Yeni çekim merkezi: Arnavutköy

İstanbul’da her şey gibi sosyal hayatın dinamikleri de hızlı değişiyor. Şimdi Karaköy ve Topağacı’ndan sonra yeni mekanlarıyla Arnavutköy yükselişte

Kısa bir süre önceye kadar Arnavutköy’de yeme-içme ve sosyalleşme balıkçılarla sınırlıydı. Adem Baba’dan Fishmekan’a, Atlas’tan Eftalya’ya, Sur Balık’tan Zıpkın’a, Arnavutköy Balıkçısı’na kadar seçenek çoktu. Şimdi ise Arnavutköy, yeni mekanlarıyla Bebek ve Karaköy’e bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor.

Değişim Any ile başladı

Kabul etmek lazım, değişim Any ile başladı. Evet, daha önce de Arnavutköy’de iyi mekanlar açıldı. Örneğin, Adem Baba’nın tam karşısında, Villa Denise otelinin girişinde yer alan Petit Bistro rahat bir mahalle mekanıydı, hangar gibi restoranlardan, gösteriş meraklılarından uzakta olmak isteyenlere hitap ediyordu. Ama yemekleri birçok seçenekten iyi olmasına rağmen tutmadı. Villa Denise otelinin girişinde daha önce denenmiş ve başarılı olmamış birçok mekan gibi uzun ömürlü olamadı. Çünkü o zaman daha Arnavutköy, İstanbul sosyal hayatı güzergahları arasına girmemişti.

Any ise açılır açılmaz mahallenin buluşma noktası oldu. Arnavutköy’de yaşayanlar çoktandır balıkçılara bir alternatif arıyordu. Any’yi “İşte bizim Luccamız” diye karşıladılar. Any de hakkını verdi. Daha açılır açılmaz Deniz Marşan’ın doğum günü partisine ev sahipliği yaptı, Kıvanç Tatlıtuğ-Başak Dizer gibi popüler isimleri ağırladı. Ayrıca yemek ve dekorda olduğu kadar müzik konusunda da iddialı başladılar. Kısa sürede edinilen müdavimler “Elimizden Shazam düşmüyor” diye övgülerini sosyal medyada da dile getirdi. Şimdi ise Any’ye mahallede açılan yeni mekanlarla çok rakip geldi. Any de hafta sonları düzenlediği brunch’larla rekabeti kızıştırıyor. Sokaklara taşan kalabalığı mahalleye canlılık getiriyor, tabii bunda sigara yasağının da etkisi çok.

Ödüllü yönetmenin mekanı

Any kadar müdavimi olan diğer bir mekan da geçen yıl açılan Luzia. “Sivas” filmiyle Venedik Film Festivali’nden Jüri Özel Ödülü’nü kazanan yönetmeni Kaan Müjdeci’nin Berlin’den sonra İstanbul’da Burcu Tokatlı, Ayten Özer ve Oğuz Erdin ile birlikte açtığı yer. Ayten Özer’i İstanbul gece hayatı müdavimleri Eylül Bar’dan tanıyor, kendisi Eylül’ün eski sahibi.

“Benim istediğim, mekanımın mahallenin bir parçası olması. Çok iyi bir kahvenin, içkinin, iyi muhabbetin olduğu bir yer” diye anlatmıştı ilk günlerde Müjdeci, Luzia’yı. Alex’in kokteylleriyle kısa zamanda popüler oldu Luzia. Özellikle üst kattaki partilerine sinema ve tiyatro oyuncuları akın etti.

En yeni: Hudson

Artık mahallenin en yenisi Hudson. Hardal ve Barbounia ile tanıdığımız Uğur Karabayır’ın yeri. Üç katlı mekan yemekleriyle de, müziğiyle de iddialı. Murat Tokuz ve Mono gibi DJ’ler de çalıyor.

Başka seçenekler de var. Alexandra sadece bir kokteyl barı değil, her ay ağırladığı ünlü şeflerle yemeklerde de iddialı. Antica Locanda şehrin en iyi İtalyan restoranlarından. Şef Gian Carlo Talerico sayesinde. Kavanoz ise bahçesiyle mahallenin en huzurlu seçeneklerinden.

Arnavutköy’de belli ki daha çok yeni mekan açılacak. Umarım, bundan sonra açılacak mekanlar kalabalık, gürültü ve trafik sorunuyla Arnavutköy sakinlerini rahatsız etmez, semtin mahalle havası hiç bozulmaz.