve aile açısından da daha iyi sonuçlar ortaya çıkıyor.
8 Mart Kadınlar Günü kutlu olsun.
‘Ebeveynlik’ iyileştirilmeli
Dünya Bankası Raporu, en fazla iyileştirilmesi gereken alanın ebeveynlik olduğunu gösteriyor. Endekste yer alan ekonomilerin yaklaşık yarısı ebeveynlik alanımda iyi uygulamalara sahip değil. Raporda, 115 ekonomide 14 hafta veya daha uzun süreli ücretli doğum izninin uygulandığı belirtiliyor. Ancak kadın çalışana herhangi bir süreyle ücretli doğum izni sağlayan ekonomilerin neredeyse yarısında yük tamamen veya kısmen işverenin üzerinde. Bu durum da işveren nezdinde kadınları işe almayı erkekleri işe almaktan daha maliyetli hale getiriyor.
Endekste yer alan ekonomilerin yarısından fazlasında doğum sonrasında babalar için de ücretli izinler düzenlenmiş durumda ancak bu izinlerin ortalama süresinin sadece beş gün olduğu görülüyor. Buna karşılık, yalnızca 43 ekonomide anne ve baba tarafından paylaşılabilecek ebeveyn izni uygulaması var.
Türkiye için öncelik ücret eşitliği
Endekste incelenen 190 ülke arasında Türkiye de var. Türkiye’nin puanı 82.5. Bir önceki yıla göre yükselmiş. Alt göstergelere bakıldığında, “hareketlilik”, “bir işe başlamak” ve “varlıkları yönetmek” göstergelerinde Türkiye’nin puanı 100. Türkiye’nin endekste puanının düşmesine neden olan göstergeler “para kazanmak” ve “girişimcilik”. Cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi ve girişimci kadınların desteklenmesi yönünde daha fazla çabaya ihtiyaç var.